Gıda krizlerine ilk müdahale Türkiye'den

Orhan Orhun Ünal
04:0022/04/2025, Salı
G: 22/04/2025, Salı
Yeni Şafak
Türkiye, uzun süredir bölgesinde insani yardım, gıda tedariki ve lojistik merkezli stratejik girişimlere öncülük eden bir aktör olarak öne çıkıyor.
Türkiye, uzun süredir bölgesinde insani yardım, gıda tedariki ve lojistik merkezli stratejik girişimlere öncülük eden bir aktör olarak öne çıkıyor.

Rusya-Ukrayna Savaşı’nda “Tahıl Koridoru” kurarak milyonlarca ton tahılın dünyaya güvenle ulaşmasını sağlayan Türkiye, şimdi de gıda krizlerine ilk müdahalenin yapıldığı ülke oluyor. Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı, BM Dünya Gıda Programı’nın (WFP), Türkiye’yi “küresel bazda gıda stok merkezi” olarak konumlandırmak için talepte bulunduğunu açıkladı.

Türkiye'nin uzun yıllardır sürdürdüğü tarım diplomasisi ve insani yardımları neticesinde Dünya Gıda Programı (WFP) ülkemizin kapısını çaldı. Birleşmiş Milletler bünyesinde faaliyet gösteren kurum, yardıma ihtiyacı olan ülkelere yiyecek teminini sağlamak için Türkiye’yi gıda depolama ve işleme üssü olarak kullanmayı planlıyor. Bu amaçla, Anadolu’nun farklı şehirlerinde küresel gıda arzı ve güvenliğine katkı verecek depolar kurulacak.


WFP STOK ÜSSÜ KURMAK İÇİN KAPIMIZI ÇALDI

Kararın detaylarını Tarım ve Orman Bakanı İbrahim Yumaklı açıkladı. Dün İstanbul’da düzenlenen ‘Tarım Diplomasisi Atölyesi’ programında konuşan Yumaklı, WFP’nin Türkiye'yi bölgesel ve küresel bazda gıda stokları için bir ‘Stratejik stok merkezi’ olarak konumlandırma talebiyle kendilerine geldiğini ifade etti. Yumaklı, “WFP’nin Türkiye'yi bölgesel ve küresel bazda gıda stokları için bir 'stratejik stok merkezi' olarak konumlandırma talebini aldık. Konuyu Dışişleri Bakanlığı ile istişare ettik. Bütün değerlendirmeler tamamlanmış durumda. Cumhurbaşkanımızın da onayı ve destekleriyle ülkemizin gıda merkezi olarak konumlanmasını bekliyoruz” dedi.

İbrahim Yumaklı

BÖLGESEL YARDIMLARIN İLK TEMİN NOKTASI OLACAĞIZ

WFP’nin talebi, Türkiye’nin küresel gıda güvenliği ve insani yardım alanındaki rolünü artırabilecek önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Türkiye’nin Avrupa, Asya ve Afrika’nın kesişim noktasında yer alması, gelişmiş ulaşım altyapısı, güçlü tarımsal üretim kapasitesi ve bugüne kadar Dünya Gıda Programı ile yürüttüğü iş birlikleri, bu tercihi etkileyen faktörler arasında sayılıyor. Özellikle geçmişte Dünya Gıda Programı'nın Türkiye üzerinden yürüttüğü büyük ölçekli gıda alımları ve bölgesel yardım operasyonları, bu önerinin zeminini hazırladı. Nitekim Türkiye, uzun süredir bölgesinde insani yardım, gıda tedariki ve lojistik merkezli stratejik girişimlere öncülük eden bir aktör olarak öne çıkıyor.


TEDARİK, DEPOLAMA VE DAĞITIMDA ETKİN ROL

Bu kapsamda, Rusya-Ukrayna Savaşı sürecinde üstlenilen Tahıl Koridoru sorumluluğu ve bu süreci başarıyla yöneterek milyonlarca ton tahılın dünya piyasalarına ulaşmasını sağlaması da, ülkemizin bu alandaki güvenilirliğini ve kapasitesini pekiştiren örneklerden biri olarak gösteriliyor. Stratejik stok merkezi ifadesiyle, Türkiye’nin savaş, afet, kıtlık ya da benzeri insani krizlere müdahalede bir dağıtım üssü işlevi görebileceği öngörülüyor. Bu yeni rol ile birlikte bölgesel gıda tedarik, depolama ve dağıtım üssü olabileceğimiz yorumları yapılıyor.


