Enflasyonla Mücadele Programı kapsamında, sözde yüzde 10 indirim yarışına giren firmalar, Eylül 2018’den itibaren yüzde 70’e varan hatta onu da aşan zamların üzerine yatmakta kararlı. Hükümetin üreticileri de korumaya yönelik aldığı teşvik ve destek paketlerine yanında, döviz kurundaki ve enflasyondaki düşüş fahiş fiyat artışlarının geri alınmasına yetmiyor.
Vazgeçilmezimiz sıvı sabunda da durum aynı. 1,8 litresi Aralık 2017’de 12,90 iken 1 yıl sonra etiketi yüzde 22,90 liraya çıktı. Firmaların zamları geri almama konusundaki ısrarına karşı önlemlerden biri olarak ithalatta geçici düzenlemeler gündeme gelmişti. Benzer şekilde tüketici dernekleri ve sivil toplum örgütlerinden de bu zam fırsatçılığının önlenmesine yönelik öneriler geliyor. Gıda ve İhtiyaç Maddeleri Ankara Toptancıları (GİMAT) Derneği Yönetim Kurulu Başkanı Recai Kesimal, market ürünlerinin yüzde 40’ının ithal edildiğine dikkat çekiyor
Kesimal, “Temel tüketim malları olan gıda ve temizlik malzemelerinde gümrük vergilerinin sıfırlanması fiyatların düşmesini sağlar” dedi. Temel tüketim malları olan gıda ve temizlik malzemelerinde gümrük vergilerinin sıfırlanmasını öneren Kesimal, gümrük vergilerinin ayarlanmasıyla fiyatların düşmesinin mümkün olacağını vurguladı: “Soğan ve salça için gümrük vergileri kaldırıldı. Gümrük vergileri ya sıfırlanır ya da sıfıra yakın noktaya çekilirse fiyatları aşağı çekmek mümkün olabilir.”
Perakende sektöründe yoğun bir rekabet olduğuna işaret eden Kesimal, “Marketler de fiyatlarını, aldıkları ürün fiyatına göre belirliyor. Aldığımız ürün fiyatlarına yüzde 15 ekliyoruz. Bunun yüzde 11-12’si işletme gideri, yüzde 3’ü de kar. İnanın 3-4 ay önceden aldığımız malın üzerine enflasyona bağlı artışları dahi eklemiyoruz. Kimse bindiği dalı kesmez. Bu sert rekabet ortamında kimse fahiş fiyata mal satma keyfiyetine giremez. Bu şekilde satarsa bileti kesecek olan yine vatandaştır, müşteridir. Perakendede fahiş fiyata satış yapanlar sahneden çekileceklerdir” diye konuştu.