
Muğla’nın Datça ilçesine bağlı kırsal Hızırşah Mahallesi'nde görülen ‘mavi dil hastalığı’ üzerine ilçe, karantinaya alındı. Hayvan giriş ve çıkışına kapatıldığı duyurulurken karantinanın 40 gün süreceği kaydedildi. Bu hastalığın keçi, koyun ve sığır gibi küçükbaş ve büyükbaşlarda ortaya çıktığı biliniyor…

Datça'ya bağlı kırsal Hızırşah Mahallesi'nde bir keçide burun akıntısı görülmesi üzerine durum çiftlik sahipleri tarafından İlçe Tarım Müdürlüğü'ne bildirildi. İlçe Tarım Müdürlüğü ekipleri tarafından, keçideki klinik muayene ve alınan numunelerle yapılan laboratuvar analizleri sonucunda 'mavi dil hastalığı' bulgularına rastlandı.

Hastalığın yayılımını önlemek ve hayvan sağlığını korumak amacıyla kırsal Emecik Mahallesi'nden Yazıköy Mahallesi'ne kadar ilçe genelinde 40 gün boyunca karantina uygulamasına geçilip hayvan giriş çıkışı durduruldu. Karantinayla ilgili ilçe girişine uyarı tabelası konuldu.

Mavi dil hastalığının 'Culicoides' cinsi sinekler tarafından bulaştırıldığı; keçi, koyun ve sığır gibi küçükbaş ve büyükbaşlarda görüldüğü bildirildi.

Öte yandan bu hastalık insan sağlığı açısından olumsuz bir durum teşkil etmiyor...

MAVİ DİL HASTALIĞI NEDİR?
Mavi dil virüsünün küçükbaş ve büyükbaş besi hayvanları ve lamalarda hastalık yaptığı bilinmektedir. Hayvanlarda genellikle yüksek ateşle birlikte meme dokusu, göz çevresi, ağız çevresi ve genital bölgelerde yaygın iltihaplanma, burun ve ağız salgılarında artış, ciltte kuruma ile birlikte döküntü, dilde şişlik ve morarma şeklinde klinik tabloya neden olur.

Bunların yanında hayvanlarda halsizlik, iştahsızlık, harekete isteksizlik ve solunum problemleri ortaya çıkabilir. Hastalanan hayvanlarda süt veriminde hızlı bir düşüş gözlenebilir. Gebe hayvanlarda düşük gelişme riskini artırmasa da yeni doğan buzağılarda bazı doğumsal anomaliler gelişmesini tetikleyebildiği bildirilmiştir.

Yapılan çalışmalar mavi dil virüsünün insanlarda enfeksiyona yol açtığına dair herhangi bir kanıt sunamamıştır. Hastalık, hayvandan hayvana direk bulaşmadığı gibi hayvandan insana da bulaş göstermez. Etkilenen hayvanlara ait ürünlerin kullanılması ile de hastalık etkeninin bulaştığı tespit edilmemiştir. Bu anlamda mavi dil hastalığı gıda güvenliği bakımından herhangi bir tehlike oluşturmaz.

Mavi dil virüsünün önemsenmesinin asıl nedeni, hastalığın hayvanlar arasında yayılarak geniş çaplı hayvan ölümlerine yol açabiliyor olmasıdır.

Direkt tedavisi olmamakla beraber hayvanlarda aşı ile korunma sağlanmalıdır. Ülkemizde BT-4 serotipine karşı aşı yapılmaktadır.

Öte yandan sineklerle mücadele gereklidir. Hastalığın salgın şeklinde görüldüğü yer ve mevsimlerde bilhassa değerli damızlık gebe hayvanların özellikle gebeliklerinin ilk döneminde uygun birrepellent (sırttan dökme, püskürtme vb.) yardımı ile sineklerden etkin şekilde korunmasımalforme doğum ve atıkların önlenmesine katkı sağlayabilir.
Karantina ve kontrollü hayvan hareketleri hastalığın yayılmasını engelleyecektir.