İran Cumhurbaşkanı Ruhani - Cumhurbaşkanı Erdoğan - Rusya Devlet Başkanı Putin
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani zirve öncesi ortak basın toplantısında konuştu. Suriye başlıklı Üçlü Liderler Zirvesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde Cumhurbaşkanlığı Çankaya Köşkü’nde yapılıyor.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Rusya Devlet Başkanı Putin ve İran Cumhurbaşkanı Ruhani zirve öncesi ortak basın toplantısında konuştu.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, “İdlib’de attığımız müşterek adımlarla 4 milyon sivilin hayatını altüst edecek büyük bir trajedinin önüne geçtik. Fırat’ın doğusundaki terör bataklığını da kurutarak inşallah bu yöndeki çabalarımızı birlikte yeni bir merhaleye taşıyacağız” dedi.
Suriye başlıklı Üçlü Liderler Zirvesi, Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ev sahipliğinde Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani’nin katılımıyla
Cumhurbaşkanlığı Çankaya Köşkü’nde yapılıyor.
Liderlerin
baş başa ve heyetlerarası görüşmelerinin ardından
başlayan Suriye başlıklı zirvenin açılışında konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan,
“Toplantının; ülkelerimiz, bölgemiz ve Suriyeli kardeşlerimiz için hayırlara vesile olmasını Rabbim’den niyaz ediyorum.
2017 yılının Kasım ayında başlattığımız Astana formatındaki Üçlü Zirve süreci bugüne kadar önemli başarılara imza attı. Zirve Toplantıları vesilesiyle son 2 senede Suriye’de barış, güvenlik ve istikrarın yeniden tesisi amacıyla 3 ülke olarak iş birliğimizi derinleştirdik.
Suriye’nin siyasi birliği ile toprak bütünlüğünün muhafazası, sahada sükûnetin korunması, ihtilafa kalıcı bir siyasi çözüm bulunması noktasında tam bir mutabakat içindeyiz. Astana platformu,
Suriye’deki yangının söndürülmesi için etkili çözümler üretebilen ve bunların hayata geçirilmesi amacıyla somut adımlar atabilen yegane girişimdir
” ifadelerini kullandı.
“Suriye’de barışın sağlanması için daha fazla sorumluluk üstlenmemiz, elimizi taşın altına daha fazla koymamız gereken bir dönemdeyiz” diyerek sözlerini sürdüren Erdoğan,
“Siyasi çözüm umutlarının diri tutulması bizlerin gayretlerine bağlıdır. Ankara Zirvesinin, Astana sürecine yeni bir soluk kazandıracağına inanıyorum. Bugünkü toplantımızda İdlib başta olmak üzere, sahadaki durumu,
Fırat’ın doğusunda yaşanan gelişmeleri, siyasi süreçte gelinen aşamayı ve Suriyeli mülteciler meselesini ele alacağız.
Bu konularda genel bir durum muhasebesi yapmamızın stratejilerimizi ve atacağımız adımları belirlememizde faydalı olacağı kanaatindeyim.
Ülkemiz en sıkıntılı, en meşakkatli dönemlerinde Suriye halkının yanında olmuştur.
Zulümden, terörden ve katliamdan kaçan 3,6 milyon Suriyeliyi halen topraklarımızda barındırıyoruz
"
"Eğitimden sağlığa kadar Suriyeli sığınmacıların insani şartlarda hayatlarını sürdürmeleri için hiçbir fedakarlıktan kaçınmadık. Zeytin Dalı ve Fırat Kalkanı Harekatlarıyla hem Suriye’nin toprak bütünlüğünü hem de ülkemizin güvenliğini tehdit eden terör şebekelerine ağır darbeler indirdik.
Cerablus, El-Bab, Afrin gibi güvenli hale getirdiğimiz yerlere geri dönen Suriyeli kardeşlerimizin sayısı 360 bini buldu.
İdlib’de attığımız müşterek adımlarla 4 milyon sivilin hayatını altüst edecek büyük bir trajedinin önüne geçtik.
Fırat’ın doğusundaki terör bataklığını da kurutarak inşallah bu yöndeki çabalarımızı birlikte yeni bir merhaleye taşıyacağız.
Dün Çobanbey’deki hastaneyi hedef alan terör saldırısı bölücü örgütün vahşi yüzünü bir kez daha göstermiştir
açıklamasını yaptı.
"ABD güçleri bir an önce bölgeyi terk etmelidir"
İran Cumhurbaşkanı Hasan Ruhani, İran'ın Suriye krizininin sadece siyasi yollarla çözülebileceğine, bunun da Suriye halkının katılımıyla gerçekleşeceğine inandığını belirterek, "
ABD'nin Suriye'de asker bulundurması meşru değildir,
ABD güçleri bir an önce bölgeyi terk etmelidir." dedi.
Suriye konusunda ortak ilkelerin "Suriye'nin toprak bütünlüğüne, bölünmezliğine, egemenlik ve bağımsızlık hakkına saygı gösterilmesi ile dış güçlerin bu ülkenin iç işlerine müdahalesinin sona ermesi" olduğunu belirten Ruhani, bu hususlara ciddi şekilde riayet edilmesi gerektiğini vurguladı.
Ruhani, "
İran İslam Cumhuriyeti, geçmişte olduğu gibi bugün de Suriye krizinin sadece siyasi yolla çözülebileceğine,
bunun da salt yapıcı iş birliği ve Suriye'deki tüm halk kesimlerinin katılımıyla gerçekleşeceğine inanmaktadır." diye konuştu.
"Özgür ve bağımsız, başkalarının tehditi altında olmayan, işgal ve dış tehditlere uzak ve terörden arınmış, bütün evlatları doğuştan eşit vatandaşlık haklarına sahip olan
birlik ve beraberlik içinde bir Suriye
" vurgusu yapan İran Cumhurbaşkanı Ruhani, "Bu yolda
sadece ve sadece Suriye halkı karar vermeli
ve başkaları hiçbir şekilde onların iç işlerine karışma hakkını kendinde görmemelidir." ifadesini kullandı.
Ruhani, şöyle devam etti:
"ABD'nin, Suriye topraklarında gayri meşru olarak askeri güç bulundurması Birleşmiş Milletler üyesi ve bağımsız bir ülke olan Suriye'nin toprak bütünülüğünü ve milli egemenliğini tehlikeye atmıştır. ABD Başkanı, geçen yıl askeri güçlerini Suriye'den çekeceğini ifade etmişti. Ancak bu sözünün akıbeti de onun diğer sözleri gibi oldu. Zira bu sözler geçmişte gerçekleşmediği gibi, gelecekte de gerçekleşmesi için bir irade göstermemektedir. Şunun altını çizmek isterim ki, ABD güçlerinin bir an önce bölgeyi terk etmesi ve Suriye hükümetinin bu ülkenin diğer bölgelerinde olduğu gibi Fırat'ın doğusu ve kuzeyinde de egemenliğini sağlaması zaruridir."