Dış Ekonomik İlişkiler Kurulu (DEİK) Türkiye-Libya Konseyi Başkanı ve Karanfil Group Yönetim Kurulu Başkanı Murtaza Karanfil, yaptığı yazılı açıklamada, barter sisteminin Libya’da güçlükle işleyen ödeme mekanizmasının çözüme kavuşmasının yanı sıra Türk iş insanlarına 40 milyar dolarlık yeni bir pazar sunma potansiyelinin olduğuna dikkati çekti.
Karanfil, Libya’daki siyasi istikrarsızlık dolayısıyla güçlükle işleyen ödeme mekanizmasının ancak barter ile çözüme kavuşturulacağının altını çizerek, "Bilindiği üzere iki ülke arasında Mutabakat Zaptında da bahsedilen Türk firmalarının 1 milyar dolarlık hakkedişleri ve 1,3 milyar dolarlık makine teçhizatı söz konusudur. Bunlara ek olarak Türk firmalarının 1,7 milyar dolarlık teminat mektubu ve yeni proje işleri de söz konusudur. Bugün itibarıyla Libya’nın 40 milyar dolarlık kamu hizmetine ihtiyacı var. 4 milyar dolarlık alacak sorununun 11 yıldır çözüme kavuşturulamaması yeni projelerin hayata geçirilmesinin de önünde engel oluşturuyor. Barter sistemiyle tüm bu sorunları aşıp 40 milyar dolarlık hizmet sunumuna talip olabiliriz." ifadelerini kullandı.
Murtaza Karanfil, küreselleşen dünyada jeopolitik ve jeostratejik unsurlar göz önünde bulundurulduğunda Türkiye’nin Libya gibi cazibe merkezi ülkelerle ticaret modellerini çeşitlendirmeye yönelmesi gerektiğini belirterek, "Günümüz dünyasında ticareti çeşitlendirme arayışları içerisindeki en uygun model barter sistemidir. Gelişmiş ülkelerin bile kullandığı bu sistemi Libya ile ticaretimizin sürdürülebilirliğini de hesaba katarak geliştirmeliyiz. Geleneksel ticaretin kalıplaşmış olduğu Libya gibi bir ülkede bu sistemin daha da büyük yararlar sağlayacağı kanaatindeyiz. Örneğin, ithal ettiğimiz emtia Libya’da varsa ithalatı oradan yapar, bunun karşılığında da Libya’daki genel kamu ihtiyaçlarının karşılanmasını sağlayabiliriz.” değerlendirmesinde bulundu.
"Birbirine rakip iç unsurlar yüzünden ödeme mekanizmaları oldukça zor işliyor. Bugünden yarına istikrar sağlanamayacağına göre ticareti mal takasına ya da mal karşılığı hizmet takasına dönüştürmek en mantıklı çözüm olarak öne çıkıyor. Geçmişte çekilen demir perde kaldırılmadıkça yeni işlere girişilemiyor. 'Gelin yeni sayfalar açalım' diyoruz ama alacaklarımızı tahsil edemedikçe yeni bir sayfa açamayız. Birinin mağduriyeti üzerine mutluluk inşa edilmez dolayısıyla 2011 öncesi alacaklarından dolayı mağdur olan Türk müteahhitlerinin hakkını korumamız gerekiyor. Yeni işler yaparken bu durumun göz önünde bulundurulması önemli bir konudur. Barter sistemi ile bundan sonra yapılacak alışverişlerin yüzde 5’i, 10’u, 20’si eski alacaklar için değerlendirilebilir."
Barter sisteminin bir an önce işler hale getirilmesinin Libya’nın geleceği için de çok önemli bir unsur olduğunun bu ülke yöneticilerine anlatılması gerektiğini belirten Karanfil, “İklim değişikliği ile mücadele konusunda birçok ülke dönüşüm sözü verdi ve bu durum Libya gibi özellikle ekonomisi petrole bağımlı olan ülkeleri derinden etkileyecek. Bu durum şunu gösteriyor ki yenilenebilir enerji kaynaklarına dönüş sürecinde yenilenemez enerjilere talep giderek azalacak. Eğer Libya önümüzdeki 5 ila 10 yıl içinde yeni bir açılım yapmazsa sahip olduğu enerji kaynaklarını doğru şekilde değerlendiremeyip nakde çevirememiş bir ülke olarak yeniden ekonomik imkansızlıklarla boğuşmak zorunda kalacak. Barter sisteminin, Libya’yı böyle bir durumda kalmaktan kurtarabilecek en iyi adım olduğunu hem biz kabul etmeliyiz hem de Libyalılara anlatmalıyız." ifadelerini kullandı.