TÜSİAD Genel Kurulu’ndaki konuşmasında, korsan yemin töreni düzenleyen teğmenlerin ihracını, kayyum atamalarını ve İmamoğlu’na yönelik soruşturmaları gündeme getirip “Sistem çöktü” diyen YİK Başkanı Ömer Aras’a soruşturma açıldı. Gerekçe “adil yargılamayı engellemeye teşebbüs” ve “gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma.”
İki ay önce Ankara’da düzenlenen Yüksek İstişare Konseyi (YİK) toplantısında toplumsal uzlaşma çağrısı yapan TÜSİAD, iki ay sonra tersi bir söylem tarzıyla gündemde. 12 Aralık 2024 tarihindeki toplantıda, “Aklın yolu bir. Daha fazla vakit kaybetmeyelim, orta akıl etrafında uzlaşalım, el birliğiyle ülkemizi ortak gelir tuzağından kurtaralım” vurgusu yapan TÜSİAD Yüksek İstişare Konseyi Başkanı Ömer Aras’ın hukuk sistemi üzerinden hükümeti ve terör soruşturmalarını hedef olması tepkiyle karşılandı.
SALONDAN AYRILANLAR OLDU
Önceki gün İstanbul’da düzenlenen toplantıda, kürsüye gelen Ömer Aras, salondaki bazı TÜSİAD üyelerinin bile yadırgadığı sert bir tonda hükümeti hedef aldı. Erkut Yücaoğlu, Erol Bilecek, Muharrem Yılmaz, Ömer Koç, Arzuhan Doğan Yalçındağ ve Haluk Dinçer gibi isimler ön sarada dinlediği konuşmayı alkışladı. Ömer Aras’ın sinevizyon gösterisi eşliğinde konuşma yaptığı sırada, bazı üye iş adamları salondan ayrılarak, konuşmayı tasvip etmediğini gösterdi. Salon dışındaki kulislerde de iş adamı “Bir iş adamı derneği kendi alanına giren konularda her türlü eleştiriyi yapabilir ama kendi alanına girmeyen terör soruşturmaları gibi konularda bu üslupta tepki koyması yanlış” yorumları yapıldı.
SİYASİ BİR KONUŞMA
MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli’nin 22 Ekim’de terör örgütü PKK elebaşı Abdullah Öcalan’a, örgütü lağvetmesi koşuluyla, “Umut hakkı için başvurması ve TBMM’de DEM Parti Grup Toplantısı’nda konuşması” için çağrı yapmasının ardandan Ankara’da TÜSİAD Yüksek İstişare Kurulu Bakanı Ömer Aras’ın “Toplumsal uzlaşı” çağrısı yapması dikkat çekmiş ve derneğin içinden tepki görmüştü. Aras’a ilk tepkinin toplantının hemen ardından TÜSİAD üyesi bazı iş adamlarından geldiği konuşulmuştu. Aras’ın YİK Başkanı olarak yaptığı ilk konuşmaya TÜSİAD içinden gösterilen tepki, önceki günkü sert çıkışın nedeni olarak gösteriliyor. Konuştuğumuz TÜSİAD üyesi birçok isim, Ömer Aras’ın konuşmasını “siyasi” bulduğunu ifade etti.
Propaganda broşürü gibi
Demokrasi sicilini unutup seçilmişlere öneri adı altında direktifler vermeye kalkışan TÜSİAD, bununla yetinmeyip 2025 yılına ilişkin 40 sayfalık sözde perspektif çizdi. Genel kurul sonrasında katılımcılara dağıtılan “Dönüşüm ve Gelecek için Yol Haritası ve Öneriler” başlığını taşıyan “Perspektif 2025” kitapçığı, önerilerden ziyade yönetime talimat çizen bir üslup ile dikkat çekiyor. 11 bölümden oluşan kitapçıkta ‘sorun’ adı altında adalet ve hukuk sisteminden cinsiyet eşitsizliğine, eğitim müfredatından adil paylaşım yapılmadığına kadar Türkiye’de eksiklikler bulunduğu tezi işlendi.
Türkiye eski Türkiye değil
Sanayi ve Teknoloji Bakanı Mehmet Fatih Kacır, TÜSİAD genel kurulundaki skandal açıklamalara tepki gösterdi. Kacır, “Onlara şu gerçeği hatırlatayım; Türkiye eski Türkiye değil. Artık bu ülkede, birilerinin milli irade üzerinde vesayet kurduğu bir siyaset iklimine yer yok. Kimse Türkiye adına karamsarlık oluşturmaya çabalamasın” dedi. Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanı Vedat Işıkhan da, “Vesayet odaklarının millete rağmen siyaseti dizayn ettiği, bağımsız yargıya yön verdiği dönemler artık tarih olmuştur” ifadelerini kullandı. TBMM Dijital Mecralar Komisyonu Başkanı ve AK Parti Hatay Milletvekili Hüseyin Yayman, “TÜSİAD’ın, 28 Şubat ruhuyla hükümetimize ayar vermeye çalışmasını asla tasvip etmiyoruz” şeklinde konuştu.
Savcılık soruşturma başlattı
Türk Sanayicileri ve İş İnsanları Derneği (TÜSİAD) Yüksek İstişare Konseyi (YİK) Başkanı Mehmet Ömer Arif Aras hakkında, 13 Şubat'ta yaptığı skandal konuşmada kullandığı ifadeler nedeniyle soruşturma başlatıldı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, Aras'ın dernek genel kurulunda yaptığı konuşmada, bazı soruşturma ve kovuşturmalarla ilgili olarak yargıyı etkilemeye yönelik ifadeler kullandığını tespit etti. Başsavcılık, bu ifadelerin gerçeğe aykırı olduğunu ve kamu barışını bozma potansiyeli taşıdığını belirterek, "Adil yargılamayı etkilemeye teşebbüs" ve "Gerçeğe aykırı bilgiyi alenen yayma" suçları kapsamında resen soruşturma başlattı.
