Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanlığı, hayvanların yem maliyetini düşürmek amacıyla Şanlıurfa’da bir pilot uygulaması başlattı. Bu yıl başlatılan uygulamayla çiftçilerin hayvanlarının kışlık yem ihtiyacını düşük maliyette elde edebilmeleri için tritikale, fiğ, yem bezelyesi ve arpa karışımı tohum dağıtıldı. Çiftçiler, bu tohumları kış ayında boş kalan arazilerine ekerek hayvanlarının ihtiyacını karşılayacak.
Şanlıurfa’nın uygulamada pilot il seçildiğini dile getiren Harran Üniversitesi Ziraat Fakültesi Bahçe Bitkileri Bölümü Öğretim Üyesi ve Ziraat Fakültesi Döner Sermaye İşletmesi Müdürü Prof. Dr. İzzet Açar, "Buradaki alan, bizim Eyyübiye kampüsünde, büyükbaş ve küçükbaş hayvancılık işletmemizin bulunduğu bir yerdeyiz. Bu arkada gördünüz yeşil alanda arpa ve fiğ karışımı ekildi. Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanımızın Şanlıurfa’da başlattığı bir pilot uygulamaydı. 20-25 bin dekar alanda çiftçilere birinci pamuk söküldükten sonra kışlık yem bitkisi olarak bu karışımlardan tohum dağıtıldı. Tritikale, fiğ, yem bezelyesi ve arpa bunlar değişik vagonlarda karıştırılarak çiftçilerimiz tarafından ekilmek üzere bakanlığımızca dağıtıldı" dedi.
Uygulamada önemli sonuçlar aldıklarını söyleyen Prof. Dr. Açar, "500 kilogram ağırlığındaki bir hayvanın günlük yem tüketimi kuru madde bazında 20 kilogram civarındadır. Tabi yaş olduğu zaman siz onun suyunu içerisinden düşürmek zorundasınız. Bizde de hayvancılıkta yem çok ciddi bir katkı, et fiyatlarının yükselmesinde de çok önemli bir problem. Bakanımız yem açığını gidermek için bu noktada bir pilot uygulaması başlatmıştı. Pamuk söküldükten sonra yeni pamuk ekilinceye kadar arada kışlık yem bitkilerinde yem açığımızı kapatabilir miyiz düşüncesi, burada biz çok önemli sonuçlar aldık” ifadelerini kullandı.
Uygulama sayesinde Türkiye’nin kaba yem ihtiyacının büyük ölçüde giderileceğini belirten Prof. Dr. Açar, "Buradaki gördüğünüz alanda doğrudan doğruya otlatma yapıyoruz ama Osmanbey kampüsünde tritikale, fiğ karışımı, yem bezelyesi, arpa karışımı, arpa fiğ karışımı yem bitkileri ektik. Onları da normal pamuk ekiminden önce biçerek dekara kuru ot verimleri ne kadardır, o noktada bir veri üretme şeklinde bu projenin çıktılarını ortaya koymuş olacağız. Çünkü bir süt ineğinin günlük yüzde 55-60 kilogram kaba yem tüketmesi gerekiyor. Çok ciddi bir girdi. 365 günle çarptığınız zaman çok ciddi rakamlar ortaya çıkıyor. Hem toprağa faydalı, kendinden sonra gelen ürünün daha iyi verim vermesini sağlıyor, toprağı dinlendiriyor, hem de bu bir milyon dönüm üzerindeki alan, sadece Şanlıurfa için diyorum. Harran Ovası bazında düşündüğümüz zaman, bu kadar alanda, ki biz Şanlıurfa’nın tamamını düşündüğümüz zaman 2 buçuk, 3 milyon dönüme yakın bir alana tekabül ediyor bu kadar bir alanda siz yem bitkisi üreterek Türkiye’nin kaba yem açığına katkı verilmiş olacaksınız" şeklinde konuştu.
Ucuza mal edilen yemin et fiyatlarını da düşüreceğini söyleyen Prof. Dr. Açar, "Üretim yaptığınız zaman maliyetleriniz yüksekse mecbur bu üretim maliyetlerini satış fiyatlarına yansıtmak zorunda kalıyorsunuz. Kimse zarar etmek üzere bir işletmecilik yapmaz. Biz de devlet olmamıza rağmen döner sermaye işletmesi mantığında zarar etmek yoktur. Yani siz sermayenizi döndürmek zorundasınız. Dolayısıyla çok olmasa da bir miktar kar etmek zorundasınız. Bunun için de çok çok önemli. Yemi ucuza mal ederseniz üretim maliyetiniz ucuz olacak. Yani bir kilogram eti ürettiğiniz fiyat size maliyeti düşük olduğu zaman da bunu daha ucuz fiyatla piyasaya, vatandaşa verme şansınız olacak. Bu noktada çok önemli ve önemsenen bir proje” diye konuştu.