Pandemi sonrası artan talebe bağlı olarak dünyada baş gösteren enerji krizi, enerji alanında yerliliğin önemini bir kez daha gözler önüne serdi.
Küresel enerji krizinden etkilenen ülkelerden biri olan Türkiye’de, enerjide bağımsız bir ülke olabilmek için yerlileşme adına önemli yatırımlar devreye alındı. Türkiye’de son 20 yılda enerji alanında devreye alınan projelerle, elektrikte 30 bin megavat olan kurucu güç, 100 bin megavata kadar yükseldi.
Türkiye Elektrik İletim A.Ş. (TEİAŞ) verilerine göre, 2021 yılı itibariyle Türkiye’nin elektrik üretiminde var olan kurucu gücü, devreye alınan yeni santrallerle, son 20 yılda 70 bin megavat artarak yaklaşık 100 bin megavata yükseldi. Türkiye’nin dört bir yanında kurulu olan birincil kaynak 10 bin 101 elektrik santralinde yıllık 302 bin 310 GWH elektrik üretildi.
Türkiye’nin elektrik üretimindeki hidroelektrik santrallerinin payı önemli ölçüde arttı. Hidroelektrik santrallerinin Türkiye’nin toplam elektrik üretimindeki payı yüzde 20,1 oldu. Hidroelektrik kapasitesinde dünyada 10 ülke arasına giren Türkiye toplam 735 adet hidroelektrik santrali ile 31 bin 436 megavat kurulu güce ulaştı. Elektrik üretimindeki kurulu güç yüzdeleri incelendiğinde; güneş, rüzgar, jeotermal, atık ve çöp gibi yenilenebilir enerji kaynaklarındaki kurulu güç oranları da elektrik üretiminde önemli bir yer aldı. Yıllık enerji üretiminin yüzde 18,84’ünün karşılandığı yenilenebilir enerji kaynaklarındaki toplam kurulu güç 21 bin 460 megavata yükseldi.
Yıllık elektrik üretiminin yaklaşık yarısını enerji alanında hayata geçirilen projelerle yerlileştiren Türkiye’de doğal gazla yapılan elektrik üretimi ise ilk sıradaki yerini koruyor. Verilere göre, 2021 yılı itibariyle Türkiye’nin yıllık elektrik üretiminin yüzde 32,85’i doğal gazla yapıldı. Doğal gazın yanı sıra ithal kömürle üretilen elektriğin oranı da yüzde 16 olurken yerli linyitle üretilen elektrik oranı yüzde 13 oldu.