
Her gün sıklıkla kola içen genç adam, dayanılmaz böbrek ağrılarıyla hastaneye başvurdu. Mesanesinden çıkanlar adeta sosyal medyada viral oldu. O adamın videosu sosyal medyada milyonlarca kez tıklanırken ortaya çıkan bu görüntüler, gazlı ve şekerli içeceklere karşı adeta uyarı niteliğinde. Ürologlar, şekerli ve asitli içeceklerin aşırı tüketiminin böbrek sağlığı üzerindeki etkilerine dikkat çekiyor.

Gazlı içeceklere düşkünlük, sağlığı ciddi şekilde tehdit edebiliyor. Yakın zamanda yaşanan ve sosyal medyada büyük yankı uyandıran bir vaka, bu içeceklerin insan sağlığı üzerindeki etkisini bir kez daha gözler önüne serdi. Öyle ki, genç adamın mesanesinden tam tamına çıkanlar görenleri hayrete düşürdü. Uzmanlar ise özellikle sıcak havaların da gelmesiyle harareti aldığı düşünülen kola gibi içeceklerin tüketilmesinin ağır sonuçlar doğurabileceği uyarısında bulunuyor.

35 TAŞ ÇIKTI, MESANE TAŞ TİNELİNE DÖNDÜ
Günde yaklaşık 3 litre kola içen genç bir adam, şiddetli ağrılar nedeniyle hastaneye başvurduğunda kimse mesanesinden tam 35 taş çıkacağını tahmin etmiyordu. Ürolog Dr. Thales Andrade tarafından gerçekleştirilen ameliyatta, mesanenin adeta taş tarlasına döndüğü görüldü. Andrade, sosyal medya üzerinden paylaştığı görüntülerle büyük yankı uyandırırken, bu örnekle gazlı içecek bağımlılığının böbreklere nasıl zarar verebileceğini de gözler önüne serdi.

FOSFORİK ASİT TAŞA DAVETİYE ÇIKARIYOR
Dr. Andrade'nin paylaştığı görüntülerde sadece taşlar değil, taşların nedenleri de dikkat çekti. Özellikle fosforik asit içeren içeceklerin, idrarda kalsiyum çökelmesine neden olarak böbrek taşı riskini artırdığı vurgulandı. Andrade, "Böbrek sağlığı, günlük olarak tükettiğimiz içeceklerin seçimiyle başlar" diyerek uyarıda bulundu.

TÜRKİYE'DE DURUM FARKLI DEĞİL
Konuyla ilgili Milliyet’e konuşan Üroloji Uzmanı Doç. Dr. Emre Salabaş, benzer vakaların Türkiye’de de görüldüğünü ifade etti. Doç. Dr. Salabaş, "Böbrek taşı riskini artıran faktörler arasında ailede böbrek taşı olması, sıcak iklimde yaşamak, genetik ve sistemik hastalıklar yer alır" dedi. Taş hastalığında kalıtsallığın %45 oranında etkili olduğuna dikkat çeken Salabaş, genetik değerlendirme ve metabolik analizlerin önemine işaret etti.

GAZLI İÇECEĞİ BIRAKANLARDA TAŞ ORANI DÜŞÜYOR
Dr. Salabaş, gazlı içeceklerin etkisini ortaya koyan bir çalışmaya dikkat çekti:
"Gazlı içecek tüketen 1009 erkeğin yarısı bu içecekleri bırakmış. Üç yıl sonra bu grupta yeni taş oluşumunun anlamlı şekilde azaldığı gözlemlenmiş. Özellikle fosforik asit içeren içeceklerde bu azalma belirgin. Sitrat içeren içeceklerde ise böyle bir etki gözlenmemiş. Bu nedenle hiç tüketmemek en iyisi; ancak tüketilecekse de sitrat içerenler tercih edilmeli."

İDRAR RENGİ UYARI VERİYOR
Günlük sıvı ihtiyacının kişisel özelliklere göre değiştiğini belirten Doç. Dr. Salabaş, yeterli sıvı alımının idrar renginden anlaşılabileceğini söyledi:
"Eğer idrar açık sarı veya şeffafsa yeterli su tüketilmiş demektir. Koyu renkli ve yanma hissi veren idrar ise yetersiz sıvı alımına işarettir. Özellikle portakal suyu, limonata gibi sitrat içeren narenciye suları, böbrek taşı riskini azaltıcı etkiye sahiptir. Aksine, gazlı ve şekerli içecekler taş oluşumunu artırır. Çay ve kahvenin ise bu anlamda doğrudan etkisi gösterilmemiştir."

TAŞ BİR KEZ OLUŞTUYSA TEKRARLAYABİLİR
Bir kez taş düşüren birinin yaşamı boyunca yeniden taş oluşma ihtimalinin yüzde 50 olduğunu belirten Doç. Dr. Salabaş, beslenme düzenine dikkat çekti:
"Sebze ve liften zengin, tuz ve hayvansal proteinden fakir bir diyet öneriyoruz. Günlük 1 gram kalsiyum alınmalı, 4-5 gramdan fazla tuz ve 80-100 gramdan fazla hayvansal protein tüketilmemeli."
HANGİ BESİNLERDEN KAÇINMALI?
"Ülkemizde böbrek taşlarının çoğu kalsiyum oksalat türünde" diyen Doç. Dr. Salabaş, oksalat zengini yiyecekler ve aşırı C vitamini takviyelerinden uzak durulmasını önerdi.
"Kalsiyum alımı kısıtlanmamalı; kilo korunmalı, hareket artırılmalı ve sıvı kaybı engellenmeli."

GİLABURU VE BİTKİ ÖZÜTLERİ İŞE YARIYOR MU?
Doç. Dr. Salabaş, halk arasında böbrek taşı için önerilen doğal ürünlerle ilgili de konuştu:
"Gilaburu, cranberry, yeşil çay, nar gibi özütlerin taşı düşürdüğüne dair söylentiler var. Bilinen zararları yok ancak net faydaları konusunda daha fazla bilimsel çalışma gerekiyor."
ZAMANINDA TEDAVİ EDİLMEZSE DİYALİZ KAÇINILMAZ
Böbrek taşlarının idrar yollarını tıkaması durumunda ciddi komplikasyonların gelişebileceğini belirten Salabaş, erken müdahalenin önemini şöyle anlattı:
"Tıkanıklık uzun sürerse böbrek yetmezliğine, hatta diyalize kadar giden bir tabloya yol açabilir. Özellikle kilolu, tek böbrekli ya da sık enfeksiyon geçiren hastalar bu konuda daha büyük risk taşır."
SON SÖZ: TEŞHİS, TAKİP VE TEKNOLOJİ DESTEKLİ TEDAVİ
Doç. Dr. Salabaş, taşların kendiliğinden düşebileceğini ancak yine de detaylı analizlerin şart olduğunu söyledi:
"Taş düşüren, kırdıran ya da ameliyat olan bireylerde taş tipi ve metabolik yapı belirlenmeli. Aksi halde önerilen genel tavsiyeler, kişiye özel planlama yapılmadığında daha büyük sorunlara yol açabilir. Neyse ki artık fiberoptik görüntüleme ve lazer tedavileriyle müdahale daha etkin şekilde yapılabiliyor."