"Güvenilir liman" altın, küresel finans kriziyle birlikte bireysel yatırımcılar gibi merkez bankalarının da tercihi haline gelirken, merkez bankaları 193,3 tonla son 3 yılın en güçlü ilk yarı alımını gerçekleştirdi. Dünya Altın Konseyi'nin (WGC) Uluslararası Para Fonu'nun (IMF) verilerinden derleyerek hazırladığı rapora göre, küresel merkez bankalarının sahip olduğu altın rezervleri 2018'in ilk yarısında 33 bin 763,6 tona yükseldi.
Geçen yılın ilk yarısında 178,6 ton altın alan merkez bankaları, 2018'in aynı döneminde rezervlerine 193,3 ton altın ekledi. Böylece Merkez bankalarının bu yılın ilk yarıda gerçekleştirdikleri altın alımı 2015'ten bu yana en yüksek seviyeye işaret etti. Söz konusu alımlarda Rusya, Türkiye ve Kazakistan önemli rol oynadı. İlk yarıda toplam altın alımlarının yüzde 86'sı söz konusu 3 ülke tarafından gerçekleştirildi.
Merkez bankalarının 2017 başından itibaren gerçekleştirdiği altın alım miktarında Rusya 383,3 tonla ilk sırada yer aldı. Türkiye ise 2017 başından bu yana altın rezervlerini en hızlı artıran ülkeler sıralamasında Rusya'nın ardından 125,8 tonla ikinci oldu. Listede üçüncü sıraya yerleşen Kazakistan ise, bu dönemde altın rezervlerini 68,4 ton artırdı.
Finans Analist İslam Memiş, Merkez bankalarının altın talebini artırmasını “Finansal tedbir" olarak değerlendirdi. Memiş, 2019’un finans piyasaları için zorlu geçebileceğini, ticaret savaşları ve savaş risklerinin dünya ekonomileri üzerinde etkili olabileceğini belirterek, bu sebeple güvenilir liman olarak altın talebinin artacağını ifade etti. Memiş, “Merkez bankaları, dolar ve tahvillere güvenmiyor. Fiziki altın hem ticari enstrüman hem de yatırım araçları içinde en çok kazandıran olmaya devam edebilir” dedi.