Kıbrıs Barış Harekatı'nın yıldönümünde, Lefkoşa'da düzenlenen törende konuşan Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Rum tarafının çözüm yolunu tıkamaya devam ettiğini ve şımarık tavırlarını sürdürdüğünü söyledi. AB'ye sert çıkan Erdoğan, verilen sözlerin yerine getirilmediğini ifade ederek, "Bizden kimse bundan sonra geriye dönüş beklemesin. Geçersizliği kanıtlanmış modeller üzerine harcayacak bir 50 yılımız daha yoktur" dedi.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, Lefkoşa'da Barış ve Özgürlük Bayramı kutlamaları töreninde konuştu. Kıbrıs'ta çözümün temelinde KKTC'nin siyasi, ekonomik ve sosyal bakımdan daha da güçlenmesinin yattığını belirten Erdoğan, şunları söyledi:
"Rum kesimi şımarık davranıyor"
Kıbrıs Rum tarafı çözüm yolunu tıkamaya devam ediyor. Rumlar, eşitlik temelinde çözümü reddetme gafletinden uyanamadılar. Rum kesimi şımarık yaklaşımını sürdürmektedir. İçlerinde halen 1974 öncesi katliamların özlemini çekenler bulunduğunu görebiliyoruz.
(Rum tarafının sondaj açıklaması) Kimin tek yanlı faaliyetler gerçekleştirdiğinin, kimin gerginliği artırdığının muhakemesini uluslararası toplumun vicdanına bırakıyorum.
AB'ye sesleniyorum. Sözünüzü tuttunuz mu? Hiçbir zaman dürüst davranmadılar. Bunlarda demokratlık yok. 'AB mali ve idari noktada Kuzey Kıbrıs'a destek verecek' dediler, vermediler.
"İznini sizden alacak değiliz"
Beni aradılar. 'Kuzey Kıbrıs'ta konuşma yapacakmışsın' diyorlar. Bunun iznini sizden alacak değiliz. Biz mesajımızı veriyoruz. Haklıyız. Haklı olduğumuz için sonuna kadar savunacağız.
Ziyaretimizden rahatsızlık duyanlar var. ABD'de bir kesim harekete geçti. Aralarında tescilli Türkiye düşmanları da var. Yunan ve Rumlara destek için konferans düzenlediler. Kıbrıs Barış Harekatı'mızı hala hazmedemiyorlar.
Ne dışarıdan verilen mesajların ne de içeriden yürütülen girişimlerin bizim nazarımızda boş teneke gürültüsünden öte bir kıymeti yoktur.
"Geriye dönmemizi beklemeyin"
Bizden kimse bundan sonra geriye dönüş beklemesin. Geçersizliği kanıtlanmış modeller üzerine harcayacak bir 50 yılımız daha yoktur. Müzakere süreci ancak iki egemen devlet arasında yürütülür.
Hiç kusura bakmasınlar, değil 47, 147 yıl da 247 yıl da geçse Kıbrıs Türk halkı bağımsızlığından ve özgürlüğünden taviz vermeyecektir.
Maraş'ta yeni dönem
Maraş'ta herkesin yararına olacak yeni bir dönemim kapıları açılacaktır. Hayat yeniden başlayacak. Mevcut mağduriyetler giderilecektir.
Bizim kimsenin toprağında hakkında gözümüz yoktur. Doğu Akdeniz'de hak ve özgürlüklerimizi korumaya devam edeceğiz.
Kıbrıs'ta çözümün temelinde KKTC'nin siyasi, ekonomik ve sosyal bakımdan daha da güçlenmesi yatmaktadır. Hiç kimse Kıbrıs Türkü'nden eşit statüsü ve egemenliğinden vazgeçmesini, Rumların iradesi altında azınlık olarak yaşamayı kabul etmesini beklemesin.