Ölen kişinin ardından geri kalan kız, erkek ve eş için SGK tarafından yardım amaçlı bağlanan paraya yetim aylığı deniyor.
Engelli olan kız ve erkek çocukları için yetim aylığı, ölen kişinin arkasında bıraktığı ve engellilik oranının yüzde 60 olması durumunda yetim aylığı bağlanır. Yaş şartı ve öğrenci olma gibi şartlar aranmadan yetim aylığı bağlı kalır, evlendikleri takdirde dahi bağlı olan aylık kesilmez.
Engelli olmayıp alınan yetim aylığında ise, kız çocukları engelli olmadığı takdirde SGK üzerinden aldıkları yetim aylığı evlenmesi, sigortalı işe girmesi, eski eşi ile birlikte yaşaması durumunda SGK tarafından sunulan imkanlar kesilir. Engelli olmayıp yetim aylığı alan erkek çocuklar için; erkek çocuk sigortalı işe girmesi, eğitim durumunun bulunmuyorsa 18 yaşına kadar ödeme alabilir.
5434 sayılı TC Emekli Sandığı Kanunu Hükümlerinde Dul ve Yetim Aylık Yüzdeleri;
1-Dul eş % 75,
2-Dul eş % 50 (Memur olan veya memur emekli aylığı alan dul eş)
3-Bir Dul eş, bir çocuk % 60, % 30
4-Bir Dul eş, iki çocuk % 50, % 25 er,
5-Bir Dul eş, üç ve daha fazla çocuk Eş aylığın yarısını % 50, çocuklarda kalan yarısını eşit paylaşmaktadırlar.
6-Tek çocuk % 50,
7-İki çocuk % 40 ar,
8-Üç ve daha fazla çocuk % 100 ü geçmemek kaydıyla eşit paylaşmaktadırlar.
Yetim aylığının hangi kanun hükümlerine göre bağlanacağı, ölen kişinin ölüm tarihine göre belirlenmektedir. Buna göre, 1 Ekim 2008’den önce ölen kişilerin hak sahiplerine 1 Ekim 2008’den önce yürürlükte bulunan Bağ-Kur, SSK ve Emekli Sandığı Kanunu hükümlerine göre yetim aylığı bağlanacaktır. 5510 sayılı Kanun’un yürürlük tarihi olan 1 Ekim 2008’den sonra ölen kişilerin hak sahiplerine ise, 5510 sayılı Kanun hükümlerine göre yetim aylığı bağlanmaktadır.
Buraya kadarki ifade ettiklerimizden anlaşılacağı üzere, 5510 sayılı Kanun kapsamında yetim aylığı alan bütün çocukların (çocuğun malul olup olmaması ya da kız ya da erkek olup olmaması fark etmemektedir) aylıkları sosyal güvenlikli olarak çalışmaya başladıklarında kesilir.
5510 sayılı Kanun’un 5. maddesinin birinci fıkrasının (a), (b) ve (e) bentleri kapsamında yer alan ve yetim aylığı alan çocukların aylıklarının kesilmesini gerektirmeyen durumlar şöyle:
1- Ceza infaz kurumları ile tutukevleri bünyesinde oluşturulan tesis, atölye ve benzeri ünitelerde iş kazası ve meslek hastalığı ile analık sigortasına tabi çalıştırılan hükümlü ve tutukluların çalışmaları,
2- Haklarında iş kazası ve meslek hastalığı ile hastalık sigortası hükümleri uygulanan kişilerin çalışmaları,
3- 05.06.1986 tarihli ve 3308 sayılı Meslekî Eğitim Kanunu’nda belirtilen aday çırak, çırak ve işletmelerde meslekî eğitim gören öğrenciler ile yine iş kazası ve meslek hastalığı sigortasına tabi meslek liselerinde okumakta iken veya yüksek öğrenimleri sırasında zorunlu staja tâbi tutulan öğrencilerin çalışmaları,
4- Türkiye İş Kurumu tarafından düzenlenen meslek edindirme, geliştirme ve değiştirme eğitimine katılan ve haklarında iş kazası ve meslek hastalığı sigortası hükümleri uygulanan kursiyerlerin çalışmaları,
5- 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunu’nun 46. maddesine tabi olarak kısmi zamanlı (part-time) çalıştırılan öğrencilerden aylık prime esas kazanç tutarı asgari ücretten az olanların çalışmaları.
Yetim aylığı alan çocuklardan; bütün sigorta kollarına tabi olacak şekilde hizmet akdi ile çalışmaya başlayanların, kendi nam ve hesabına esnaf olarak çalışmaya başlayanların, tarımda kendi nam ve hesabına çalışmaya başlayanların ve kamu idarelerinde çalışmaya başlayanların aylıklarının ise zorunlu olarak kesilmesi gerekmektedir.
Yetim aylığı alan çocuklar aylık alma durumlarında meydana gelen değişikliği Sosyal Güvenlik Kurumu’na bildirmekle yükümlü tutulmuşlardır. Bu nedenle, aldıkları yetim aylıklarının ileride kendilerinden yersiz ödenen aylıkların tahsili gerekçesiyle SGK tarafından faiziyle birlikte talep edilmesi gibi yasal bir işlemle karşılaşmak istemiyorlarsa, yetim aylığı alırken çalışmaya başladıklarında bu durumlarını mutlaka SGK’ya bildirmelerini önemle tavsiye ediyoruz.