TÜMOSAN Genel Müdürü Halim Tosun, yerli ve milli kaynaklarla gerçekleştirdikleri üretimi ve savunma sanayii çalışmaları hakkında soruları cevapladı. Türkiye’nin savunma sanayiinde TÜMOSAN gibi firmaların üretimleriyle birlikte yerlilik oranının artmasına katkı sağlanacağını ifade eden Tosun, “Savunma Sanayi Başkanlığı’nın büyük katkı ve destekleriyle Ar-Ge ve üretime yönelik çalışmalarımızla Türkiye’nin önümüzdeki yıllarda dünyada söz sahibi bir ülke olacağını düşünüyoruz” değerlendirmesini yaptı.
Tosun, TÜMOSAN’ın 1976 yılında temeli atılan bir şirket olduğunu belirterek, şirketin 1976 yılında motor tahrik ve aktarma organları ve benzeri teçhizatı üretmek amacıyla kurulduğunu kaydetti. 1981 yılında ilk dizel motor üretimine başladıklarını aktaran Tosun, 1984 yılından bu yana da ilk traktörünü üreterek, Türkiye’deki tarım sektörüne yerli ve milli traktör tedariki sağlayan bir kuruluş olduklarını kaydetti.
2004 yılında özelleştirme kapsamına alınan TÜMOSAN’ın Albayrak Grubu bünyesine katıldığını aktaran Tosun, şunları kaydetti: TÜMOSAN, 2012 yılında yaklaşık yüzde 30’luk kısmı halka arz edilerek sermaye piyasalarında yerini almıştır. Firma, 2015 yılında faaliyet alanını genişleterek TÜMOSAN markalı zirai ekipman üretimi ve satışına başladı. 2016 yılından itibaren sürekli ürün gamını genişletmektedir. Böylece 4 ürün grubunda 19 zirai ekipman 280’den fazla model çeşitliliğiyle sektöre yenilik getirmiştir. Şirketimiz savunma sanayisiyle, 2014 yılında teklifi çağrı dosyası Savunma Sanayii Başkanlığı tarafından paylaşılan ‘Altay Güç Grubu Geliştirme Projesi’ ile başlamıştır. O günden itibaren günümüze kadar TÜMOSAN içinde bulunduğu savunma sanayii projelerinde hem aktif çalışıyor hem de know-how sağlıyor. Özellikle zırhlı araç, zırhlı araçların motorları, transmisyon aktarma organlarını üreterek yerli ve milli taktik tekerlekli araç konsept tasarım çalışmalarında aktif olarak rol almaya devam etmektedir.
Tosun, 2018 yılı sonu itibarıyla test aşamasına gelen 8+1 senkromeçli otomatik şanzıman ile 1 Mart 2017’de Ar-Ge çalışması başlatılan tork konvertörlü tam otomatik şanzımanın endüstriyel prototipini tanıttıklarını aktardı. Söz konusu fuarda ayrıca PUSAT için geliştirilen hibrit güç paketi ile Zırhlı Muharebe Araçları için geliştirlen “ALP” güç grubunun dikkat çeken ürünleri arasında yer aldığını aktaran Tosun, “Savunma sanayisinin yerlileşmesinde büyük gelişmeler var. Savunma sanayii sektöründe üretilen bazı ürünlerin yurt dışı kaynaklı olması nedeniyle bunu yurt içi kaynaklı hale getirmeye çalışan bir kaç firma var ve TÜMOSAN olarak biz de bunun için çalışıyoruz. Bu şekilde Türkiye’de yerlilik oranının artmasına katkı sağlıyoruz. Savunma sanayisindeki yerli üretim zırhlı araçların mevcutta yüzde 50-55 oranlarındaki yerlilik düzeyinin, yerli motor ve aktarma organlarının Türkiye’de üretimiyle beraber, yaklaşık yüzde 20 artarak 75’lere kadar çıkacağını düşünüyoruz. Bu durumda yurt dışından ithal olarak alınacak zırhlı araçların maliyetine kıyasla, minimum yüzde 20 oranında maliyet avantajı sağlanacağı öngörülmektedir” değerlendirmesini yaptı.