Gezi soruşturmasında gözaltına alınan menajer Ayşe Barım "hükümeti ortadan kaldırmaya teşebbüse yardım etme” suçundan tutuklandı. Savcılığın sevk yazısında Barım’ın Gezi olaylarının planlayıcıları arasında olduğu vurgulanarak, “Barım’ın danışılan ve onayı alınan kişi olduğu tespit edildi. Kendi şirketine bağlı oyuncuları Gezi eylemlerine yönlendirerek daha fazla kitleselleşmesini amaçladı” denildi.
Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle hakkında başlatılan soruşturma kapsamında gözaltına alınan menajer Ayşe Barım tutuklandı. İstanbul Cumhuriyet Başsavcılığı, 2013’teki Gezi Parkı odaklı olaylara iştirak ettiğine ilişkin yazılı ve görsel medyada çıkan iddialar üzerine ID Danışmanlık Limited Şirketi’nin kurucusu ve ortağı olan Barım hakkında soruşturma başlatılmıştı. Barım, Gezi Parkı olaylarının planlayıcılarından olduğu gerekçesiyle gözaltına alınmıştı.
SUÇLAMA: HÜKÜMETİ YIKMAYA TEŞEBBÜS
İstanbul Emniyeti'ndeki işlemleri tamamlanan Barım dün Çağlayan’daki İstanbul Adliyesi’ne götürüldü. Burada savcılık tarafından da ifadesi alınan Ayşe Barım "Türkiye Cumhuriyeti hükümetini ortadan kaldırmaya veya görevini yapmasını engellemeye teşebbüse yardım etme" suçundan tutuklanması talebiyle nöbetçi sulh ceza hakimliğine sevk edildi. Mahkekeme, Barım'ın tutuklanmasına karar verdi. Sevk yazısında, gezi davasının firari sanığı Mehmet Ali Alabora'nın eylemlerde aktif rol alarak olayların büyümesini ve canlı tutulmasını sağladığı kaydedildi.
Yazıda, Barım'ın, Alabora'yla gezi parkı olayları kapsamında bildirinin yayınlanıp yayınlanmaması konusunda fikir alışverişinde bulunduklarına ilişkin 2 tape kaydı bulunduğu belirtilerek, bu konuşmanın içeriğine yer verildi. Yazıda, "Bu şekilde evrilen eylemler sürecinde daha fazla kitlesellik arayışı içerisinde oldukları açıkça anlaşılmıştır." değerlendirmesi yapıldı.
ONAYI ALINAN KİŞİ POZİSYONUNDA
Barım'ın HTS kayıtlarına göre, Gezi parkı olaylarının başladığı gün ve yoğunlaşarak kitleselleştiği günlerde, Çiğdem Mater Utku ile 2013-2014 arasında 14 kez görüşme gerçekleştirdiği, Alabora ile gerçekleştirdiği ilk görüşmelerin ise Gezi Parkı olaylarının başlangıç tarihi olduğu aktarıldı. Diğer ünlülerle yaptığı görüşmelere ilişkin de bilgi verilen yazıda Barım'ın Gezi Davası'nın ana faillerinden firari sanık Mehmet Ali Alabora ve Çiğdem Mater Utku ile doğrudan irtibatlı olmasının yanında kendisinin irade gösteren, danışılan ve onayı alınan kişi olarak tespit edildiği vurgulandı.
İki ünlüye yalan tanıklık suçlaması
- Sevk yazısında, soruşturmada tanık olarak dinlenen Halit Ergenç ve Rıza Kocaoğlu'nun, olayların faillerinden Alabora ile olaylar sürecinde irtibatları olduğu anlatılan yazıda, birlikte eylem görüntüleri bulunmalarına rağmen irtibatlı olmadıklarına dair beyanda bulunmaları nedeniyle "Yalan tanıklık" suçundan ayrıca soruşturma başlatıldığı ifade edildi.
