İsmail Gülle - Ruhsar Pekcan
Kovid-19 salgını ile zor günler geçiren küresel ekonomiye rağmen Türkiye’de çarklar dönmeye devam ediyor. Şubat’ta ihracat 16 milyar 12 milyon dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihin en yüksek şubat ayı rekoru kırıldı. Türkiye’nin son 3 ayda üst üste ihracat rekoru kırdığına dikkat çeken Ticaret Bakanı Pekcan, “Reform süreci kapsamındaki adımların devreye alınmasıyla, elimiz çok daha güçlenecek ve ihracatımıza katkı sağlayacak” dedi.
Koronavirüs (Kovid 19) salgının etkisiyle küresel ekonomide zorlu geçen bir yıla rağmen Türkiye ekonomisi, etkili önlemlerle diğer ekonomilerden pozitif yönde ayrışmayı başardı.
Şubat ayında ihracat bir önceki yılın aynı ayına göre yüzde 9,6’lık artışla, 16 milyar 12 milyon dolara ulaşarak Cumhuriyet tarihin en yüksek şubat ayı ihracatı oldu. Şubat ayında bir önceki yılın aynı ayına göre 22 sektör ihracatını artırdı.
Özellikle en güçlü performansa imza atan sektörler; yüzde 47 artışla 415,6 milyon dolara ulaşan madencilik, yüzde 34 artışla 233,2 milyon dolara ulaşan savunma ve havacılık ile yüzde 25 artışla 16,3 milyon dolara ulaşan süs bitkileri sektörleri oldu. 58 ilin ihracatını artırdığı şubat ayında bin 538 firma ilk kez ihracata katılırken, 2 milyar 536 milyon dolarla otomotiv sektörü liderliğini korudu.
2021’DE DAHA FAZLA YERLİ ÜRETİM OLACAK
Ticaret Bakanı Ruhsar Pekcan, Türkiye’nin G-20 içinde Çin ile pozitif büyüyen iki ülkeden biri olduğuna dikkat çekerek, ihracatta geçen yıl üçüncü ve dördüncü çeyrekler itibariyle çok hızlı toparlanma ve artış trendinin başladığını vurguladı.
Pekcan, salgının sebep olduğu hammadde fiyatlarındaki aşırı artışlar, lojistikte görülen zorluk ve dengesizlikler, uluslararası mali piyasalardaki volatilite gibi faktörlerin tamamını yakından takip ettiklerini belirtti.
Bakan Pekcan, şöyle devam etti: “Reform süreci kapsamındaki adımların da yakın zamanda devreye alınmasıyla, 2021 yılında yatırımlar ve üretim anlamında elimizin çok daha güçleneceğini ve ihracatımıza katkı sağlayacağını öngörüyoruz.
Önümüzdeki dönemlerde, daha fazla yerli üretim ve daha fazla katma değerli ihracatla başta AB olmak üzere tüm hedef pazarlarımızdaki payımızı artırıp derinleştirmek için çalışmalarımızı bütün ihracatçılarımızla birlikte yürüteceğiz.
”
184 MİLYAR DOLAR BU HIZLA GEÇİLİR
Türkiye İhracatçılar Meclisi (TİM) Başkanı İsmail Gülle ise, Türkiye’nin ortaya koyduğu başarılı ihracat performansıyla, tüm dünyada örnek alınmaya başlandığını söyledi. Ardı ardına son üç ayı rekorla kapattıklarını belirten Gülle,
“2021 yılı ihracat hedefimiz olan 184 milyar dolardan çok daha yüksek rakamlara, 200 milyar dolarlara inşallah hep birlikte ulaşacağız. İhracat rakamlarımız yakın coğrafyamız için Türkiye’nin ne denli vazgeçilmez ve güvenilir bir tedarikçi olduğunu ortaya koyuyor. Türk Lirası ile açılan beyannamelere göre, 172 ülkeye toplam 5,3 milyar lira tutarında Türk Lirası ile ihracat gerçekleştirildi”
dedi.
EN ÇOK İHRACAT ALMANYA'YA
Şubat ayında ihracatçı ailesi, Türk bayrağını 210 ülke ve bölgede dalgalandırmayı başardı. En çok ihracat gerçekleştirilen ilk 3 ülke; 1 milyar 498 milyon dolarla Almanya, 968 milyon dolarla Birleşik Krallık, 917 milyon dolarla ABD oldu.
İhracatımızı tutar bazında en çok artırdığımız ülkeler ise; 177 milyon dolarlık artışla ABD, 175 milyon dolarlık artışla Birleşik Arap Emirlikleri, 159 milyon dolarlık artışla Almanya oldu.
Şubat ayında, ülke gruplarına göre ihracatta ise, en büyük pazarımız olan Avrupa Birliği’ne (AB-27), ihracatımız yüzde 11,8 artışla, 6,87 milyar dolarlık bir hacme ulaşarak yüzde 42,9 pay aldı.
KADINLAR 15 YILDA %60 KATKI SAĞLADI
İsmail Gülle, TİM Kadın Konseyi’ne ve 8 Mart Dünya Kadınlar Günü’ne konuşmasında dikkat çekerek şunları kaydetti:
“Ekonomimizde kadınların katılımıyla doğan kaldıraç etkisinin farkındayız. Son 15 yılda işgücüne dahil olan kadın sayısı yüzde 60 arttı. Kadınların işgücüne katılma oranı yüzde 23,6’dan yüzde 30,6’ya çıktı. Kadın profesör sayısı neredeyse 3 katına çıktı, yönetici pozisyonundaki kadınların oranı yüzde 20’ye yükseldi. Hedefimiz, kadınlarla erkeklerin üretime, ihracata, katma değere eşit oranda katıldığı bir Türkiye ekonomisi.”