Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, yapımı tamamlanan 34 hidroelektrik santrale (HES) ilişkin "Yatırım bedeli 16 milyar lirayı bulan bu santraller, ülkemize yıllık 2,7 milyar lira ekonomik fayda sağlayacak" dedi.
Suyun, dünyanın ve insanlığın en kıymetli kaynaklarından biri olduğunu ifade eden Erdoğan, hayatın, sağlığın, kalkınmanın ve yaşanabilir çevrenin vazgeçilmezi olan su kaynaklarının kuraklığın ve yoksulluğun önüne geçtiğini belirtti.
En küçüğünden en büyüğüne kadar tüm canlıların hayat kaynağı olan suyun her damlasının değerini çok iyi bilmek gerektiğini anlatan Erdoğan, tüm bunlar yanında suyun enerjiden ulaşıma, tarımdan turizme kadar pek çok alanda ekonomik değere sahip olduğunu söyledi.
Erdoğan, kalkınmanın temel altyapısı olan nüfus artışı ve teknolojideki gelişmelerle her geçen gün daha çok ihtiyaç duyulan enerjinin en önemli kaynaklarından birinin de su olduğunu dile getirdi.
Petrol, kömür, doğal gaz gibi dünyanın sınırlı kaynaklarını hoyratça tüketen fosil yakıtların tersine suyun yenilenebilir bir enerji kaynağı olduğuna dikkati çeken Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
Hidroelektrik santralleri için kurulan barajlar, sulamadan balıkçılığa ilave pek çok imkanı beraberinde getiriyor. Türkiye gibi kaynakları sınırlı bir ülke için sudan elektrik üretimi sayesinde yurt içinde kalan paranın kritik kalkınma yatırımlarında kullanılması en az diğer hususlar kadar önemlidir. Hükümete geldiğimizde bu anlayışla hidroelektrik yatırımları seferberliği başlattık."
Erdoğan, kamunun bu yatırımlarla görevli kuruluşu Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğü yanında özel sektörü de etkin şekilde hidroelektrik santralleri inşasına yönelttiklerini ifade etti.
Ilısu Prof. Doktor Veysel Eroğlu, Deriner, Ermenek, Borçka, Batman ve Obruk gibi yüksek kapasiteli hidroelektrik santrallerini ülkeye kazandırdıklarını anlatan Erdoğan, "Türkiye'nin elektrik üretim kapasitesine yıllık 1,9 milyar kilovatsaate yakın katkı sağlayacak en yüksek barajımız Yusufeli de bitme aşamasına gelmiştir" dedi.
Erdoğan, son 20 yılda ülkeye, bugün açılışını yapacaklarıyla birlikte 605 yeni hidroelektrik santrali kazandırmak ve toplam rakamı 730'a çıkarmakla gurur duyduklarını dile getirdi.
Kendi hükümetlerinden önce bu sayının sadece 125 olduğunu da hatırlatan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Sulama ve içme suyu amaçlı olanlarla birlikte şimdi toplam baraj sayımız 930'u bulmuştur. Ülkemizin toplam su depolama kapasitesini 180 milyar metreküpün üzerine çıkarmamız sayesinde en kurak mevsimlerde bile artık susuzluk yaşamıyoruz. Tabii hidroelektrik santralleri için inşa ettiğimiz barajların önemli bir kısmı şehirlerimize içme suyu sağlama ve sulama amaçlı olarak da kullanılmaktadır. Sayısını 370'e çıkardığımız tesislerle ülkemiz nüfusunun üçte ikisine toplamda 4,9 milyar metreküp sağlıklı ve sürekli içme suyu sağlayacak yatırımlar yaptık. Hep şunu söyledim, su medeniyettir. Suyunuz varsa medenisiniz, suyunuz yoksa gayri medenisiniz. Hatta ülkemiz sınırlarını da aşıp denizin altına döşediğimiz borularla KKTC'ye suyu götürdük. Laf üretmedik, iş ürettik."
Dere ıslah çalışmalarının sayısını 5 binden 10 bin 267 seviyesine çıkartarak hem yerleşim birimlerini hem arazileri koruduklarını belirten Erdoğan, "Sulamaya açılan arazi büyüklüğümüzü 6,85 milyon hektara yükselttik. Ayırdığımız ciddi miktardaki kaynaklarla ülkemizin en büyük kalkınma projesi, GAP'ı hızlandırdık." diye konuştu.
GAP'ın en büyük adımlarından biri olan 8 baraj ve 23 sulama tesisinden oluşan Silvan Projesi'ni de süratle tamamlayacaklarını dile getiren Erdoğan, "Projenin ana yapısı olan ve ülkemizin Atatürk Barajı'ndan sonraki 2'nci büyük eseri olacak Silvan Barajı yakında su tutmaya ve enerji üretmeye başlıyor. Barajdaki suları şebekelere aktaracak, Babakaya Tüneli'nin ilk tüpünde, bu yıl sonunda artık ışık görülecek" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, proje kapsamındaki diğer barajları ve sulama tesislerini de hızla inşa ederek 2 milyon 350 bin dekar araziyi sulayacak, 305 bin istihdam oluşturacak Silvan Projesi'ni ülkeye kazandırmakta kararlı olduklarını söyledi.
Türkiye'nin sınırlı su kaynaklarını en verimli şekilde kullanacak yatırımları hızla yaptıklarını ve yapmaya devam ettiklerini anlatan Erdoğan, iklim değişikliği gibi küresel tehditlerin giderek daha çok konuşulmaya ve hatta emarelerinin görülmeye başlandığı bir dönemde bu yatırımların değerinin daha iyi anlaşılacağını belirtti.
