
TikTok ve Instagram gibi sosyal medya platformlarında hızla yayılan yapay zekâ destekli sahte doktor hesapları, halk sağlığı için ciddi bir tehdit haline geldi. “TikDok” olarak adlandırılan bu dijital figürler, bilim dışı bilgilerle kullanıcıları yanıltarak halk sağlığını riske atıyor. Özellikle gençlerin yoğun ilgi gösterdiği bu hesaplar, sahte tedaviler ve sözde mucizevi yöntemlerle kısa sürede popülerlik kazanıyor. Ancak uzmanlar, sahte profillerin ayırt edici unsurlar olduğunu belirterek, kullanıcıları bu dijital tuzaklara karşı uyarıyor. Peki, sahte hesapları ve yapay zeka videolarını nasıl ayır edeceğiz? İşte detaylar.

Son dönemde TikTok, Instagram ve benzeri sosyal medya platformlarında hızla yayılan yapay zekâ destekli sahte doktor içerikleri, uzmanların gündeminde.

Üretken yapay zeka, bir zamanlar sadece laboratuvar ortamında sınırlı bir teknolojiyken, artık herkesin erişimine açık hale geldi. Ne yazık ki bu durum, teknolojiyi iyi niyetle kullanmayan kişilerin de eline büyük bir koz verdi.

Deepfake teknolojisi sayesinde oluşturulan son derece gerçekçi videolar, sesler ve görseller; sadece ünlü taklidi ya da kamuoyunu yönlendirme amacıyla değil, kimlik hırsızlığı ve dolandırıcılık gibi suçlar için de sıkça kullanılmaya başlandı.

Gerçek bir doktor gibi giydirilmiş, ikna edici bir dille konuşan bu yapay karakterler, sağlık sorunlarına “mucize” çözümler sunduklarını iddia ediyor.

Ancak ne bu içeriklerin ardında bir tıp eğitimi var, ne de söylediklerinin bilimsel bir dayanağı.

“TikDok” adıyla anılmaya başlanan bu dijital sahtekârlık biçimi, özellikle kronik hastalıklarla mücadele eden ya da estetik kaygıları olan kullanıcıları hedef alıyor.

Görünürde profesyonel çekim teknikleriyle hazırlanmış bu videolar, aslında yapay zekâ tarafından üretilmiş görüntü, ses ve metinlerin bir araya getirilmesinden oluşuyor.

Yüz ifadeleri gerçekmiş gibi görünüyor ancak uzmanlara göre bazı ipuçları bu sahteciliği ele veriyor.

Dijital güvenlik şirketi ESET’in uzmanları, sahte doktor içeriklerini ayırt etmek için bazı işaretlere dikkat edilmesi gerektiğini belirtiyor. Bunların başında, sesle uyumsuz dudak hareketleri, anormal yüz kasmaları, ışık ve arka plan dengesizliği geliyor.

Ayrıca bu hesaplar genellikle yeni açılmış, az takipçili ve geçmişi olmayan profillerden oluşuyor. İçeriklerde sıkça kullanılan "mucize tedavi", "garanti sonuç", "bu yöntemi doktorlar gizliyor" gibi başlıklar ise bu hesapların güvenilirlikten ne kadar uzak olduğunu ortaya koyuyor.

Sağlık alanında bilgi arayan kişilere, mutlaka tıbbi otoritelerden ve akademik kaynaklardan doğrulanmış içerikleri takip etmeleri öneriliyor.

Uzmanlar, sosyal medyada rastlanan bu tür videoların asla bir teşhis veya tedavi alternatifi olmadığını, aksine yanlış yönlendirmeler nedeniyle ciddi sağlık sorunlarına yol açabileceğini vurguluyor.

Vatandaşlara çağrıda bulunan uzmanlar, "Bu tip videolara inanmak hayati sonuçlara neden olabilir" diyerek uyarıyor. Öte yandan şüpheli içeriklerin sosyal medya platformlarına bildirilmesini ve bu tür videoların yayılmasının önlenmesi için dijital bilinçlenmenin artırılması gerektiğini ifade ediyor....

Özellikle gençlerin ve yaşlı bireylerin bu tür dijital manipülasyonlara karşı savunmasız olabileceği belirtilirken, ailelere de dikkatli olmaları yönünde uyarılar yapılıyor.