Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Orman Bakanlığı Toplu Açılış Töreni"nde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Sözlerimin hemen başında bu gece idrak edeceğimiz Mevlidin tüm milletimize hayırlar getirmesini, yapılacak duaların Rabbim katında kabul olmasını temenni ediyorum. Açılışını yaptığımız 7.7 milyar lira yatırım bedeli olan 375 eserin milletimize, ülkemize hayırlı olmasını diliyorum. Tüm bu eserlerin ülkemize kazandırılmasında emeği geçen, bakanlığımızdan müteahhitlerimize, işçilerimize kadar herkese şahsım milletim adına teşekkür ediyorum.
İstanbul adeta susuzluktan kıvranıyordu. İSKİ tam manasıyla iflas etmiş, her tarafı dökülen, adı sadece yolsuzluklarla anılan bir kurum haline gelmişti. O zaman bu kardeşiniz de belediyeyi CHP'den almıştı. İSKİ'nin başında da CHP'nin atadığı genel müdür vardı. İSKİ'yi Veysel (Eroğlu) hocamızla birlikte ayağa kaldırdık. Hatırlayın o günleri. Herkes elinde bidonlarla giderler su istasyonlarından kuyrukta anneler babalar, o günleri yaşadı. Artık banyo yapmak bile zora girmişti.
Bugünleri bize CHP zihniyeti yaşattı. Yaklaşık 2,5 milyar dolar borçla İstanbul Büyükşehir Belediyesini devraldık. Ümraniye'de patlayan çöplüğü hatırlayın. Bunlar CHP zihniyetinin ödettiği bedellerdi.
Yapılan barajlarla hem içme suyu hem tarımsal sulamada çok önemli mesafe kaydettik. Ülkemiz zirai gelir alanında dünyada 7. sıraya yükseldiyse gerisinde bu yatırımlar vardır.
Türkiye'de daha önce 48 milyon dekar olan bu kadar alan sulanabilirken, bu rakam halihazırda 65.3 milyon dekardır. Hedefimiz 85 milyon dekar olan sulanabilir arazilerimizin tamamına bu imkanı sağlamaktır. Yeni yatırımlar yanında mevcut altyapının ıslahı konusunda da önemli çalışmalar gerçekleştirdik. Sadece kendi sınırlarmızla kalmadık, KKTC'ye de su götürdük. Afrika'da da 2 milyon kişinin temiz suya erişimini sağladık. Uygun alanı olan her yerde ağaçlandırma çalışmalarını sürdürüyoruz. 2023'e kadar 7 milyar fidanı toprakla buluşturmuş olacağız. Çevrecilikte bizimle kimse yarışamaz. Boşuna konuşmasınlar.
Kılıçdaroğlu sabah başka, akşam başka. Hayatı yalan. Üniversite sayımızı 75'ten 185'e ulaştırdık. Acaba bundan haberi var mı? Sağlıkta tam bir devrime imza attık. Biraz sonra geleceğim. SSK'da görev yaptın. O yıllardaki yolsuzluklarını anlatacağım. Nasıl batırdın o kurumu, onu anlatacağım. 'Onu o zamanın başbakanı yapmalıydı' der. Biz iş başına o tür bürokratları getiririz. Bölünmüş yol uzunluğunu 6 bin 100 kilometreden, biz ise geldik, 15 senede buna tuttuk 19 bin 500 kilometre ilave bölünmüş yol yaptık. Mevcut olan 83 karayolu tünelinin üzerine 229 yeni tünel ilave ettik. Haberin var mı Kılıçdaroğlu? Mevcut 26 havaalanımızın üzerine 29 havaalanı daha ilave ettik. Marmaray gibi, Avrasya gibi, Yavuz Sultan Selim, Osmangazi köprüleri gibi projelere imza attık ve hayata geçirdik. Haberin var mı Kılıçdaroğlu? Pek çok önemli proje şu anda devam ediyor. Türkiye'nin IMF'ye borcu yok. Kılıçdaroğlu bundan haberin var mı? Biz bir daha IMF'den borç almadık. Milli geliri 863 milyar dolar seviyesine, kişi başına milli geliri 11 bin dolar seviyesine ulaştırdık. Sadece 2005'ten bu yana 9.2 milyon kişiye ilave istihdam oluşturduk.