Mevlana Celaleddin-i Rumi'nin "Kamil odur ki koya dünyada bir eser. Eseri olmayanın yerinde yeller eser." sözünü hatırlatan Erdoğan, konuşmasına şöyle devam etti:
Bugün de biz 2053 vizyonu dedikçe bu vizyonun somut hedeflerini oluşturmaya ve açıklamaya başladıkça yine benzer tavırlarla karşılaşıyoruz. Türkiye'nin elde ettiği her kazanımı sanki başına inmiş balyoz gibi değersizleştirmeye, kötülemeye çalışanları üzüntüyle takip ediyorum. Dünyada kendi ülkesinin ve milletinin felaketinden medet umacak hatta bunu açıkça dileyecek kadar sefil bir güruhun yaşadığı bir başka yer var mıdır bilmiyorum."
18 Mart Çanakkale Köprüsü inşasına başlarken kendileriyle dalga geçildiğini belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, şunları kaydetti:
"Bu olur mu? Tabii bunlara göre olmaz. Çünkü iki kulenin arasındaki açıklık mesafesi, dünyada eşi benzeri olmayan bir 18 Mart Çanakkale Köprüsü'nü yapıyorsunuz. Bunların aklı bunu almaz, havsalası bunları almaz. Biz oralarda yeri geldi günlerce bekledik. Ama şimdi 6 dakikada karşıdan karşıya geçiyorsun. Aynı şeyi Osmangazi'de yaptık. Aynı şeyi Yavuz Sultan Selim Köprüsü'nde yaptık. Aynı şeyi Şanlıurfa-Adıyaman Nissibi Köprüsü'nde yaptık. Bunlar kalkacak da Şanlıurfa ile Adıyaman'ı Nissibi Köprüsü'yle buluşturacak? Böyle bir şey olabilir mi? Olmaz. Niye? Çünkü bunlar, medeniyet denildiği zaman sadece İstanbul, İzmir, Ankara'yı anlıyor. Ama biz ne dedik yola çıktığımızda, dedik ki batıda ne varsa, doğuda, güneydoğuda da o olacak. Eğitimden sağlığa hepsinde olacak.
Şehir hastaneleri kurduklarını hatırlatan Erdoğan, "Ankara'da malum birinci şehir hastanesini açtık. Hizmete devam ediyor. Şimdi ikincisini de 1-2 ay içinde açıyoruz. Ve bununla birlikte Ankara iki tane dev şehir hastanesine sahip oluyor. Arkadan Kocaeli, İzmir geliyor. Arka arkaya bunları 2-3 ay içinde yapıyoruz. Biz yaparız. Biz laf değil iş üretiriz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, özel sektördeki marketlerin yanı sıra Türkiye Tarım Kredi Kooperatifleri bünyesinde 1300 marketin bulunduğuna işaret etti.
Tüm bu tablonun gerisinde 20 yılda asırlık eser ve hizmetleri gerçekleştirmiş olmanın getirdiği öz güvenin bulunduğunu vurgulayan Erdoğan, enerjide yapılan atılımlara dikkati çekerek, "Doğal gazı çıkardığımız andan itibaren tüm bölgede havanın nasıl değiştiğini de göreceksiniz" dedi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, salondaki gençlere, "Dik duracağız ama dikleşmeyeceğiz. Şunu da unutmayacağız, bize durmak yakışmaz" tavsiyesinde bulundu.
Hizmete sunulan salonlarda, sanat programlarından farklı organizasyonlara kadar birçok etkinliğin gerçekleştirildiğine işaret eden Erdoğan, Türkiye'ye dün resmi ziyarette bulunan Slovenya Cumhurbaşkanı Borut Pahor'a da bu salonları gösterdiğini ve kendisinin de bu alanlara hayran olduğunu dile getirdi.
5 milyon kitap kapasitesine sahip Cumhurbaşkanlığı Millet Kütüphanesi'nin 24 saat hizmet verdiğine, kütüphanede çay-kahve gibi ikramların ücretsiz olduğuna dikkati çeken Erdoğan, millet adına bu özel projeyle iftihar ettiğini, yerli ve yabancı misafirlerin de gelip gördüğünde "Bu projeyi bize de verir misiniz?" dediğini anlattı.
Erdoğan, kültür-sanat alanındaki tüm bu hizmetlerin 20 yılda ülkeye kazandırılan altyapı-üs yatırımlarına ilave eserlere olduğunu vurgulayarak, "Durmadık, yan gelip yatmadık. Bay Kemal gibi musluk açma töreni yapmadık, biz bu işleri yaptık. Bir de Kağıthane'de 'temel atmama töreni' yapıyorlar, ne günlere kaldık" ifadesini kullandı.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, güneş ve rüzgar gibi yenilenebilir enerji kaynaklarını tüm imkanlarla teşvik edip, yaygınlaştırdıklarının altını çizerek, şunları kaydetti:
Erdoğan, 34 hidroelektrik santralin Türkiye'ye hayırlı olmasını dileyerek, yatırımlarıyla ülkeye katkı sağlayan girişimcileri tebrik etti.
Yapımı tamamlanan 34 hidroelektrik santralin açılış töreninde, Devlet Su İşleri Genel Müdürlüğünün hizmetlerini anlatan video izletildi.
Muş Alparslan-2 Barajı'nın görüntülerini izleyen Erdoğan, "İşte bu ovalar kuruydu. Şimdi bambaşka oldu. Su hayattır, su medeniyettir. İşte burada bunu görüyoruz." dedi.
Erdoğan, Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Fatih Dönmez, İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Tarım ve Orman Bakanı Vahit Kirişci ile Diyanet İşleri Başkanı Prof. Dr. Ali Erbaş'ın yaptığı duanın ardından kurdele keserek toplu açılışı gerçekleştirdi.