
Her 10 yangından 9’u insan ihmali yüzünden çıkıyor... Türkiye’nin ormanları yangın tehdidi altında. Uzmanlara göre 23 milyon hektarlık orman varlığının yüzde 55’i yüksek risk grubunda yer alıyor. Bu da yaklaşık 12,5 milyon hektarlık alanın, özellikle yaz aylarında ciddi tehlike altında olduğu anlamına geliyor. 2021’de yaşanan felaketler hâlâ hafızalardaki yerini korurken, bu yıl yanan alan miktarının 40 ila 50 bin hektara ulaştığı tahmin ediliyor. Üstelik yangınların yüzde 98’inin insan kaynaklı olduğu gerçeği, alınması gereken tedbirlerin önemini bir kez daha gözler önüne seriyor.

Türkiye’nin yaklaşık 23 milyon hektarlık orman alanının yüzde 55’inin yangın riski taşıyor.

'Yüzde 98’i insan eliyle çıkıyor'
Bu oran, yaklaşık 12,5 milyon hektarlık alanın yüksek risk altında olduğunu gösterirken, yangınların çıkış nedeninin yüzde 98 insan kaynaklı olduğu bildirildi.

'50 bin hektar küle döndü'
Türkiye’de yıllık ortalama 14 bin hektarlık ormanlık alan yanarken, bu da yılda ortalama 2 bin 200 orman yangınına denk geliyor. Ancak bu yıl, yanan alan miktarının 40 ila 50 bin hektar arasında olduğu tahmin edilirken sadece ormanlar değil, tarım arazileri ve yerleşim yerleri de yangınlardan zarar görüyor.

Konuyla ilgili açıklamalarda bulunan Karadeniz Teknik Üniversitesi (KTÜ) Orman Mühendisliği Bölümü Orman Entomolojisi ve Koruma Anabilim Dalı Öğretim Üyesi Doç. Dr. Kadir Alperen Coşkuner, Türkiye’nin coğrafi konumu nedeniyle orman yangınlarına en açık ülkeler arasında yer aldığını söyledi.

Alevlerin haritası çizildi: 12,5 milyon hektar alan risk altında
Coşkuner "Ülkemiz, bulunduğu coğrafi konum itibarıyla orman yangınlarına son derece hassastır. Yaklaşık 12,5 milyon hektarlık orman alanı yangın riski altındadır. Özellikle Hatay’dan başlayıp Batı Karadeniz’e kadar uzanan sahil şeridi boyunca bu ormanlık alan, uzun yangın sezonu olarak tanımladığımız dönemde yangınlara açık hale gelir. Mayıs ayından Ekim ayına kadar süren bu dönem, yangın sezonu olarak kabul edilmektedir. " ifadelerini kullandı.

'Rüzgar hızı 80 kilometreye kadar ulaşıyor'
Farklı dönemlerde yangınlar çıkmakla birlikte, özellikle 2021 yılında zaman zaman ekstrem hava koşulları yaşandığına burgu yapan Coşkuner, "Örneğin, Temmuz başı ile Haziran sonu arasındaki periyotta İzmir’in Çeşme bölgesinde ciddi yangınlar meydana gelmiştir. Bu dönemde poyrazın etkisiyle rüzgar hızının 50 kilometrelere, hatta rüzgar hamlesi dediğimiz ani artışlarla 80 kilometreye ulaştığı görülmüştür. Aynı zamanda hava sıcaklıklarının çok yüksek, bağıl nemin ise çok düşük olduğu bu süreçte, yanıcı maddelerin nem oranı da azaldığı için olağandışı ve şiddetli yangınlar meydana gelmiştir" dedi.

'Ülkemizde 23 milyon hektarlık orman alanı var'
Bu yıl 40-50 bin hektar civarında alanın yangından etkilendiğini belirten Coşkuner, "Ülkemizde toplamda yaklaşık 23 milyon hektarlık orman alanı bulunmaktadır ve bunun yüzde 55’i orman yangınlarına hassastır. Uzun yıllara ait istatistiklere göre, yılda ortalama 14 bin hektarlık orman alanı yanmakta, bu da yaklaşık 2 bin 200 orman yangınına denk gelmektedir. Ancak bu yıl yanan alan miktarının oldukça fazla olduğunu, tahmini olarak 40-50 bin hektar civarında bir alanın yangınlardan etkilendiğini düşünüyorum. Bu alanlara sadece ormanlar değil tarım alanları ve yerleşim yerleri de bu kapsama dâhildir" diye konuştu.

'Yüzde 98’i insan kaynaklı'
Yangınların yüzde 98’inin insan kaynaklı olduğunu kaydeden Coşkuner, "Ülkemizdeki orman yangınlarının yüzde 98’i insan kaynaklıdır. Bazı istatistiklerde bu oran yüzde 80-90 arasında gösterilse de, esas değerlendirme yanan alan miktarı üzerinden yapılmalıdır. Yangın sayısı değil, yanan alan daha belirleyicidir. Bu kapsamda sadece yüzde 2’lik bir kısmın yıldırım gibi doğal nedenlerle çıktığını söyleyebiliriz. Geri kalan büyük çoğunluk, maalesef insan hatasından kaynaklanmaktadır." dedi.

'Orman yangınları bina yangınlarından ayrılmalı'
Orman yangınlarını bina yangınlarından ayırmak gerekir. Bina yangınları daha statik, kontrol altına alınabilirken, orman yangınları açık alanda serbest yayılma eğilimindedir ve atmosferik koşullardan doğrudan etkilenir. Eğer yangına ilk müdahale sırasında kontrol sağlanamazsa ve yangının ilerlediği yönde rüzgar etkisiyle birlikte çok miktarda yanıcı madde bulunuyorsa, yangını durdurmak oldukça zorlaşır" şeklinde konuştu.

En büyük kayıp: İnsan hayatları
Yangınların en acı yönünün can kayıpları olduğunu ifade eden Coşkuner, "Bu tür olaylarda en büyük sorun, insan kayıplarıdır. Yangını hızlıca kontrol altına almak için mücadele edenler, zaman zaman yangının içinde kalabilmektedir. Yüksek ısı nedeniyle vücut sıcaklığı artar ve kişi fark etmeden bilinç kaybı yaşayabilir. Aynı anda yoğun duman da görüşü engellediğinden, olay öngörülemez bir hale gelir. Genellikle önce dumandan zehirlenme gerçekleşir, ardından bilinç kaybı sonrası yangın bedeni etkiler. Ne yazık ki bu süreç genelde böyle ilerlemektedir" ifadelerini kullandı.