Adalet Bakanı Abdulhamit Gül, "Kadın cinayetleri bir terör eylemidir ve bu eylemlere karşı hepimiz topyekün şekilde mücadele etmek zorundayız" dedi.
Gaziantep'te bir apartmanın 4'üncü katından düşerek hayatını kaybeden 17 yaşındaki Duygu Delen'in ölümüne ilişkin soru üzerine Gül, olayın herkesin yüreğini parçalayan bir hadise olduğunu söyledi. Aileyi ziyaret ederek taziyelerini ilettiklerini anımsatan Gül, şöyle konuştu:
"Hepimizin ortak acısı, ortak taziyemiz, ortak cenazemiz. Kadın cinayetleri, kadına yönelik şiddet hepimiz için yaralayıcı ortak bir acıdır. Bir baba olarak, bir vatandaş ve eş olarak şunu söylemek isterim ki kadın cinayetleri bir terör eylemidir ve bu eylemlere karşı hepimiz topyekün şekilde mücadele etmek zorundayız. Bu mücadeleyi yaparken siyasi aidiyetten, mevki, makamdan, mensubiyetten öte bir yaklaşım içinde olmamız gerekiyor. Aslolan kadının onurudur, insan onurudur, insan haysiyetidir. İnsan ve kadın onuru her şeyin üstündedir. Bu mücadeleyi verirken de bu hassasiyetle yaklaşmamız gerekmektedir. Bu süreçte kadına yönelik şiddete asla ama asla hiçbir toleransın gösterilmemesi gerekmektedir. Baktığımızda kadın cinayetleri, işin başında küçük diye hasır altına itilen bazı olayların büyüye büyüye cinayetle sonuçlandığını görüyoruz. Dolayısıyla bu konuda hem kolluk hem yargı makamları ve toplumun her kesiminin, şiddeti önleme merkezleri dahil duyarlılığın en üst düzey olması millet olarak beklentimizdir. Hiçbir şekilde hata kabul edilemeyecek bir süreçtir, hiçbir şekilde tedbirsiz, özensiz davranılacak bir konu değildir.
Bakan Gül, en ufak bir şiddetin önemsenmesi ve titizlikle takip edilmesi gerektiğini vurgulayarak şöyle devam etti:
"Elbette tüm bu olaylarda yargının önünde dosyadaki delil durumuna göre karar verilmektedir. Biz de yine yargı mensuplarının bu hassasiyetle devam ederek bu meselelerin üstüne giderek sonuçlandıracaklarına olan inancımız tamdır. Elbette giden canlar geri gelmiyor ama yapanın yanına kar kalmayacağı hem bu dünyada hem de öte dünyada yanına kar kalmaması gerektiğini ve bu cezaların neyse çekmesini hepimizin ortak dileğidir. Temel yaklaşımımız kadına şiddete sıfır tolerans ve bu konuda hiçbir şekilde hata ve özensizliğin asla olmaması gerekir."
Gül, Türkiye Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan tarafından açıklanan Sakarya Gaz Sahası'ndaki doğal gaz rezervi keşfine ilişkin olarak da müjdenin herkese hayırlı olmasını diledi. Yürütülen çalışmaların meyvelerinin alındığını aktaran Gül, müjdelerin artarak devam edeceğine inandıklarını dile getirdi.
Gül, enerjide dışa bağımlı olmayan, güçlü bir Türkiye olarak emin adımlarla ilerlendiğini ifade ederek "Mavi vatan bizim için bir damlası bile feda edilmeyecek bir vatandır" dedi. Gül, şunları söyledi:
"Nasıl ülkemizin bir çakıl taşını veremezsek, feda edemezsek, mavi vatanımızdan da verilecek bir damla su yoktur ve bunu egemenlik hakkı olarak sonuna kadar koruyacağız. Gerek Doğu Akdeniz'de aramalarımızı, sondaj çalışmalarımız, Ege, Marmara, Karadeniz'deki egemenlik sınırlarımızın korumalarını, arama ve sondaj çalışmalarını yapacağız. Hiç kimsenin hakkında gözümüz olmadığı gibi uluslararası hukuktan kaynaklanan tüm haklarımızı da sonuna kadar kullanacağız. Bu haklarımızın kullanılmasının önünde hiçbir engele asla izin vermeyeceğiz. Türkiye emin adımlarla geleceğe doğru yürümektedir, bu müjdeler devam edecektir. Türkiye bugün dünden daha güçlüdür, yarın bugünden daha güçlü olacaktır. Milletimize hayırlı olsun, çok sevinçliyiz."
Gül, Türkiye'nin yeni tip koronavirüsle (Kovid-19) çok etkin bir mücadele ortaya koyduğunu vurguladı. Bu anlamda Türkiye'deki sağlık altyapısının önemine değinen Gül, salgınla mücadelede en önemli görevin vatandaşa düştüğüne işaret etti. Sağlık Bakanlığı ve Bilim Kurulunun söylediği kurallara herkesin tam anlamıyla uyması gerektiğini aktaran Gül, şunları kaydetti: