Azerbaycan Dışişleri Bakanı Ceyhun Bayramov, ülkesi ile Türkiye arasındaki ilişkilerin, her alanda dinamik geliştiğinin altını çizerek, 2019'da ticaret hacminin bir önceki yıla oranla yüzde 33 arttığını bildirdi.
Dışişleri Bakanlığı görevini üstlenmesinin ardından ilk yurt dışı ziyaretini kardeş Türkiye'ye yapmaktan duyduğu memnuniyeti dile getiren Bayramov, Çavuşoğlu ile yaptığı görüşmelerde gündeme gelen konuların, "bir millet, iki devlet" anlayışıyla ele alındığını belirtti.
Ülkesi ile Türkiye arasındaki ilişkilerin oldukça önemli istikamette ilerlediğinin altını çizen Bayramov, "Azerbaycan ile Türkiye arasındaki ilişkiler her alanda dinamik gelişiyor. 2019'da ticaret hacmimiz, 2018'e göre yüzde 33 arttı." dedi.
Bu yılın dünya ekonomisi için zor bir yıl olduğunu ancak ilk 5 ayda ülkesi ile Türkiye arasındaki ticaret hacminde yüzde 20 ek artış olduğunu kaydeden Bayramov, "Türkiye'de yaklaşık 2 bin Azerbaycan sermayeli şirket faaliyet gösteriyor. Türk ekonomisine Azerbaycan tarafından 18,1 milyar dolar sermaye yatırıldı" ifadesini kullandı.
Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu, "Türkiye ve Azerbaycan vatandaşlarının karşılıklı ziyaretlerde pasaporta ihtiyaç duymaması lazım. Kimlikle seyahatin önünü açabilmek için de önerilerimizi sunduk" dedi.
Türkiye ve Azerbaycan arasında göreve yeni gelen üst düzey devlet yetkililerinin ilk yurt dışı ziyaretlerini karşılıklı yaptığını hatırlatan Çavuşoğlu, bu geleneği sürdürmesi dolayısıyla Bayramov'a teşekkür etti.
Çavuşoğlu, "Türkiye'den Almanya'ya dönecek gurbetçiler ve Alman turistlerin ülkeden çıkmadan test yaptırması zorunluluğunun, Türk vatandaşlarına yönelik çifte standart olduğu" iddialarına ilişkin şunları söyledi:
"(Bu kişilerin) Almanya'ya döndükten sonra 14 günlük karantinaya tabi tutulmaması için Almanlar, 'eğer Türkiye'de test yapabilecekseniz, biz bu kısıtlamayı (bazı şehirlere ilişkin) kaldıracağız' dedi. Şimdi dönüşte 14 günlük karantina yerine, test yapmanın vatandaşlarımız için daha uygun olduğunu düşündük.
Fakat bu uygulama sadece bizim vatandaşlarımız için değil, Türkiye'ye turist olarak veya herhangi bir sebepten gelen Almanlar için de geçerli. Yani burada Türk, Alman ayrımı yapılmıyor. Esasen, biz burada vatandaşlarımızın Türkiye'ye rahatça gelebilmeleri için Almanların bu talebine evet dedik."
Uygulamanın birden başlaması nedeniyle havaalanları gibi bazı yerlerde birtakım sıkıntıların meydana gelmiş olabileceğini ifade eden Çavuşoğlu, "Sağlık Bakanlığımız, Kültür Turizm Bakanlığımız, Devlet Hava Yolları İşletmeciliğimiz ve havaalanı yönetimleriyle her yerde test kapasitemizi artırdık ve devreye soktuk. Uygulamadaki sorunlar da ortadan kalkıyor" diye konuştu.
Çavuşoğlu, resmi davet üzerine cuma günü İsviçre'ye ziyaret gerçekleştireceğini de belirtti.
Türkiye ve Azerbaycan'ın, Kafkaslar'dan Uzakdoğu Asya ve Londra'ya kadar çok önemli stratejik projeleri hayata geçirdiğine dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bakü-Tiflis-Kars (BTK) demir yolu hattı bunlardan bir tanesi. Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı (TANAP) projesi, şimdi Trans Adriyatik Doğal Gaz Boru Hattı (TAP) olarak Avrupa ülkelerine uzanıyor" dedi.
