Ankara andezit taşına coğrafi işaret tescili

Başpınar, tescil çalışmalarına ilişkin bilgi vererek, şöyle konuştu:

"Sahaya indiğimizde orada yapılan çalışmaları, ortaya konulan katma değeri gördüğümüz zaman işin daha fazla öneminin farkına varıyoruz. Ülkemizde şu an 1200'ün üstünde tescilli coğrafi işaret var. Bunun yanında Avrupa Birliği (AB) nezdinde 8 tescilli coğrafi işaretimiz bulunuyor. Ankara andezit taşının da AB nezdinde coğrafi işaret başvurusunun yapılmasını sağlayalım. Coğrafi işaretin ekonomiye ve kırsal kalkınmaya katkıları tartışılamaz. Coğrafi işaretler bizim geçmişten aldığımız değerlerin geleceğe taşınmasını sağlıyor."

Başpınar, coğrafi işaretlerle ilgili denetimin önem taşıdığına dikkati çekerek, bu alanda sürecin tescille bitmediğini, tescilin süreci başlatan bir adım olduğunu bildirdi.

Coğrafi işaretle ilgili tescilden sonra yapılacak çalışmalara değinen Başpınar, "Coğrafi işaretlerin ticarileşmesi konusunda yapılacak çalışmalar bunların potansiyelinin ortaya çıkarılmasını sağlıyor." dedi.

"Coğrafi işaretli ürün, üretenin gelirini de artırıyor"

ATO Başkanı Gürsel Baran da coğrafi işaretli ürünlerin ülkenin dört bir tarafında bulunan kıymetli ürünler olduğunu vurguladı.

Bunların değerlendirilmesi gerektiğine işaret eden Baran, "Türkiye'nin coğrafi işaretli ürünlerle gidebileceği mesafe çok fazla. Bunların değerlendirilmesi lazım. ATO olarak bizler de bu konuda farkındalık yaratmaya çalışıyoruz. Ankara'nın tescil aldığı 36 ürünün andezit taşıyla birlikte 7'sinin tescilini ATO aldı. Bunlar Ankara döneri, Ankara tavası, Ankara simidi, Ankara erkeç pastırması, Ankara tiftiği, Çamlıdere höşmerim tatlısı ve şimdi Gölbaşı Andezit taşı 7'nci ürünümüz. Bundan sonra ürünlerle ilgili tescil çalışmalarımız devam edecek. Bu işle ilgili bir kitap çıkardık ve ülkemizin her tarafına dağıttık. Bu kitap coğrafi işaretle ilgili bir yol haritasıdır." ifadelerini kullandı.

Baran, coğrafi işaretle dünyanın da ilgilendiğine dikkati çekerek, bunun ülke turizmine de katkı sağladığını söyledi.

Dünyada bir yılda coğrafi işaretli ürünlerden elde edilen gelirin 200 milyar doları bulduğu bilgisini veren Baran, "Ankara, Anadolu'nun dünyaya açılan kapısı. Biz farkındalık yaratmak adına coğrafi tescil almış ülkemizdeki tüm ürünlerin Ankara'da bir yerde satışını gerçekleştirelim, coğrafi tescil almış ürünlerin tamamının Ankara'dan ihracatını sağlayalım, katma değerli olsun o ürünün ihracatı. Ülkenin kasasına önemli oranda para girsin istiyoruz. Bunlarla ilgili girişimlerimiz var ve devam edecek." değerlendirmesinde bulundu.

Coğrafi işaretli ürünün, üretenin gelirini de artırdığını vurgulayan Baran, bu sayede köyden kente göçün de önlendiğini anlattı.

Baran, coğrafi işaret alan andezit taşının ülkenin birçok yerinde de bulunduğunu belirterek, şunları kaydetti:

"En kıymetlisi Ankara'nın Gölbaşı ilçesindeki andezit taşıdır. Andezit taşımız 200'ün üstünde firmaya ve 1000'in üzerinde kardeşimize ekmek kapısı oldu. Andezit taşının, gri, siyah, eflatun, mor ve pembe olmak üzere 5 rengi var. Birtakım özellikleri var. Isı farklarına dayanıklı, yazın sıcak, kışın soğukla ilgili bir sıkıntı hissetmiyoruz. Zeminde, duvarda, ıslak alanlarda kullanılıyor. Boya istemiyor ve birçok alanda kullanabilirsiniz. Şu anda Anıtkabir'de, Birinci Meclis'imizde, Hacı Bayram Cami'mizde, Ankara Garı'mızda andezit taşımız kullanılıyor."

Andezit taşı ticaretinin dünya genelinde 845 milyon doları bulduğunu aktaran Baran, Türkiye'nin ise bu alanda 27 milyon dolarlık ihracatının bulunduğunu ancak bunun yeterli görülemeyeceğini bildirdi.

Konuşmaların ardında Başpınar, "Andezit Taşı Coğrafi İşaret Belgesi"ni, Baran ve Gölbaşı Kaymakamı Erol Rüstemoğlu'na takdim etti.

Andezit Taşı Nerelerde Bulunur?
Andezit taşı And Dağları ve çevresinde bulunur. Bulunduğu ülkeler ise;

Orta Amerika,
Meksika,
Japonya,
Endonezya,
Filipinler,
Yeni Zelanda,
ABD Pasifik Kuzeybatı,
Karayipler olarak sıralanabilir.
Türkiye’de ise andezit İç Anadolu Bölgesinde yaygın olarak görülür.