Rusya Federal Gümrük Servisinden derlenen bilgilere göre, Gazprom’un boru hatlarıyla doğal gaz ihracat geliri yılın ilk çeyreğinde geçen yılın aynı dönemine kıyasla yüzde 51,6 azalarak 6,8 milyar dolara geriledi.
Şirketin boru hatlarıyla doğal gaz ihracat hacmi ise ocak-mart döneminde geçen yılın aynı dönemine göre yüzde 24 azalarak 46,6 milyar metreküpe indi. Söz konusu gelir miktarı mart ayında bir önceki aya göre ise yaklaşık yüzde 13 azalarak 1,7 milyar dolar oldu.
Gazprom’un ana pazarlarından Almanya'da Rus gazı ithalatı mart ayında bir önceki yıla kıyasla yüzde 45 azalarak 2,7 milyar metreküpe gerilerken, şirketin en önemli ikinci pazarı Türkiye’de Rus gazının payı mart ayında 2019’a kıyasla yüzde 33’ten yüzde 9’a düştü.
Düşen taleple birlikte Avrupa spot piyasasında bin metreküpte ortalama doğal gaz fiyatının mayısta ortalama 50 dolar seviyesine kadar gerilemesi, ihracatta kar elde edebilmesi için bin metreküpte en az 100 dolar fiyatına ihtiyaç duyan Gazprom’un bu yılki mali durumuna etki edecek bir başka unsur olarak ön plana çıkıyor.
Uluslararası kredi derecelendirme kuruluşu Fitch Ratings, yayınladığı raporda, Avrupa’daki en büyük doğal gaz merkezlerinde bu yıla ilişkin fiyat tahminini bin metreküpte 194 dolardan 123 dolara düşürürken, mevcut fiyatların Gazprom’un ihracat masraflarını karşılamadığına işaret etti.
Fitch Ratings Direktörü Dmitriy Marinçenko, internet üzerinden yayınlanan “Dünya ve Rusya’da Doğal Gaz ve Petrol Endüstrisi: Hayatta Kalma Mücadelesi” başlıklı konferansta yaptığı açıklamada, doğal gaz fiyatlarındaki toparlanma sürecinin uzun yıllar sürebileceğine dikkati çekti.
Rusya, Avrupa’nın en büyük gaz sağlayıcısı olmaya devam ederken, Katar ve ABD gibi LNG tedarikçilerinin ve Azerbaycan’ın Türkiye üzerinden TANAP yoluyla yeni tedarik yolları açmasıyla rekabet de artıyor.
Uzmanlar, artan rekabet nedeniyle Rusya’nın Avrupa ve Türkiye ile yapılan yeni doğal gaz sözleşmelerinde esneklik payını artırmak zorunda kalabileceğine işaret ediyor.
Düşen doğal gaz talebi ve fiyatlarıyla birlikte Gazprom’un orta vadede aşması gereken bir başka sorun da ABD’nin Kuzey Akım 2 doğal gaz boru hattı projesi nedeniyle hızlandırdığı yaptırım süreci.
Rus doğal gazını Almanya üzerinden Avrupa'ya taşıyacak Kuzey Akım 2 projesine yönelik ağır yaptırımlar öngören tasarı 5 Haziran’da ABD Senatosuna sunuldu.
Hem Cumhuriyetçi ve hem de Demokrat partinin desteklediği "Avrupa'nın Enerji Güvenliğini Artırma Yasası" başlıklı tasarıyla söz konusu projenin, Moskova'nın Almanya ve diğer Avrupa ülkelerindeki ekonomik ve siyasi etkisini artıracağına vurgu yapılırken, proje kapsamında su altı boru döşeme çalışmalarında yer alan ve projeye kredi veren tüm şirket ve bankalara yaptırım istendi.
Yaptırım riskleri nedeniyle projede yer alan Batılı boru döşeme hizmetleri sağlayan şirketler projeden çekilirken, Kuzey Akım 2’nin şimdilik 2020 sonrasına ertelenen faaliyete geçme tarihine dair net bir takvim belirlenemiyor.
Toplam maliyetinin 10 milyar avro civarında olması beklenen Kuzey Akım 2 projesiyle, yılda 55 milyar metreküplük Rus gazının Baltık Denizi üzerinden Almanya'ya sevk edilmesi planlanıyor.
Gazprom, yaşadığı zorlukların ardından yaklaşık 1 trilyon ruble düzeyindeki bu yıla ait yatırım programını yaklaşık yüzde 20 düzeyinde azaltarak 784 milyar rubleye çekebileceğini duyurdu.
Ancak analistler, şirketin LNG veya diğer emtia ürünlerine yönelik yatırımlarında geç kaldığı, büyük oranda geleneksel doğal gaz üretim ve ihracatına bağımlı olmasının söz konusu önlemlerin yetersiz kalabileceği uyarısında bulunuyor.