Adıyaman ve Malatya’yı ziyaret eden Cumhurbaşkanı Erdoğan, 141 bin kişilik arama kurtarma ekiplerine rağmen, müdahalede arzu edilen hıza maalesef ulaşılamadığını söyledi. Erdoğan, depremin yol açtığı yaraları sarmak için atılacak bazı adımları açıkladı: Vatandaşlara 10’ar bin lira verilecek. Çadırda kalmak istemeyen depremzedelere 1 yıl süresince kira yardımı yapılacak. Taşınmak isteyenlere de 15’er bin lira vermenin hazırlığı yapılıyor.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Akdeniz, Güneydoğu ve Doğu Anadolu bölgelerindeki 10 ili etkileyen depremlerin ardından geldiği Adıyaman’da açıklamada bulundu. Türkiye’nin tarihinin en büyük felaketlerinden biri ile karşı karşıya olduğunu belirten Erdoğan, Kahramanmaraş merkezli depremlerde 19 bin 388 kişinin hayatını kaybettiğini, 77 bin 711 kişinin kurtarıldığını açıkladı. Önceki gün, depremin merkezi olan Kahramanmaraş ile Hatay ve Adana illerini ziyaret ederek, oradaki durum tespitlerini yaptıklarını anımsatan Erdoğan, dün de Gaziantep, Osmaniye ve Kilis’te olduğunu, burada da durum tespitlerini yaparak, depremzedelerle bir arada olduğunu kaydetti.
BU ACIYI KELİMELER TARİF EDEMEZ
“Yaşadığımız acıyı tarif etmekte kelimelerin kifayetsiz kaldığını gayet iyi biliyorum.” diyen Cumhurbaşkanı Erdoğan, deprem anından itibaren devletin tüm kurumları, personeli, teçhizatı, araç gereçleri, arama kurtarma ve yardım faaliyetleri ile alanda olduğunu vurguladı. Erdoğan, “Depremin yıkım etkisi 10 ilimize ve 500 kilometrelik bir alana yayıldığı için, işimiz maalesef çok zor oldu. Buna bir de bölgede ilk müdahaleyi ve organizasyonu yapacak kamu görevlilerinin çoğunun ya kendisinin ya ailesinin yıkımlar altında kalması da eklenmiştir.” dedi.
DÜNYANIN EN BÜYÜK KURTARMA EKİBİ
Bunun için, Türkiye’deki resmi, sivil tüm arama kurtarma ekipleri ve dünyanın dört bir yanından gelen arama kurtarma ekipleriyle çalışmaların sürdüğünü belirten Erdoğan, şunları kaydetti: “Şu ana kadar 94 ayrı ülkeden gelen yardım teklifleri çerçevesinde, ekipler ülkemize gelmeyi sürdürüyor. Yıkım öylesine büyük bir alanda, öylesine çok binayı etkilemişti ki, yaklaşık 30 bini eğitimli arama kurtarma personeli olmak üzere, 141 binden fazla kişiyle belki de dünyanın en büyük arama kurtarma ekibini bölgeye toplamamıza rağmen, maalesef müdahaleleri arzu ettiğimiz hıza ulaştıramadığımız bir gerçektir. Milletimiz şahittir ki, bakanlıkları, belediyeleri ve diğer tüm kurumlarıyla devletimiz de hangi görüşten olursa olsun tüm sivil toplum kuruluşlarımız da deprem bölgesi dışındaki vatandaşlarımızın her biri de dünyanın dört bir yanından dostlarımız ve kardeşlerimiz de depremzedelerimizin yanında olmak için var gücüyle gayret göstermiştir. “Bu süreç istismar süreci değildir. Bugün birlik olma, dayanışma günüdür, tek yürek olarak vatandaşlarımızla el ele verme günüdür.”
ŞANLIURFA VE KİLİS’TE ÇALIŞMALAR TAMAMLANDI
Yıkımın nispeten sınırlı kaldığı Şanlıurfa ve Kilis illerinde arama kurtarma çalışmalarının tamamlanıp, enkaz kaldırma çalışmalarına geçildiğini aktaran Erdoğan, “Diğer illerimizdeki arama kurtarma çalışmalarını, altında insan olan hiçbir bina bırakmayacak kararlılıkla sürdürüyoruz.” ifadesini kullandı.
