Mart ayında 3,3 milyar dolarlık ihracat rakamıyla aylık bazda rekor kıran otomotiv sektörünün Sürdürülebilirlik Eylem Planını (OSEP) açıklandı. Altı başlık altında toplanan hedeflere ulaşmak için belirlenen süre ise 5 yıl. OSEP, Uludağ Otomotiv Endüstrisi İhracatçıları Birliği (OİB) tarafından Ticaret Bakanlığı ve Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) öncülüğünde TAYSAD ve OSD’nin katkılarıyla hazırlandı.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, Türkiye’nin en büyük pazarı olan Avrupa Birliği’nin (AB), Yeşil Mutabakat dahilinde adımlarını hızlandırdığını söyledi. Gültepe, “Hem otomotiv hem de diğer sektörlerimiz adına çok daha hızlı hareket etmek zorundayız. İleri teknolojiye sahip olanlar rekabette bir adım önde olacak.
Dünya'da yer alan habere göre; AB, alternatifi olmayan büyük bir pazar. Dönüşüme seyirci kalma şansımız yok. Yeşil dönüşümümüz kritik önem taşıyor” dedi. TİM Başkanı Gültepe, dönüşüm sürecinde ortaya çıkacak maliyetler noktasında da finansman kaynaklarının devreye gireceğini kaydetti.
OİB Başkanı Baran Çelik de 550 bin kişilik istihdam gücü ve yüzde 15 oranındaki pay ile ihracatın lider sektörü olan otomotivin mart ayındaki rekorla önemli bir motivasyon kazandığını söyledi. Çelik, “Martta ihracatımız 3,3 milyar dolar ile aylık bazda tarihinin en yüksek ihracatına ulaştık.
Yılın ilk 3 ayındaki ihracatımız da yüzde 15 artışla 8,5 milyar dolar oldu. Yılın ikinci yarısında çip krizinin etkilerinin daha da azalması ile yine tarihi bir rekora imza atarak 34 milyar dolarlık yılsonu hedefimize ulaşacağımızı öngörüyoruz” dedi.
TİM’in Sürdürülebilirlik Eylem Planı hedefleri kapsamında hazırlanan ve İklim Değişikliği, Avrupa Yeşil Mutabakatı gibi önemli hedeflere uyum sağlamak için oluşturulan planın, aylar süren çabalar sonucu sektör temsilcilerinin görüşleri de alınarak kapsayıcı ve hedef odaklı bir şekilde hazırlandığını söyledi. Çelik, “Otomotiv sektöründe faaliyet gösteren yaklaşık 8 bin ihracatçıya rehberlik edecek olan OSEP, endüstrimize yol gösterecek ve gelecek hedeflerimize katkı sunacak bir belge niteliği taşıyor” diye konuştu.
Türkiye otomotiv endüstrisinin yaklaşık yüzde 77 payı ile en büyük pazarı olan Avrupa’nın sürdürülebilir gelecek sağlayan bir mobilite çerçevesi geliştirmeye öncülük ettiğine dikkat çeken Çelik, “Fosil yakıtlı araçları hızla terk eden Avrupa ülkelerinde hedef, 2035 yılında tüm yeni araçların sıfır emisyonlu olarak satışa sunulması.
Türkiye otomotiv sektörünün rekabette ayakta kalabilmek için bu dönüşümün güçlü bir parçası olması gerekiyor. En büyük pazarımız olan Avrupa’yı kaybetmemek ve rekabet gücümüzü korumak için yeni teknolojilere ve elektrikli araçlara yatırım yapmalıyız” dedi. Çelik, Türkiye’de halen elektrikli araçların pazar payının yüzde 1 civarında olduğunu da kaydetti.
OSD Başkanı Cengiz Eroldu da global otomotiv sektörünün dönüşüm içinde olduğunu kaydetti. Eroldu, “Otomotiv sanayinin başarılı konumunu korumak, rekabetçiliğini güçlendirmek ve bu dönüşüme ayak uydurmak önemli. En büyük pazarımız AB’deki gelişmelere ayak uydurmak bir tercih değil zorunluluk. İkiz dönüşüm olarak tanımlanan yeşil ve dijital dönüşüm olarak adlandırdığımız bu süreçte sanayimiz çalışmalarına devam ediyor.
AB ‘2050 Karbon Nötr’ Türkiye ‘2053 Net Sıfır ve Yeşil Kalkınma’ hedeflerini destekliyoruz” şeklinde konuştu. TAYSAD Başkan Yardımcısı Berke Ercan ise “Plan, tüm paydaşlarla otomotiv sektörünün varlığını koruması, rekabetçiliğini geliştirmesi, aynı zamanda büyümesi ve ülkemize katkı sağlaması için hazırlandı.
Plan dahilinde sektörümüzün disiplin ve çalışma anlayışı açısından durum tespiti, hareket planı ve performans göstergeleri hazır. Bizlere bu planı uygulamak ve takip etmekten başka yapacak bir şey kalmıyor. Sektörün gelişimi ve sürdürülebilirliği için bu planı harekete geçirmeliyiz” ifadelerini kullandı.
1-Farkındalık,
2-Mevcut Durum Tespiti,
3-Yeşil Dönüşüm için Finansa Erişim ve İş birlikleri,
4- Çevresel Etkilerin Azaltılması ve Döngüsel Ekonomiye Geçiş,
5-Çevreci Araçlar için Yeni Teknolojilere Geçiş
6-Sosyal Sürdürülebilirlik.
TİM Başkanı Mustafa Gültepe, Türk Ticaret Bankasının İhracatı Geliştirme AŞ (İGE AŞ) tarafından satın alınmasını değerlendirdi. Gültepe, "İhracatçıların kendi bankası olması için ihracatçı gibi düşünecek, ihracatçıyla yatıp ihracatçıyla kalkacak, onların projeleriyle ortak olacak ve onların yöneteceği banka için yola çıktık.
Önümüzdeki dönemde ihracatçı finansman krizi yaşamayacak. Çok daha kolay ulaşabilecek. Bu kapsamda ihracatçıya çok büyük destek oluruz" dedi. Bankanın, mevduat toplayacağına işaret eden Gültepe, “Firmalarımız, bireysel ya da firma bazında kurumsal hesap açacak, ihracat bedellerini bu banka üzerinden çok rahat takip edebilecekler” dedi.
Gültepe ayrıca, Kahramanmaraş merkezli depremlerin Türkiye'nin ihracat hedeflerini değiştirmeyeceğini belirterek, yıl sonu için planlanan 256 milyar dolar ihracatı aşacaklarını kaydetti.