Meksika sınırına duvarın maliyeti 25 milyar doları bulabilir

ABD Başkanı Donald Trump, seçim kampanyasının en önemli vaadlerinden birisi olan Meksika sınırına duvar örülmesi projesini hayata geçirmek için ilk adımı attı.

ABD-Meksika sınırına örülecek duvarla yasa dışı göçmenlerin, insan kaçakçılığının ve uyuşturucu ticaretinin önüne geçilmesinin hedeflendiğini kaydeden Trump, "ABD, bugünden itibaren sınırlarının kontrolünü geri alıyor" ifadelerini kullandı.

Trump, kampanya boyunca Meksika'dan gelen yasa dışı göçmenlerin ülkeye zarar verdiğini, "suçluların, kaçakların, uyuşturucu satıcılarının" kontrolsüz sınırlar nedeniyle ABD'ye geçtiğini savundu ve bunu engellemek için sınıra duvar öreceği vaadini dillendirdi.

Ülkede 2014 verilerine göre, yaklaşık 11,1 milyon yasa dışı göçmen bulunuyor. Bunların yarıdan fazlasını yani yüzde 52'sini Meksikalılar, yüzde 15'ini de Orta Amerikalılar oluşturuyor.
ABD'nin güney komşusu Meksika ile arasındaki sınırın uzunluğu yaklaşık 3 bin kilometre, bunun bin 100 kilometrelik bölümünde, iki ülkeyi ayıran ancak tek parçadan oluşmayan ve yer yer kesintiye uğrayan duvar, çit ve tel örgüler bulunuyor.

"Meksika-ABD Bariyeri" olarak bilinen, yapımı yaklaşık 2,4 milyar dolara mal olan ve uyuşturucu ticaretiyle kaçak göçmenliği engellemeye çalışan bu yapılar, ABD Sınır Devriyesi İdaresi tarafından sensör ve kameralarla denetleniyor.

Bariyer, ABD'nin güneybatısındaki California eyaletinden başlayarak New Mexico, Arizona ve Teksas eyaletleri boyunca doğuya ilerliyor.

Trump, Meksika-ABD Bariyeri dışında geriye kalan yaklaşık bin 900 kilometrelik bölümün bin 600 kilometrelik kısmına duvar örmeyi planlarken, kalan 300 kilometrelik dağlık kesimde duvar projesinin hayata geçirilmesi düşünülmüyor.

Sınırın bazı noktalarına duvar yerine çit konulmasının alternatifler arasında olduğu belirtiliyor.

Donald Trump, geçen yıl yaptığı bir konuşmada örülecek duvarın yaklaşık 8 milyar dolara mal olacağının tahmin edildiğini açıklamış, seçim kampanyası sırasında da defalarca bu paranın, Meksika hükümetine ödetileceğini savunmuştu.

Trump öte yandan dün sabah ABC televizyonuna verdiği mülakatta, duvarın maliyetinin ilk başta ABD'li vergi mükellefleri tarafından ödeneceğini, daha sonra Meksika tarafından ABD'ye geri ödeneceğini söyledi.

ABD Başkanı, duvar projesinin derhal gerçekleştirileceğini, yapımının gelecek aylarda başlamasının planlandığı bilgisini de verdi. Meksika hükümeti ise duvarın maliyetinin hiçbir şekilde ABD'ye ödenmeyeceğini vurguluyor.

Çarşamba günü göçmenlikten sorumlu ABD İç Güvenlik Bakanlığı ile görüştüğü bildirilen Trump'ın, duvarın inşası için bakanlıktan federal fonları serbest bırakmasını talep ettiği belirtiliyor.

Beyaz Saray Sözcüsü Sean Spicer konuya ilişkin açıklamasında "Meksika, bu parayı öyle ya da böyle ödeyecek." değerlendirmesinde bulunurken, bunun nasıl olacağı belirsizliğini koruyor.

Bağımsız kurumların yaptığı araştırmalar ise duvarın maliyeti konusunda daha farklı bir tablo ortaya koyuyor.

ABD'de tarafsız Göçmenlik Politikaları Enstitüsü (MPI), duvarın yapımının 15 ila 25 milyar dolara mal olacağını öngörürken, yıllık bakım maliyetinin de 700 milyon doları bulacağı tahmin ediyor.

Merkezi Teksas'ta bulunan inşaat şirketi Todd Sternfeld'in hesaplamalarına göre, duvarın yapım maliyeti 26 milyar dolara kadar çıkabilir. Duvarın inşası için 10 milyon metreküp çimentoya ihtiyaç duyulduğu, bu miktarın ABD'nin en yüksek ikinci barajı olan Hoover Barajı'nda kullanılan çimentonun 3 katına tekabül ettiği ifade ediliyor.

Uzmanlar, duvarın yaklaşık 12 metre yüksekliğinde, 25 santimetre kalınlığında ve tünel kazılmasının engellenmesi için yerin altına doğru iki metre derinliğe sahip olacağını tahmin ediyor.

ABD medyasındaki yorumlarda, duvarın çok maliyetli olacağı, coğrafi koşullar nedeniyle birçok bölgede uygun bariyer yapılamayacağı ve uygulamanın kaçak göçmenleri durduramayacağı yönünde eleştiriler yer alıyor.

Ülkede 2014 verilerine göre, yaklaşık 11,1 milyon yasa dışı göçmen bulunuyor.

Tüm kaçak göçmenlerin yüzde 52'sini Meksika, yüzde 15'ini Orta Amerika, yüzde 12'sini Asya, yüzde 6'sını Güney Amerika, yüzde 5'ini Karayipler, yüzde 5'ini Avrupa ve Kanada, kalanını da diğer ülke ve bölgelerden gelenler oluşturuyor.

PEW araştırma şirketinin raporuna göre 11,1 milyon kaçak göçmenin yaklaşık 8 milyonu aktif olarak iş gücü piyasasında yer alıyor ve toplam ABD iş gücünün yüzde 5'ini oluşturuyor.

Kaliforniya, Teksas, Florida, New York, New Jersey ve Illinois en fazla kaçak göçmen bulunan eyaletler. Göçmenlerin yüzde 66'sı 10 yıldan fazla süredir ABD'de yaşıyor.

Kaçak göçmenlerin büyük bölümü uzmanlık gerektirmeyen alanlarda çalışıyor. Özellikle restoranlarda bulaşıkçılık, paket dağıtımı, komilik ve inşaat işçiliği kaçak göçmenler için ulaşılabilir meslekler.

Bu göçmenlerden aşçı Francisco Castillo, kasım ayındaki başkanlık seçiminin ardından yaptığı açıklamada, Meksika'da mafyanın para karşılığında isteyen herkesi ABD'ye çeşitli yollarla geçirdiğini, kendisinin de eşini ve oğlunu geride bırakarak 2008 yılında, bin 500 dolar ödeyerek mafya aracılığıyla ABD'ye geçtiğini söylemişti.

Mafyanın ABD'ye geçmek isteyenleri sınıra yakın bir bölgeye kadar araçla getirdiğini, yaklaşık bir kilometre yürüyerek sınırı geçtiklerini, oradan da aynı ekibin diğer üyeleri tarafından karşılandıklarını anlatan Castillo, ücretin yarısını Meksika tarafında kalanını da sınırı geçtikten sonra ödediklerini belirtmişti.