
Taşeron işçilerin kadroya alınması konusundaki beklenti, 2025 yılında yeniden alevlendi. TBMM gündemindeki torba yasa teklifi, kamuda çalışan yüz binlerce taşeron işçi için umut vadeden düzenlemeler içeriyor. Kadro hakkının yanı sıra çalışma koşullarının iyileştirilmesi, sosyal hakların artırılması ve iş güvencesinin güçlendirilmesi planlanıyor.

Türkiye’de uzun zamandır gündemde olan taşeron işçilerin kadroya geçiş süreci, 2025 yılında yeniden kritik bir aşamaya ulaştı. Kamuda ve bağlı kuruluşlarda görev yapan yüz binlerce taşeron işçi, TBMM’de görüşülmekte olan torba yasa düzenlemesinden gelecek karara odaklanmış durumda. Düzenleme ile hem iş güvencesinin sağlanması hem de sosyal hakların iyileştirilmesi hedefleniyor.

Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan ise, taşeron işçilerin kadroya alınmasına yönelik teknik çalışmaların devam ettiğini ve bu sürecin aşamalı olarak ilerlediğini belirtti. Bakan Işıkhan, TBMM'ye verilen soru önergesine verdiği yanıtta, taşeron düzenlemesinin hükümetin gündeminde olduğunu net bir şekilde ifade etti.

TORBA YASA VE İKRAMİYE MÜJDESİ
Taşeron düzenlemesinin yanı sıra, taşeron işçilere yönelik ekonomik desteklerde de güncellemeler söz konusu. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın imzasıyla Resmi Gazete'de yayımlanan karara göre, 2025 yılında da taşeron işçilere ilave tediye ödemesi yapılacak. Brüt maaşa göre hesaplanan bu ikramiyeler, çalışanlar için önemli bir moral kaynağı olarak görülüyor.

YENİ YASAMA DÖNEMİ BEKLENİYOR
Taşeron kadro düzenlemesinin TBMM'deki görüşmeleri, torba yasa tasarısının kapsamı içerisinde ele alınıyor. Yasama takvimi ve siyasi gündem göz önüne alındığında, karar sürecinin yeni yasama dönemine sarkma ihtimali de değerlendiriliyor. Bu nedenle kamuoyunun dikkatleri, Meclis'teki torba yasa görüşmeleri ve hükümetin açıklamalarına odaklanmış durumda.

Taşeron işçilere kadro verilmesi yönündeki beklentiler 2025 yılında da canlılığını koruyor. Torba yasayla beraber bu konuda somut adımların atılması halinde, kamu çalışma hayatında önemli bir dönüşüm yaşanabilir. Hem sosyal haklar hem de iş güvencesi bakımından bu düzenlemenin, taşeron sistemiyle çalışan yüz binlerce kişinin yaşamını doğrudan etkilemesi bekleniyor.






