Hurda kağıt işleme kapasitesi 4 milyon ton olan kağıt endüstrisi gelecek yeni yatırımlar ile 6 milyon tona çıkacak. Hurda kağıt ithalatını kısacak herhangi bir düzenleme sanayiciyi zor durumda bırakacak. AGED Başkanı Mustafa Saral, “Hurda kağıt ithalatına sınırlama getirilmesi kağıt sanayiinde çarkları durma noktasına getirebilir” dedi.
Atık kağıt ve geri dönüşüm sektörü ithalata gelebilecek kısıtlamaların sektöre olumsuz yansıyacağını belirtti. Atık Kâğıt ve Geri Dönüşümcüler Derneği (AGED) Başkanı Mustafa Saral, "Hurda kağıtta ham madde ihtiyacı yıllık dört milyon ton seviyesinde ama yurt içinde toplanan hurda kağıt miktarı 3,3 milyon ton düzeyinde. Sanayicimiz ihtiyaç duyduğu ham maddeyi ithalatla karşılamak zorunda. Durum böyleyken, hurda kağıt ithalatına sınırlama getirilmesi halinde kağıt sanayiinde çarklar durma noktasına gelebilir" dedi. Saral, AGED yöneticileri ile bir basın toplantısı düzenleyerek sektörün sorun ve taleplerini sıraladı. Türkiye’de birçok sektör küçülürken kendi sektörlerinin yüzde 7 büyüdüğünü aktaran Saral, “Bir milyon kişiye istihdam sağlıyor ve yeni yatırımlarla büyümeye devam ediyoruz” diye konuştu.
ATIK KAĞIT ÇÖP DEĞİL HAM MADDE
Türkiye’nin kağıt sektöründe dünyanın öncü ülkelerinden olduğunu belirten Saral, "Yurt içinden ve yurt dışından hurda kağıdı ham madde olarak değerlendirip üretim yapıyoruz. İdareden destek veya teşvik beklentimiz yok. Sadece ham maddemiz olan hurda kağıdı temin etmemize engel olunmamasını istiyoruz" ifadesini kullandı. Büyüyen her sektörün ham madde ihtiyacının da arttığını dile getiren Saral, şu anda ham maddenin yüzde 80’lik kısmının iç pazardan sağlandığını, yüzde 20’lik kısmın ithal edildiğini belirtti. Avrupa’dan çöp ithal edildiğine dair yayınlara da tepki gösteren Saral, "Diğer sektörleri bilmem ama biz kağıt sanayicileri olarak çöp ithal etmiyoruz, ham madde ithal ediyoruz. Gelen kağıt haberlerde anlatıldığı gibi çöp değil, çok temiz, kullanıma hazır kağıt” dedi.
SEKTÖRÜN YANINDA DURULMALI
Türkiye’de 18 kağıt geri dönüşüm fabrikası bulunduğuna değinen Mustafa Saral, idarenin gerçekleşen ithalatı kolaylıkla denetleyebileceğini de vurguladı. Kağıdın yapısı itibarıyla doğada sonsuza kadar kalan bir emtia olmadığını, çevre dostu bir ürün olduğunu hatırlatan Mustafa Saral, şöyle devam etti: “Hiçbir sanayici de çöpe atacağı bir ham maddeye para ödemez. Bu ticaretin de ruhuna aykırı. Yani ithal ettiğimiz her ham madde, ürün haline gelerek ihraç ediliyor. Aldığımızdan daha fazlasını ihraç ediyoruz. Sadece 2018’de 725 bin ton hurda kağıt ithalatına karşın 868 bin ton kağıt mamul ihraç ettik. Sektörün yaptığı bu ticaret hem ülkemiz için hem dünya için geri dönüşümün önemli bir parçası. Hem milli menfaatler için hem çevresel etkiler için herkesin bu sektörün yanında olması gerekiyor.”
- HURDA KAĞIT DEĞERLİ
- Geri dönüşüm sürecinin ve Sıfır Atık Projesi’nin önemli bir ayağı olduklarını da hatırlatan Saral, “Türkiye’de sistem daha fazla hurda kâğıt toplarsa bunun tamamını biz almaya hazırız ve bunu da isteriz. Çünkü hurda kâğıt çöp değil, ülkemiz için değerli bir ekonomik kaynaktır. Bu kaynak ancak bizim gibi fabrikalar olduğu sürece ekonomiye kazandırılır. Bizim fabrikalarımız üretim yapamazsa, iç piyasadan toplanan kâğıtları kim alıp, bir ürün haline dönüştürüp ihraç edecek?” ifadesini kullandı.
- SOKAK TOPLAYICISINA YASAL ALTYAPI GEREK
- AGED Genel Sekreteri Osman Kaytan da, sokak toplayıcılarının geri dönüşüm ekosistemine hizmet ettiğini belirterek, bu toplayıcılardan fatura alamadıkları için doğrudan alımda bulunamadıklarını söyledi. Sokak toplayıcılarının emeğinin karşılığını alabilmesi için fabrikalara doğrudan satabilmesi gerektiğini anlatan Kaytan, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı ile bu konu hakkında görüştüklerini söyledi. Kaytan şöyle konuştu: "Biz sokak kağıt toplayıcılarının yasal bir zemine kavuşmasını, meslek erbabı olarak kamu tarafından tanımlanmalarını istiyoruz."