1 YIL İÇERİSİNDE YENİDEN YAPACAĞIZ
- Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yıl içerisinde bu yıkılan binaları yeniden tip projelerle inşa edip, sahiplerine teslim edeceklerini belirterek, bu arada vatandaşlara 10’ar bin lira vereceklerini söyledi. Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Bütün bunların yanında, çadırlarda kalmayan, kalmak istemeyen vatandaşlarımızın da kira bedelini ödemek suretiyle konutlara geçmelerini sağlayacağız. Konteyner kentler dışında barınacaklara ev sahibi olanlar için aylık 5 bin lira, kiracı olanlar için aylık 2 bin lira kira yardımı yapacağız. Hane başına taşınma yardımıyla birlikte 15’er bin lira vermenin hazırlığını yapıyoruz.”
Lütfen rastgele yardım toplayıp yola çıkarmayın
Erdoğan, ülkenin dört bir yanından ve yurt dışından deprem bölgesine yardım malzemelerinin geldiğini belirterek, yardımları gönderen herkese teşekkür etti. Deprem bölgesindeki yardımların belirli bir plan içinde toplanması, gönderilmesi ve dağıtılması gerektiğine, aksi takdirde verilen emeklerin heba olacağına işaret eden Erdoğan, şu ifadeleri kullandı: “Buradan tüm vatandaşlarıma tekrar sesleniyorum. AFAD ile ya da bölgede yardım faaliyeti yürüten Kızılay başta olmak üzere diğer kurumlarla irtibata geçmeden lütfen rastgele yardım toplayıp yola çıkarmayın. Çünkü şu anda bölgede en büyük problem, dışarıdan gelen on binlerce aracın yol açtığı trafik ve bunların taşıdığı yardımların lojistiğinin sağlanmasıdır. Temel ihtiyaçlar konusunda herhangi bir sıkıntı yaşanmadığını biliyoruz. Önümüzdeki günler, haftalar ve aylar boyunca sürecek ihtiyaçların planlı ve bilinçli bir yardım faaliyetiyle karşılanması çok önemlidir. Nakdi yardımların AFAD üzerinden yapılması, istismarları ve tereddütleri ortadan kaldıracak bir yöntemdir. Gönlü zengin herkesin kendi imkanınca yapacağı katkıyla bu süreçte devletin yanında yer alacağından şüphe duymuyorum.”
Soysuzlara cevabı vereceğiz
- Türk Silahlı Kuvvetleri, polis ve jandarmanın gerek güvenliğin temininde gerekse yardım faaliyetlerinin yürütülmesinde aktif rol aldığını vurgulayan Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü: “Halihazırda Türk Silahlı Kuvvetlerimiz ile diğer güvenlik birimlerimize ait 26 gemi, 75 uçak, 81 helikopter, ayrıca her çeşitten 12 binden fazla iş makinesi gece gündüz demeden bölgede çalışıyor. Bu arada ben halkımdan, tüm vatandaşlarımdan gerek deprem bölgesinde gerek bölge dışında, bu işin istismarını yapan hangi kurum ve kuruluş olursa olsun, hangi siyasi olursa olsun lütfen bunlara inanmayın. Özellikle sosyal medya platformları vasıtasıyla yalan yanlış haberlerle sizleri galeyana getirmek isteyen provokatörlere kesinlikle prim vermeyin. Çünkü bu millet asildir, bu tür soysuzlara da gereken cevabı gerekli zamanda verecektir.”
Siyasi yağmaya fırsat vermeyeceğiz
“Milletimiz deprem yıkıntıları altında inlerken yağmacılık yapanlara da bu acıyı siyasi yağmaya dönüştürmek isteyen fırsatçılara da müsaade etmeyeceğiz.” diyen Erdoğan, şunları kaydetti: “Rabb’im insanımızı bir daha böyle ağır imtihanlarla karşı karşıya bırakmasın. Depremin ilk anlarından itibaren gerek Adıyaman’da gerekse diğer illerimizde fedakarca çalışan ekiplerimize, gönüllülerimize, sivil toplum kuruluşlarımıza teşekkür ediyorum. ‘Dost, kara günde belli olur’ diyerek milletimizin yardımına koşan tüm dost ve kardeş ülkelere de şahsım, milletim ve ülkem adına şükranlarımı sunuyorum.”