Hocalı Katliamı'nın 29'uncu yılı nedeniyle Ankara Üniversitesi tarafından
"Hocalı'ya Akademik Açıdan Bakış"
adlı toplantı düzenlendi.
Ankara Üniversitesi Rektörlüğü Senato Salonu’nda düzenlenen etkinliğine, Amrullayev, Azerbaycan'ın Ankara Büyükelçisi Hazar İbrahim, Ankara Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Necdet Ünüvar ve birçok akademisyen katıldı.
Ankara Üniversitesinin ev sahipliğinde düzenlenen program, iki ülke milli marşlarının okunması, şehitlere saygı duruşuyla başladı.
"Bu dostluk ilişkisi tarif edilemez"
Ünüvar, yaptığı konuşmada, Azerbaycan'ın kendileri için vazgeçilmez bir ülke, Türkiye ve Azerbaycan arasındaki dostluk ilişkilerinin tarif edilemez olduğunu dile getirdi.
Büyükelçi İbrahim, kendilerini Türkiye'de yabancı olarak görmediklerini belirterek, "Tek millet iki devlet" şiarının sadece iki devlet arasında değil tüm alanlarda geçerli olduğunu söyledi.
Hocalı Katliamı'nın kendileri için büyük bir yara ve bugün yaptığı mesleği seçmesinin nedenlerinden biri olduğunu belirten İbrahim, Azerbaycan'ı savunmak için her daim güçlü ve eğitimli olmaları gerektiğini vurguladı.
Ankara Üniversitesi Adalet Meslek Yüksekokulu Müdürü ve Hukuk Fakültesi Öğretim Üyesi Doç. Dr. Cavid Abdullahzade, Hocalı katliamını görsellerle anlatan bir sunum gerçekleştirdi.
Abdullahzade, Hocalı'da kaçmaya çalışan sivillerin de vahşi bir şekilde katledildiğini, asıl meselenin intikam değil adalet olması gerektiğini ve Hocalı'daki katliamında payı olanların hukuk karşısında hesap vermesi gerektiğini söyledi.
"Hocalı'yı unutturmamak için çalışacağız"
Eğitim Bakanı Amrullayev, Azerbaycan'ın 44 günlük savaşta kendi topraklarını işgalden kurtarmasının ve zafer elde etmesinin her şeye bakış açısını değiştirdiğini kaydederek,
"Hocalı'ya da bakışı değiştirdi. Çünkü biz eskiden Hocalı'dan bahsederken mağlup bir halkın bireyleri olarak bahsediyorduk.
Şimdi ilk kez Hocalı'dan bahsederken zafer kazanmış bir halkın bireyi olarak bahsediyoruz. Gelecek nesillere Hocalı'yı unutturmamak için görecek işimiz çok.
Zafer elde ettik fakat adalet elde etmek için görecek işimiz çok
" dedi.
Son yüzyılda Azerbaycan ve Ermenistan arasındaki savaşlarda Türkiye'nin hep Azerbaycan'ı desteklediğini kaydeden Amrullayev, 1918'te Bakü'nün işgalden kurtarılmasında Kafkas İslam Ordusu'nun rolünün büyük olduğunu ve Azerbaycan halkının bunu hiç unutmadığını vurguladı.
Amrullayev, "1990'lı yıllardaki savaşta Hocalı bu savaşın dönüş noktası oldu. Çünkü Azerbaycanlılar Şubat 1992'ye kadar uzun yıllar birlikte yaşadıkları Ermenilerin onları bu şekilde katledeceğini akıllarına bile getiremezdi. Hatta bir dönem Ermenistan Cumhurbaşkanı olan (Serj) Sarkisyan'ın ifadesi ile söylersek, 'Hocalı olayı, Azerbaycanlılar nezdindeki Ermeniler sivilleri öldürmez tabusunu kırdı.' Bu onun sözleridir, o olaydan sonra silahsız Azerbaycanlılar arazileri terk etti ve sonuçta topraklarının yüzde 20'si işgal edildi. Çünkü silahsız insanın silahlı biri ile mücadele etmesi çok zordur." ifadelerini kullandı.
Müzakereler çözüm getirmedi
1994'ten 2020'ye kadar müzakere sürecinin sürdüğünü aktaran, Amrullayev, 26 yıl devam eden bu sürecin ve müzakerelerin çözüm getirmediğini vurguladı.
Amrullayev, bu sürecin çok acı bir süreç olduğunu ve 1 milyona yakın Azerbaycanlının evini terk ettiğini belirterek sözlerini şöyle sürdürdü,
"Türkiye'nin desteği sayesinde..."
"Biz anladık ki müzakere yolu ile toprakları geri almak mümkün değil. Dünya kamuoyu da buna sustu. Fakat biz 44 günlük sürede, Türkiye'nin de siyasi desteği sayesinde topraklarımızı işgalden kurtardık. 44 günlük savaş bize bir şeyi daha gösterdi. 21'inci yüzyılın savaşı teknoloji savaşıdır.
Zaferimizde Türk üretimi Bayraktar SİHA'ların rolü çok büyüktür. Zaferimizin sürdürülebilir olması için en önemli konu eğitimimizin çağın gereksinimlerine uygun şekilde kurulması.
Karabağ ve Hocalı konusunda bizim istediğimiz adalettir. Adalet da er ya da geç yerini bulur. Geçen yılki savaşta hakkın yerini bulması nedeniyle mutluyuz."
Ermenistan ordusu 26 Şubat 1992'de girdiği Hocalı'da çocuklar ve kadınlar dahil yüzlerce sivili öldürmüş ve binden fazlasını da rehin almıştı. Azerbaycan’ın Dağlık Karabağ bölgesinde büyük bir soykırım gerçekleştiren Ermeniler, 29 yıl önce 106’sı kadın, 83’ü çocuk olmak üzere toplam 613 Azerbaycanlıyı vahşice katletti. Son yıllarda işlenmiş en büyük soykırım ve savaş suçu olarak tarihe geçen olayın failleri ise henüz hesap vermedi.