Ermenistan'ın Azerbaycan'ın Tovuz bölgesine yaptığı saldırılara da değinen Çavuşoğlu, şöyle devam etti:
Azerbaycan-Ermenistan arasındaki sorunun nedeninin uluslararası kurumlar ile uluslararası toplum olduğuna dikkati çeken Çavuşoğlu, "Bugüne kadar Birleşmiş Milletler (BM), Avrupa Konseyi ve Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) gibi kurumların kararlarına rağmen Ermenistan, bu sorunun çözümüne yanaşmamıştır. Bu saldırılarla da müzakere için güvenilir bir ortak olmadığını da tüm dünyaya göstermiştir" değerlendirmesinde bulundu.
Çavuşoğlu, başta AGİT Minsk Grubu olmak üzere bu sorunun çözümü için uluslararası kurumların samimi şekilde gayret sarf etmediklerini belirterek, şunları söyledi:
"Biz, bahsettiğim kararlar, uluslararası hukuk ve en önemlisi de kardeş Azerbaycan'ın sınır ve toprak bütünlüğü çerçevesinde bu sorunun diplomasiyle, diyalogla çözülmesini arzu ediyoruz. Bu süreçlere de katkı sağladık. Ama AGİT üçlüsünün de eş başkanların da kendisine çeki düzen vermesi gerekiyor. Rutin açıklamaların ötesinde, bu sorunun çözümü için gayret sarf etmeleri gerekiyor. Bu sorunun barışçıl yolla halledilmesi için uluslararası toplumun ve Minsk üçlüsünün samimi gayret sarf etmesi gerekiyor."
Türkiye'nin Ermenistan-Azerbaycan sorununun çözümüne ilişkin tavrının, diplomasiden yana olduğunu vurgulayan Çavuşoğlu, "Ama kardeş Azerbaycan da hangi çözüm yöntemini tercih ederse, biz o konuda da kardeş Azerbaycan'ın yanında olacağız" dedi.
Türkiye-Azerbaycan "TurAz Kartalı" ortak askeri tatbikatının 2014'ten beri sürdüğünü anımsatan Çavuşoğlu, tatbikatın bu alandaki iş birliğinin en güzel göstergesi olduğunu söyledi.
Çavuşoğlu, çalışma yemeğinde Türk Konseyi dahil bölgesel konuları ele alacaklarını da dile getirdi.
Çavuşoğlu, iki ülke arasındaki ticaret ve yatırımların artacağına işaret ederek, "Doğal gaz tedariğimizde Azerbaycan birinci sıraya yükseldi ve Azerbaycan'dan alacağımız gaz miktarını ileride daha da arttıracağız" ifadesini kullandı.
Çavuşoğlu, iki ülke arasında kültür ve eğitim alanlarının yanı sıra konsolosluk alanındaki iş birliğinin güçlendirildiğine işaret ederek, iki ülkenin daha önce karşılıklı olarak vizeleri kaldırdığını hatırlattı.
Vize muafiyeti süresinin 30 günden 90 güne çıkarılmasıyla ilgili çalışmaların devam ettiğini aktaran Çavuşoğlu, şunları kaydetti:
"Bu da yetmez. Türkiye ve Azerbaycan vatandaşlarının karşılıklı ziyaretlerde pasaporta ihtiyaç duymaması lazım. Bu iş birliğini Gürcistan ile gerçekleştirdik. Ukrayna ile de hayata geçirdik. Dolayısıyla zaten artık yeni kimliklerde tüm bilgiler olduğu için kimlikle seyahatin önünü açabilmek için de önerilerimizi sunduk. Bunları da hayata geçireceğiz. Ekonomi, ticaret ve yatırımlar önemli ama her alanda bağlarımızı güçlendirmek için anlaşmalar, alınan kararlar ve ortaya koyduğumuz hedefler doğrultusunda çalışmaya devam edeceğiz."