Tüm kurumları ile bu tarihi süreçten ülkemizi en güçlü şekilde çıkarmanın mücadelesini veriyoruz. Bir de ana muhalefet partisinin başındaki zatın hezayanlarına cevap vermekle uğraşıyoruz. Mecburen bu konulara girmek zorunda kalıyoruz. Bu zat çıktı Cumhurbaşkanı ve ailesi yurt dışındaki bir takım hesaplara milyonlarca dolar para gönderdi diye iddia ortaya attı. Dün çıktı yurt dışındaki bir şirkete şu kişi şu kadar milyon dolar para gönderdi diye sözler söyledi. Bir tomar kağıdı sallayarak dekontları da bunlar dedi. Ne gazetecilere ne adli makamlara vermedi. Avukatlar anında kendisine bunu ilgili savcılığı, medyaya veriniz dedi. Kağıtların ne olduğunu bir kendisi bir de onları eline tutuşturanlar biliyor. O kağıtları gazetecilere, yargıya veremedi. İlk yalan söyleyişi, iftira atışı değil.
Bir ara İsviçre'de hesaplarım olduğunu söyleyip durdu, belge gösteremedi. Yine, ispat et ben Cumhurbaşkanlığı'ndan çekileceğim, siyaseti de bırakacağım dedim. Ben siyasete girmeyeceğim dedi ertesi gün siyasete girdi.
Bizim yolumuzdan gidenler bile şunu soruyor. Bunları açıklayacağız ki sizler de bunu anlatmanız lazım ki bu tür insanlar bu ülkenin siyasetinden çekilsinler. Millet buna çarkçı Kemal diyor. Bir ara Güney Asya'daki tsunami felaketinde toplanan paraların gönderilmediğini öne sürdü. Yine işi pişkinliğe vurup kulağının üzerine yattı. Hayati Yazıcı arkadaşımızın ÖSYM Başkanı'na mail gönderip şu kişiyi üniversiteye yerleştirin dediğini öne sürdü. Bu zat da çıkıp bir özür dahi dilemedi. Şu anki Çevre ve Şehircilik Bakanımızla ilgili iddialar ortaya attı ispat edemediği için sürekli tazminatlar ödemek zorunda kaldı. Bakanımız da bol bol sucuk ekmek dağıttı. TÜRGEV'e 20 dönüm arazi verildi dedi, ispatını ortaya koyamadı.
Cumhurbaşkanlığı Külliyesi için, eseri karalamak için altın klozet iddialarına kadar pek çok yalanı aylarca diline pelesenk etmişti. Özür dilemeyi aklından bile geçirmedi. Böyle vicdansızlık olur mu ya? Sıkıyorsa gel bak bakalım nasıl bir altından klozet var. Bir ara bilmem kaç tane FETÖ'cü vekilin ismini açıklayacağını iddia etmiş bu sözünü de yutmuştu. Amerika'da FETÖ'cü vekillerin kimler olduğu ortaya çıkıyor. 2 CHP'li milletvekili Amerika'da kurulan kumpasın içinde yer almışlar. Ortaya çıkıyor. Ana muhalefet bunun yükünü daha fazla çekemez. Çünkü bunun adı ana hıyanettir.
Bizim için önemli olan şahsımıza ve ailemize yapılan saldırının cevapsız kalmamasıdır.
İsimlerin çoğu 30-40 yıldır önemli işler yapmış iş adamlarıdır. Tayyip Erdoğan belediye başkanı değilken de bu insanlar bu işlerle uğraşıyordu. Bu zat önce şahsımın, çocuklarımın, eniştemin, dünürümün, eski özel kalem müdürüm diye iddia ettiği o şahıs benim hiçbir zaman özel kalem müdürüm olmadı. Zerre kadar sende şahsiyet varsa, Mustafa Gündoğan bana ne zaman özel kalem müdürlüğü yapmış ispat et. Edemezsen de durma artık çekil git. Bu zat bir iş adamıdır. Bir şirkete milyonlarca dolar para gönderdiğini iddia ediyor. Yurt dışında şirket ismi verip rakamlar zikretti. Ticaretle uğraşan birisi yurt dışında da şirket kurar, alır satar, Para havale eder, havale alır. Bunları anlatmanın zorluğunu elbette biliyorum. Bu 5 isim asla o şirkete ve yere para göndermiş de değil. Mevcut şirketlerini satmaları sebebiyle onlara para geldi. Oraya da para gitmedi. Bu yapılan işlemlerde hiçbir sorun yoktur.
İddia edildiği gibi yurt dışına giden tek kuruş yok. Bu zatın söylediği yalan mı? Yalan. Bir kez daha müfteri durumuna düştü mü? Düştü. Yüzü kızaracak mı? Hiç sanmıyorum. Kendisinde manda derisi gibi yüz var.
