Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, 739. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Yörük Şenlikleri kapsamında geldiği Bilecik'in Söğüt ilçesinde "Kuyulu Mescid Çevre Düzenlemesi Açılış Töreni"ne katıldı. Açılışın ardından Hükümet Konağı önünde mehteran eşliğinde Ertuğrul Gazi Türbesi'ne yürüyüş gerçekleştirildi. Ertuğrul Gazi Türbesi'nde dua edilmesinin ardından Türk Büyükleri Anıtı'nda saygı duruşunda bulunuldu ve İstiklal Marşı okundu.
Daha sonra geçilen tören alanında konuşan Dönmez, 739. Ertuğrul Gazi'yi Anma ve Söğüt Şenlikleri'ne katılmaktan duyduğu memnuniyeti dile getirdi. "Söğüt'te filizlenen Osmanlı çınarının gölgesiyle huzur ve barışa kavuşan gönül coğrafyamıza gönül dolusu selam olsun." diyen Bakan Dönmez, şöyle devam etti:
"Bizlere Anadolu'nun kapılarını açan Sultan Alparslan ve şanlı ordusuna, Gıyaseddin Keyhüsrev'e, Alaaddin Keykubat'a, Süleyman Şah'a selam olsun. Dirilişin tohumlarını atan Ertuğrul Gazi’ye, cihan devletinin kuruluş bayrağını diken Osman Gazi'ye, Osmanlı'yı beylikten devlete dönüştüren Orhan Gazi'ye, Anadolu'yu manevi fetihlerle imar eden erenlere, cesaretleriyle bastığı toprakları titreten alperenlere selam olsun. Cenabıhak hepsinden razı olsun. Bizlere bu cennet vatanı bırakan aziz şehitlerimizden Allah razı olsun. Ertuğrul Gazi'nin Ahlat'tan Söğüt'e uzanan yürüyüşü, aslında büyük bir imparatorluğun, büyük bir medeniyetin de ilk adımlarıydı."
"Hamdolsun tarih yeniden aslına dönüyor bugün"
Dönmez, Osmanlı'nın adım attığı her toprakta adaleti, barışı ve huzuru tesis ettiğini belirterek, bütün tebaasına ayırım yapmadan hoşgörüyle yaklaştığını vurguladı.
Fethedilen toprakları imar ederek ayağa kaldırdığını anlatan Dönmez, "Bütün bu hasletler medeniyetimizin insana verdiği değerin de en güzel örneğidir. Bizler fethettiğimiz topraklarda hiçbir zaman sömürgeci bir anlayışla hükmetmedik. Medeniyetimizi başka milletlerin kan ve gözyaşları, hayal kırıklıkları, üzüntüleri üzerine inşa etmedik. Bizler o topraklardan çekilirken bile arkada kalanlar hep hasretle yad etti bizleri. Bir gün yeniden döneceğimiz günü beklediler." ifadelerini kullandı.
Dönmez, dünyanın son 100 yıldır geldiği noktayı görünce Osmanlı'nın kurduğu insan odaklı medeniyet ve yönetim anlayışının değerinin daha da iyi anlaşıldığını dile getirerek şöyle devam etti:
"Bugün dünyada sırf renginden, dilinden, dininden ya da kimliğinden dolayı itilip kakılan, hor görülen, aşağılanan milyonlarca insan var. 'Yaratılanı severiz, Yaradan'dan ötürü' diyen bir medeniyetin insan onuruna, insan haysiyetine, insan şan ve şerefine nasıl değer verdiğini bütün dünyaya gösterdik. Hamdolsun tarih yeniden aslına dönüyor bugün. Atalarımızdan devraldığımız bu bayrağı sayın Cumhurbaşkanımızın liderliğiyle bugün bizler taşıyoruz. Nasıl ki Osmanlı mazlum ve mağdur halklar için sığınılacak güvenli bir liman, gölgesinde huzur bulunan el emin bir beldeydi bugün de Türkiye Cumhuriyeti aynı mirası yaşatıyor. Tarih önünde sorumluluğumuz ağır. Geçmişte Şark Meselesi, azınlıklar bugün de Doğu Akdeniz bahane edilerek Türkiye’ye karşı atılan her adım aslında Türkiye’yi saf dışı bırakmak için kurulan tuzaklardan başka hiçbir şey değil. Biz bu tuzakları boza boza bugünlere geldik."
"Doğu Akdeniz'de kimse ateşle oynamasın"
"Dünya tarihine dönüp baksak yüzyılları, ülkeleri, halkları kana, kaosa ve kargaşaya sürükleyenler hep kendileri oldu." diyen Dönmez, şunları kaydetti:
"İstiyorlar ki biz söyleyelim, siz yapın. Biz emredelim, siz 'Hay hay' deyin. Bizim çizdiğimiz sınırların dışına çıkarsanız hizaya getiririz. Artık o defterler kapandı. Ele verir talkını, kendi yutar salkımı. Demokrasiyi kendi çıkarlarına alet edenler bugün gelmiş dünyaya demokrasi dersi vermeye kalkıyor. Tarihlerini masum halkların kanlarıyla yazanlar bugün yenemeyeceklerini anladıkları ülkelerle ve liderleriyle; tehditlerle, şantajlarla, manipülasyonlarla ahlaksız bir mücadele içerisindeler. Doğu Akdeniz'de hiçbir hakkı ve hukuku olmayan bölge dışı aktörlerin, birlik içerisinde liderlik oynama hevesleri eğer sorumsuzca davranışlara neden olursa elbette bunun karşılığını alırlar. Doğu Akdeniz'de kimse ateşle oynamasın.