ÜRETİMDE VE LOJİSTİKTE YATIRIMCI ÇEKER

Bu girişimin, aynı zamanda Türkiye’ye ekonomik ve diplomatik alanlarda da bazı kazanımlar sağlayabileceği ifade ediliyor. Tarım ve lojistik sektörlerine yönelik yeni yatırımların teşvik edilmesiyle ekonomik hareketliliğin artabileceği, bunun da istihdama katkı sağlayabileceğine dikkat çekiliyor. Anadolu’nun farklı şehirlerine kurulması planlanan depolardaki ürünler, yerli firmalardan ve üreticilerden temin edilebilecek. Tarım ürünlerinin işlenmesi ve lojistiği konularında da yine Türk şirketleri etkin olacak. Aynı zamanda, Türkiye’nin uluslararası platformlarda daha görünür hale gelerek, kriz yönetimi ve küresel dayanışma süreçlerinde daha etkin bir aktör olma potansiyelinin güçleneceği değerlendiriliyor.


TAHIL ANLAŞMASI AMACINA ULAŞTI

Ticaret Bakanı Ömer Bolat

Tarım Diplomasisi Atölyesi’ programında konuşan Ticaret Bakanı Ömer Bolat da Türkiye'nin dünyada çok önemli bir tarım ülkesi olduğuna dikkat çekti. Bolat, “Tarımsal üretimimizi 30 milyar dolardan 75 milyar dolara yükselttik. 2002'de 3,4 milyar dolar olan ihracatı 32,5 milyar dolara yükselttik, halkımızın da ihtiyacı olan tüketim ürünlerini bulmalarını mümkün kıldık” dedi. 2023'teki Tahıl Anlaşması'nın önemine işaret ederek 33,3 milyon ton Ukrayna ve Rusya tahılının dünyaya taşındığını anımsatan Bolat, şöyle devam etti: "O tahıl taşınamamış olsaydı dünya hububat fiyatları 3-4 katına fırlayacaktı, o yaz ve devamında insanların en temel ihtiyaç ürünü dünya piyasalarına ulaştı. Ukrayna ve Rusya, ürün fazlasından kurtuldu, fiyatlar aşağı düştü, tüketiciler de rahat etti."


İKLİM DEĞİŞİKLİĞİ GÜVENLİĞİ TEHDİT EDİYOR

Azerbaycan Tarım Bakanı Mecnun Memmedov ise, işgalden kurtarılan Karabağ bölgesinin tarımsal üretim için önemli olduğunu belirterek, "Türkiye'de gerçekleştirilen arazi toplulaştırma uygulamalarını yapmak için hazırlıklarımızı sürdürüyoruz" dedi. Memmedov, gıda güvenliğinin ve sağlığının öneminden bahsederek, iklim değişikliğinin gıda güvenliği ve arzı açısından yol açtığı sorunlara değindi.


YENİ TARIM PROJELERİ İÇİN GÖRÜŞMELERE HAZIRIZ

Suriye Tarım Bakanı Emced Bedr, ülkede tarımı tekrar ayağa kaldırmak için bütün alanlarda ciddi şekilde çalışmaları gerektiğini söyledi. Ülkede yeni bir tarım politikası oluşturulması gerektiğinin altını çizen Bedr, "Su kaynaklarımızda azalma var. Tarım ve hayvancılık gibi birçok alanda yatırımcılara ihtiyacımız var. Özellikle komşu ülkelerimiz ve Türkiye'de tarım yatırımı yapan firmalarla görüşmeye hazırız. Bu, hem bizim hem de yatırımcılar için fayda sağlayacak" ifadelerini kullandı.


#Ekonomi
#gıda
#küresel merkez
#BM