Bu zat hızla siyaset çöplüğüne doğru yol alıyor. Dün bir de Suriyelilere harcanan 30 milyar doları soruyordu. Bu zatın gezi olaylarında 100 milyarlarca zarara uğrayan Türkiye'nin kayıplarının hesabını sorduğunu duymadım. 15 Temmuz darbe girişiminin zararlarının peşine düştüğünü görmedim. 15 Temmuz'la alakalı da bu zatın en ufak bir derdi yoktur. Bunu da biliniz. Son günlerde aleni ekonomik saldırılar karşısında milletimizin hakkını savunan 2 çift laf ettiğine de şahit olmadık.
Kafayı Suriyelilere harcanan paraya takmış. Türkiye Suriyeliler için AFAD eli ile yaklaşık 2.3 milyar dolar. Belediye olarak, 6 milyar dolar, sivil toplum vasıtaları ile 1.2 milyar dolar harcama yapmıştır. Eğitim ve sağlık hizmetleri sınırsız olmuştur. Görevlendirilen personellerin maliyeti vardır. Diğer maliyetler vardır. Suriyelilere sadece kamu kuruluşları yardım etmiyor. Asıl büyük yardımı milletimiz yapıyor.
Başbakan Binali Yıldırım Beştepe Millet Kültür ve Kongre Merkezi'nde düzenlenen "Orman Bakanlığı Toplu Açılış Töreni"nde konuştu.
Açıklamadan öne çıkan başlıklar şöyle:
Bugün konuşmamın hemen başında bir hususa değinmek istiyorum. Sayın Cumhurbaşkanımızın izinden giderek 15 yıldır aşkla ülkemize hizmet etmeye gayret ediyoruz. Çıktığımız bu kutlu yolda her zaman millete hizmeti halka hizmeti Hakk'a hizmet olarak bildik. Türkiye'nin önündeki engelleri aşa aşa ülkemizi 3 kat büyüttük. Her türlü manipülasyona rağmen ekonomimizin ne kadar sağlam temele oturduğu piyasa tarafından defalarca teyit edilmiştir. Bundan sonra da daha fazla üretim, istihdam, daha fazla ticaret için kolları sıvadık ve çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Her gün yeni bir projeyi tamamlamanın gururunu yaşarken gelecek hedeflerimize doğru emin adımlarla ilerliyoruz. Türkiye 15 yıl öncesinin Türkiye'si değildir. Öz güveni yüksek bir Türkiye var. Türkiye'nin yarını bugünden daha güzel, geleceği daha da aydınlık olacak.
Yalan yanlış belgelerle aklı sıra akrabalar üzerinden Cumhurbaşkanımızın itibarını zedeleyeceğini zannetti. Şiddetle celalle Cumhurbaşkanımızın şahsına hakaret etmeye devam ediyor. Hemen bu açıklamaların arkasından suçladığı insanların avukatları kendisini bu iddiayı ispata davet etmiş, elindeki bilgi ve belgeleri zaman geçirmeden savcılığa iletmesini, aynı zamanda da yazılı görsel medyalara vermesini istemiştir. Ses seda yok. Sayın Kılıçdaroğlu bu çıkışı ile aklı sıra Cumhurbaşkanımızın itibarını zedeleyeceğini zannediyor ama çok yanılıyor. Cumhurbaşkanımız 40 yılı aşan siyasi hayatı boyunca bu ülkeye hizmet etmek için gecesini gündüzüne katmış millet sevdalısı bir insandır.
Ana muhalefet partisi, Cumhuriyetin kuruluşu ile yaşıt bir partiden bahsediyoruz. Kamuoyunda bu kadar zor duruma düşmesi aslında çok vahim bir durumdur. Üzerinde oynanan, değiştirilen, aslı astarı olmayan belgelerle meydana çıkarsanız ondan sonra olacağı budur. Sayın Cumhurbaşkanımız son 15 yılda 12 seçim geçirdi. Her seçimde de bütün bu suçlamalar, iddianameler, itibar suikastlarına karşı mücadele ede ede her seferinde de milletin desteğini artırarak bugünlere geldi. Küresel propaganda değirmenine su taşıyor.
Gel bu yanlış yoldan dön. Millete teslim ol. Millet için hayırlı şeyler söyle. Belki bir gün sen de iktidar olursun. Biz milletin gösterdiği istikamette bugüne kadar yürüdük, bundan sonra da yürümeye devam edeceğiz. Onlar ne yaparsa yapsın bizi millete hizmet yolundan asla döndüremezler. Türkiye artık 15 yıl öncesinin Türkiye'si değildir.
375 eserin toplu açılışını burada Cumhurbaşkanımızın huzurunda gerçekleştiriyoruz. Sınıfında dünyanın en büyük 3. barajını inşa eden, asırlık Çine Adnan Menderes Barajı'nı tamamlayan, Kuzey Kıbrıs'a su götüren Orman ve Su İşleri Bakanlığımızın Türkiye için daha yapacak çok işinin olduğunu biliyorum.