Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez katıldığı canlı yayında Karadeniz'deki doğal gaz arama çalışmalarına yönelik soruları yanıtladı.
Türkiye'nin 14 ay önce sismik çalışmalara başladığını hatırlatan Dönmez, 320 milyar metreküpten fazla rezerv olduğunu, böylece rezerv konusunda revizyonun yukarı yönlü seyredeceğini söyledi.
Dönmez, Türkiye Petrolleri'nin (TP) yakın coğrafyadaki petrol ve doğal gaz alanlarında ortaklıkları olan bir şirket olduğuna dikkati çekerek, "Rusya’nın muhtelif yerlerinde, Irak’ta ve Afganistan’da petrol sahalarımız var. Bu anlamda TP, bölgesinde ciddi bir oyuncu oldu. Niyetimiz bunu küresel ölçeğe taşımak. 2020'de denizdeki keşifler arasında bir numarayız." diye konuştu.
Dönmez, 8 bin kilometrekarelik TUNA-1 lokasyonunun sadece dörtte birinde çalışma yapıldığını ve benzer yapılarda keşiflerin olabileceğini aktararak, "Kuvvetle muhtemel aşağıdaki katmanlarda yeni keşif yakalayabiliriz. Derinlikleri ve uzunlukları birbirine benziyor. 2 aya yeni müjde gelebilir." dedi.
Dönmez, Türkiye'nin üçüncü sondaj gemisi Kanuni'nin yıl sonuna kadar işlemlerin biteceğini dile getirerek, "Kanuni gemisi yıl sonuna kadar Karadeniz'de olacak. Bu noktada 40'a yakın kuyu açılması gerekiyor. Bir potansiyel görülürse iki sondaj gemisi de yeterli olmayacak." dedi.
Türkiye'nin milli sondaj gemileriyle yaptığı çalışmalarda Karadeniz veya Akdeniz ayrımı yapılmadığını belirten Dönmez, Karadeniz'de olduğu gibi Akdeniz'de de sismik verilerin değerlendirildiğini kaydetti. Dönmez haritalama çalışması yapıldığını ancak Karadeniz'deki verilerin aksine Akdeniz’deki sondajların devamının gelmediğini ifade etti.
Bakan Dönmez, Akdeniz'de potansiyeli olan bölgelerde sondaj faaliyetlerinin devam edeceğini vurgulayarak, "Hem petrol hem doğal gaz bulma ihtimalimiz var. Akdeniz'de yapılan keşiflerin ağırlığı doğal gaz oldu. Aynı sahada petrol ve doğal gazın üretildiği noktalar var. Bizim beklentimiz gaz gibi gözüküyor ama bu yapılacak sondaja göre netleşecek." değerlendirmesinde bulundu.
Öte yandan TP dışında yüzde 30 orta ölçekli özel sektör yatırımcılarının da petrol alanında faal olduğuna işaret eden Dönmez, özel sektörün milli kuruluşlarla ortak veya tek olarak arama çalışmaları yapabileceğini çünkü umuma açık olan petrol alanındaki kaynakların ülkeye kazandırılmasının herkes tarafından isteneceğini vurguladı.