Bakanlar Kurulu'nun ardından konuşan Bozdağ, konuyla ilgili şunları söyledi:
Taşeron çalışanlarla ilgili düzenleme uzun süredir hükümetin gündeminde bulunuyor. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Jülide Sarıeroğlu, ilk kez Eylül ayında taşeron düzenlemesinin yılsonunda bitirileceği yönünde açıklama yapmış, arkasından diğer hükümet üyelerinden de benzer yönde açıklamalar gelmişti.
Taşeron, Fransızca’daki “tacheron” kelimesinden gelmektedir. Bir taşeron genellikle bir projenin belirli bir görevini yerine getirmek amacıyla genel yükleyici tarafından tutulan firmaya denilmektedir. Örneğin bir inşaat işinde genellikle konutların elektrik donanımı, doğraması yada su tesisatı ayrı ayrı taşeronlara verilmektedir. Başka bir örnek daha verecek olursak günümüzde bazı askeri kurumlar yemek gibi organizasyonları dışarıdan bir firma ile anlaşarak yaparlar. İşte burada firmaya taşeron firma ve bu firmada çalışanlara da taşeron işçi denilir. Taşeron iş yapan firmalarda çalışanlara ise taşeron işçi denilmektedir. Taşeronlar, tali işveren, alt işveren, alt işletici, alt ısmarlanan gibi isimlerle de anılmaktadırlar.
Taşeron işçiler günümüzde artık bir çok iş ve birçok şirket tarafından yardımcı işlerde kullanılmaktadırlar. Taşeron işçilerin bu denli fazla tercih edilmesinin sebebi, asıl iş sahiplerinin yani şirketlerin yanında çalıştırdıkları işçilerin sigorta, sosyal imkanı vb. masraflarından kurtularak üzerindeki yükleri taşeron firmalara atmak istemelerindendir. Şirketler bu şekilde daha fazla kar gütme amacı taşımaktadırlar. Fakat henüz tam olarak tanımı yapılmamış, çalışma şartları iyileştirilmemiş hatta tam olarak oturtulamamış taşeron işçilerin hakları bu gibi durumlarda kenara atılarak haddinden fazla çalıştırılıp emeklerinin karşılığını tam olarak alamamaktadırlar.
Geçtiğimiz günlerde Başbakan Binali Yıldırım da yıl sonuna kadar sorunun çözüme kavuşturulacağı müjdesini verdi. İki bakanlık (Maliye ve Çalışma) değişik formülleri masaya yatırdılar ve bunlardan ikisi öne çıkmaya başladı.
Sabah’tan Faruk Erdem’in haberine göre bu iki formül Bakanlar Kurulu'na gelecek ve karar verilecek. Birkaç hafta içinde konu netleşmiş olacak. Bu formüllerle ilgili edinebildiğimiz bilgilerin bir kısmını sizinle paylaşmak istiyorum.
Öncelikle taşeron adı altında çalışanların asıl işi yapmalarına ya da muvazaalı olmalarına bakılmadan yeni bir statüye kavuşturulmaları öngörülüyor. Bu şu anki devlet memuru kanununda bulunan 4A, 4B, 4C ve 4D statülerinin dışında '4E' diyebileceğimiz özel sözleşme şeklinde düşünülüyor.
Böylece taşeron çalışanlar, 657 sayılı Devlet Memurları Kanunu'na göre kamu personeli haline gelmiş olacak. Burada sözleşme süresi 3'er yıllık olarak düşünülüyor. Sözleşme yapılan taşeron personel çalıştığı kurumda aynı görevi yapmaya devam edecek.
Sözleşmeler iş performansına, hizmetten beklenen faydanın sağlanıp sağlanmadığına göre yenilenecek. Performansı yüksek olan, emekliliğe kadar çalışacak. Ücretleri aynı işi yapan personelden daha az ise, aradaki fark zaman içinde kapatılacak. Yani bu durumda bazı taşeron çalışanların maaşları yükselmiş olacak.
Sözleşme için konulan 65 yaş sınırı ise korunuyor. 65 yaşın üzerinde olan personel düzenlemeden yararlanamayacak. Sözleşme yapılan personel çakılı olacak, yani tayin isteyemeyecek. Emeklilikleri ise 4A yani eski adıyla SSK statüsünde hesaplanacak.