Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Cumhurbaşkanlığı Kongre ve Kültür Merkezi'nde düzenlenen Türk Savunma Sanayii Zirvesi'nde T625 helikopterinin isminin Gökbey olarak belirlendiğini açıkladı.
Türk Silahlı Kuvvetlerinin ve diğer ihtiyaç sahibi makamların genel maksat helikopteri ihtiyaçlarının özgün bir platformla karşılanması hedefiyle yürütülen Özgün Helikopter Programı Sözleşmesi, Savunma Sanayii Başkanlığı (SSB) ile Türk Havacılık ve Uzay Sanayii (TUSAŞ) arasında imzalanarak 6 Eylül 2013'te yürürlüğe girdi.
Program kapsamında helikopterin erken ilk uçuşu 6 Eylül 2018'de başarıyla gerçekleştirildi.
Özgün Helikopter Programı, program takvimine ve bütçesine uygun şekilde yürütülüyor. Program kapsamında, tasarım, geliştirme, üretim, test ve doğrulama, kalifikasyon, sivil/askeri sertifikasyon ve teknik veri paketlerinin oluşturulması faaliyetleri gerçekleştiriliyor.
Helikopterin, üstün performansı ve geniş görev yelpazesi sayesinde, yurt içi ihtiyaçları karşılamasının yanı sıra uluslararası pazarlarda da yer alması hedefleniyor. Askeri ve sivil kullanıcıların ihtiyaçlarını karşılamaya yönelik geliştirilen helikopter ile personel nakliyesi, pilot eğitimi, arama kurtarma, iç güvenlik, sınır güvenliği, ambulans, VIP taşıma, ormancılık, yangınla mücadele, kıyı ötesi taşıma ve arama kurtarma görevleri icra edilebilecek.
Helikopteri, geliştirme aşamasında uzun ve zorlu bir süreç bekliyor. Helikopter yaklaşık 2 yıl boyunca bir dizi yer ve uçuş testine tabi tutulacak. Helikopter ve sistem seviyesinde 100'den fazla test yapılacak. Sivil kullanımı da olacak T625, bu nedenle askeri helikopterlerden farklı olarak sivil sertifikasyondan da geçecek.
T625'e özel olarak transmisyon, iniş takımı, güç aktarma organı, helikopter gövdesi, yazılım ve donanım, elektronik sistemler, paller geliştirildi. Hazır ürün yerine yerli tasarlanıp geliştirilen bu bileşenler ve bunların entegrasyonu süreçlerin zorluğunu artıracak.
Geliştirme döneminde helikopterin 14 alt sisteminin üretimi Türkiye'de yapıldı. Diğer sistemlerin de seri üretim dönemini destekleyecek şekilde milli imkan ve kabiliyetler kullanılarak üretilmesi hedefleniyor.
T625'in aviyonik, haberleşme sistemi, seyrüsefer sistemi, yapısal bütünlük ve kullanım takip sistemi, sistem entegrasyon ve gösterim sistemi, elektronik harp sistemi bileşenlerinde ise ASELSAN'ın imzası bulunuyor. ASELSAN, ayrıca gösterge ve kayıt sisteminde de sorumluluk üstlendi.
Dünyadaki benzer helikopterlerde ilk uçuşun ardından 4-5 yıllık bir geliştirme süreci yaşanırken, özgün helikopterde bu sürenin öne çekilmesi hedefleniyor. Atak'ta diğer taarruz helikopterlerine göre en kısa sürede uçuş yapma, envantere girme ve ihracat yapma başarıları yakalayan TUSAŞ, özgün helikopterde de bunları tekrarlamayı amaçlıyor.
Türk savunma ve havacılık sanayisi, Atak helikopteriyle aviyonik sistemler, silah sistemleri, helikopter gövdesi, pal, haberleşme sistemleri tasarlama ve üretme, entegrasyon, lojistik destek, eğitim, işletme, tanıtım, pazarlama konularında pek çok kazanım elde etti.
Bunların en kritik olanlarından biri transmisyon geliştirilmesi oldu. Elektronik sistemler, motor, iniş takımı gibi çeşitli bileşenleri dışarından temin edebilen helikopter üreticileri, transmisyonlarını kendileri yapıyor. Transmisyon helikopterin performansını, kabiliyetini doğrudan etkiliyor.
Türkiye, sahip olduğu teknolojiyle kendi transmisyonunu yaptı. 6 tonluk özgün helikopterde kullanılan bu teknolojiyle ihtiyaçlar doğrultusunda 1,5, 5, 10 ton gibi farklı modellerde helikopterler geliştirilebilecek, bir helikopter ailesi oluşturulabilecek.
Öte yandan, özgün helikoptere yerli motor geliştirilmesine yönelik çalışmalar da yoğun şekilde sürüyor.
TUSAŞ Motor Sanayii AŞ özgün helikopter için geliştirdiği yerli motoru kararlı rejimde çalıştırdı. Projenin kilometre taşlarından birini oluşturan bu gelişmeyle motorun tasarlandığı şekilde çalıştığı görüldü. Motorun prototipinin de 1 yıl sonunda çalıştırılması hedefleniyor.