Yetgin, AA muhabirine yaptığı açıklamada, konut kredisi faiz oranlarının son 8,5 yılın en yükseğinde olduğunu, bu faizlerin satışlarda çok büyük önem arz ettiğini söyledi.
Faiz oranlarının yüzde 1'in altına indiğinde konut satışlarında patlama yaşandığını dile getiren Yetgin, konut kredisi kullanma oranının yüzde 60'lara ulaştığını vurguladı.
Bu süreci senetli satışlarla atlatmaya çalıştıklarını ifade eden Yetgin, mevcut durumun sürdürülebilir olmadığı bildirdi. Yetgin, konut kredisinde faiz oranlarının yüzde 1'in altına düşmesiyle konut satışlarında patlama yaşanabileceğini söyledi.
Yetgin, "Bir an önce konut kredisi faiz oranlarının aşağı çekilmesi gerekiyor. Konut ihtiyacı yüksek. Bu ihtiyacı karşılamaya sektör olarak devam etmek zorundayız. Geçmiş 10-15 yıllık perspektife baktığınızda iniş çıkışlar yaşanmıştır ama talep her zaman güçlü." diye konuştu.
Faiz oranlarının belirli bir dönem sonra inişe geçeceğini dile getiren Yetgin, düşük enflasyonun hedeflendiğini, bunun faiz oranlarını da düşüreceğini söyledi.
Yetgin, gayrimenkul sektörünün yüzde 80'den fazla yerli ürün kullandığını, çok fazla kur riskine maruz kalmadığını kaydederek buna rağmen maliyet artışı olduğunu bildirdi.
Sektör olarak zammı uzun süredir ertelediklerini, mevcut durumun buna izin vermediğini dile getiren Yetgin, "Her şirketin nakit akışı, durumu farklı. Bu dönemi bu şekilde atlatmamız lazım. Ama sonrasında zam yapılacaktır. Önümüzdeki aylarda konut fiyatlarına zam mutlaka olacaktır." ifadelerini kullandı.
Şu anda yıllık 100-120 bin civarında konutun dönüştürüldüğünü dile getiren Yetgin, bu rakamın yıllık bazda 500 bine çıkacağını sözlerine ekledi.
Fuzul Grup Yönetim Kurulu Başkan Yardımcısı Eyüp Akbal, Türkiye'nin şu an gelecekte var olacak tehlikeleri defetmek için sınır ötesi operasyon yaptığını belirterek, "Bunlar bugün için değil, yarın için. Suriye'deki karışıklıklar da ömür boyu sürecek değil. Sona erecek ve en yakın komşu olarak Türkiye bu ülkenin imarına katkı sağlayacak. Bu da büyük bir değer oluşturacak." dedi.
Sürece ilişkin değerlendirmelerde bulunan Akbal, "Bu kalıcı bir atmosfer değil. Gayrimenkul sektörü, girdi maliyetleri yükselmesine rağmen fiyatları artırmadı. 1 yıl önceki fiyatlarla sahadasınız. Bu çok önemli bir nokta." diye konuştu.
"En düşük rakamlarla bakarsak konutlar 60 bin lira daha düşüğüne satılıyor. Belirsizlik çözüldüğünde gayrimenkul fiyatları kesinlikle artacak. Ülkede konut ihtiyacı 10 milyon civarında, bu nedenle sektör varlığını sürdürecek. Bu önemli bir gösterge. Sürekli artan bir nüfusumuz var. Tüm dünyada spekülatif bir ortam var. Sadece Türkiye'de değil. Şimdi alım zamanı."
Akbal, bankaların kredi oranlarının yüksek olmasından dolayı şirketlerin 60 aya varan vadeyle satış yaptığına dikkati çekerek, "Faiz oranlarını yansıtmadığı için konut ucuz. Konut fiyatlarının bir an önce artması gerekiyor ki biz biraz rahatlayalım. Bizim yeni yatırımlarda finansman kaynaklarını kullanmamız gerekirken, öz kaynaklarımızdan harcıyoruz." bilgisini verdi.
Şu anda özellikle büyük üreticilerin kârından fedakarlık yaparak banka faizine müşterilerini yönlendirmeden senetli satış yaptıklarını dile getiren Yılmaz, sektörün böyle alternatifler ürettiğini aktardı.
Yılmaz, Türkiye'nin yıllar önce emlak bankası olduğunu kaydederek, gelişmekte ve gelişmiş ülkelerin hepsinde konutla alakalı bir-iki hatta üç-dört banka olduğunu ancak Türkiye'de olmadığını bildirdi.
Ziya Yılmaz, "Türkiye'de konutbank gibi bir banka olsa sektör çok daha uyguna konut kredisi ve finans sağlayabilir." dedi.
Uzun zamandır artan maliyetlerin satış fiyatlarına yansıtılmadığını dile getiren Yılmaz, artık bunun sürdürülebilir olmadığını, özellikle yeni projelerde maliyet artışlarının yansıtılacağını vurguladı.
Yılmaz, "Böyle bir fırsat en az 7-8 yıl daha gelmeyebilir. Tüketici için tam anlamıyla şu an alım zamanı. Ben kısa süre içerisinde yüzde 12-15 fiyat artışı olabileceğini düşünüyorum." diye konuştu.