Kamuoylarını kendi yalanlarına inandırmak için her gün Türkiye ile ilgili zehirlerini kusmaktan imtina etmiyorlar. Olayı hukuk bağlamından çıkarıp siyasileştirmek için tarihi bir nefret aracı olarak kullanıyorlar. Oysaki bu tarihi en iyi siz bilirsiniz. Geldiğiniz gibi gitmeyi en iyi siz bilirsiniz. En zor zamanda dahi bu millet bağrından Sütçü İmamlar, Nene Hatunlar, Kara Fatmalar çıkarır da sizin zilletinize asla boğun eğmez."
Dönmez, her alanda bağımsız bir Türkiye yoluna baş koyduklarını anlatarak "Ekonomide, diplomaside, güvenlikte ve en önemlisi enerjide bağımsızlık için doğru bildiğimiz yolda yürümeye devam edeceğiz. Karadeniz’de tarihimizin en büyük keşfini yaptık. Önce arayamazsınız dediler, aramaya başladık. Daha sonra arasanız da bulamazsınız dediler, bulduk. Şimdi bulsanız da çıkartamazsınız diyorlar.
Allah'ın izniyle nasıl bulduysak çıkartmasını da biliriz. İnşallah Karadeniz'den ve Doğu Akdeniz'den yeni müjdeler alacağımız günler yakındır.
Biz milletimizin aydınlık geleceğine baş koyduk ve bu uğurda gece gündüz demeden çalışmaya devam edeceğiz" ifadelerini kullandı.
"Ertuğrul Gazi FSRU gemisi doğal gaz arz güvenliğimize önemli bir esneklik kazandıracak"
Türkiye'nin doğal gaz arz güvenliğindeki tek eksik parça yerli doğal gaz üretimi olduğunu belirten Dönmez, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Hamdolsun o meseleyi de artık hallediyoruz. Kaynak zengini ülke olmamamıza rağmen yer altı doğal gaz depolama, LNG ve FSRU tesisleriyle önemli bir doğal gaz depolama hacmi kazandırdık. Şimdi buradan bir haberi ilk defa sizlerle paylaşmak istiyorum. 2 yıl önce Sayın Cumhurbaşkanımızın talimatlarıyla yapımına başladığımız Türkiye'nin yeni FSRU gemisi, Yüzer Doğal Gaz Depolama ve Gazlaştırma Gemisi inşallah yıl sonunda inşallah Türkiye'de olacak. Sayın Cumhurbaşkanımız gemimize 'Ertuğrul Gazi' ismini verdiler. Gemimizin testleri şu an devam ediyor. Testlerin bitiminin hemen ardından Türkiye’ye doğru yola çıkacak. Biri Hatay'da diğeri de İzmir'de olmak üzere 2 FSRU gemimiz vardı. İnşallah bunun biri kendi mülkümüzde özel sektöre ait. Yeni gelecek gemi BOTAŞ'ın mülkünde olacak. Diğer kiralık olan gemiyi de iade edeceğiz. İnşallah yılbaşı itibarıyla Ertuğrul Gazi Yüzer Doğal Gaz Gemisi'ni Hatay'daki terminale bağlayarak hizmete alacağız. Milletimize hayırlı, uğurlu olsun.
Ertuğrul Gazi FSRU gemisi 170 bin metreküp LNG depolama kapasitesine sahip. Gaz formundaki miktarı 102 milyon metreküpe eşit. Ertuğrul Gazi günde 28 milyon metreküp gazlaştırma kapasitesine sahip. FSRU tesisleriyle artık boru hatlarına bağlı kalmadan, farklı kaynak ülke ya da spot piyasalardan gaz tedarik edebileceğiz. Gaz iletim ve dağıtımında yatırım ve taşıma maliyetlerini en az indirerek, tüketim merkezlerine yakın yeni giriş noktaları oluşturacağız. Özellikle kışın pik tüketim zamanlarındaki mevsimsel dalgalanmaların, teknik ya da jeopolitik risklerden kaynaklı kesintilerin de bu sayede önüne geçmiş olacağız. Ertuğrul Gazi FSRU gemisi doğal gaz arz güvenliğimize önemli bir esneklik kazandıracak."
Türkiye'nin kendi doğal gazını üretmeye başladığı zaman bambaşka bir kapı açılacağını vurgulayarak şunları kaydetti:
"Hedefimiz belli. Net ihracatçı olana kadar aramaya, sondaja devam edeceğiz. Her platformda, her şart ve koşulda hakkımızın sonuna kadar takipçisi olacağız. Hayalperestlere, sonu belirsiz maceraya atılmaya kalkışanlara izin vermeyeceğiz. Türkiye'nin uzattığı dost elini havada bırakanlar günün sonunda pişman olacaklar. O yüzden iş işten geçmeden herkes yanlıştan dönsün. Bu duygu ve düşüncelerle, kuruluş ve kurtuluş beldemiz Söğüt'te sizlerle birlikte olmaktan duyduğum memnuniyeti belirtmek istiyorum. Ertuğrul Gazi'nin ve Alperenlerin yaktığı, 739 yıldır hiç sönmeden yanan diriliş ruhunun ilanihaye devam etmesini Cenabıhak'tan niyaz ederim."
Törende hediye takdiminin ardından mehteran takımı mini bir konser verdi.
Etkinliğe, Bilecik Valisi Bilal Şentürk, AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Jülide Sarıeroğlu, MHP Genel Başkan Yardımcısı Sadir Durmaz, bazı milletvekilleri, belediye başkanları ve vatandaşlar katıldı.