Şanlıurfa'da 10 yaşından beri akreplerle birlikte yaşam sürdüren “Akrep Ali” lakaplı vatandaş, dünya piyasasında litre fiyatı 10 milyon dolar olan sıvının ham maddesi kara akrep tesisini kurdu. Yılmaz, akrep zehrinde bulunan 150 farklı proteinin, emes, beyin tümörü, kanser ve botoks gibi birçok hastalığa şifa olduğunu belirterek, Türkiye'de yapılacak her türlü çalışmaya destek verebileceğini de ifade etti.
Akrepleri eline alan Yılmaz, birkaç kez akreplerin kendisini sokması üzerine vücudunun bağışıklık kazandığını söyledi. Akrep zehrinin litre fiyatının uluslararası piyasada 10 milyon dolara alıcı bulduğunu ifade eden Yılmaz, devlet yetkililerinin akrep zehrinin faydaları üzerine araştırma ve geliştirme çalışmaları yapmasını istedi. Yılmaz, akrep zehrinde bulunan 150 farklı proteinin, emes, beyin tümörü, kanser ve botoks gibi birçok hastalığa şifa olduğunu belirterek, Türkiye’de yapılacak her türlü çalışmaya destek verebileceğini de ifade etti.
Yılmaz, ürettiği akreplerin laboratuvar ortamında sağım işlemlerinin yapıldığına dikkat çekerek, zehrinin de anlaşmalı olduğu sağlık kurumlarına talep üzerine sattıklarını aktardı.
Akrep yetiştiricisi Ali Yılmaz, “Şanlıurfalıyım yaklaşık 35-40 yıldır akrep yetiştiriciliği işiyle uğraşıyorum. Bu işi 10 yaşındayken yapmaya başladım. Fakat işin ciddiyetine 10 yıl sonra vardım. Androctonus Crassicauda türü kara akreplerin, dünyada sadece bizim bölgemizde yetiştiğini ve kara akrep olarak bilinen türünden elde edilen sıvı ile emes hastalığı, beyin tümörü, kanser hastalığı ve birçok hastalıkta şifa kaynağı olarak kullanıldığının, ilaca dönüştürüldüğünün farkına vardık.
Biz de bunun için böyle bir tesis kurmaya karar verdik. Bu akrepleri sağarak zehrini ilaca dönüştürüyoruz. Ankara’da çok büyük bir fabrikamız var. Akreplerin sağımlarını Ankara’daki fabrikamızda yapıyoruz. Burada görmüş olduğunuz tesiste, sadece çiftleştirme yöntemiyle akrepleri çoğaltıp, büyümelerini sağlıyoruz” dedi.
Yılmaz, Avrupa başta olmak üzere çeşitli ülkelerden ortaklık teklifleri aldığını belirterek, “Yaptığım işten dolayı birçok ülke bana vatandaşlık kimliği vermek istedi. Ama ben kendi ülkeme faydalı olmak istedim. Bu akrep türü Türkiye’de sadece bu bölge ile Meksika, Brezilya ülkelerinde mevcuttur. Akrepleri yakalayıp, çoğaltıp daha sonra da zehrini sağmak marifet değildir. Marifet bunu dış pazara sunabilmektir. Ondan sonra ihracatta fayda sağlayabilmektir. Sadece akrebi yetiştirmekle bir şey elde edilmez. Bizim amacımız ülke ekonomisine katkı sağlamaktır. Daha önceleri ülkemiz akrep panzehrini ithal ederken, şimdi ise ihraca yönelik çalışmalar yürütüyoruz” şeklinde konuştu.
Yılmaz, akrep zehrinin faydasına değinerek, “Devlet yetkililerimizden tek isteğimiz, bu kara akrep üzerinde araştırma ve geliştirme çalışmalarının yapılmasıdır. Çünkü yapılan araştırmalarda kara akrebin nükleer silah olarak dahi kullanılabilecek bir potansiyele sahiptir. Kittin tabakası sayesinde ABD’nin Hiroşima’ya attığı atom bombası sonrası sadece akrebin yaşadığı gözlenmişti. Akrebin radyasyona karşı da aşırı bir dayanıklılık gücü olduğu gözlenmiştir. Yapılacak araştırmalarla daha güzel sonuçların elde edileceğini düşünüyoruz” ifadelerine yer verdi.