Cumhurbaşkanı Erdoğan'dan Leman'a destek çıkan Özgür Özel'e tepki: 'Müptezellerin avukatlığını yapıyor'

Lokman Özdemir
Lokman Özdemir
15:002/07/2025, Çarşamba
G: 2/07/2025, Çarşamba
Yeni Şafak
Recep Tayyip Erdoğan
Recep Tayyip Erdoğan

AK Parti Kadın Kolları Genel Merkez AR-GE Başkanlığı Teşkilat Akademisi Liderlik Okulu Kamp Programı'nda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, Özgür Özel'in Peygamberimizi hedef alan 'Leman' adlı sözde dergiye verdiği desteğe tepki gösterdi. Erdoğan "Özel sözde karikatüristlerin, bu müptezellerin avukatlığını yapıyor. Alçaklığı masum göstermek adına akla ziyan argümanlar öne sürüyor, gerçekleri çarpıtmak istiyor. Milyonların gördüğü hakareti sen göremiyorsan sorunu başkasında değil kendinde ara, Özgür, git göz doktoruna görün." dedi.

Cumhurbaşkanı ve AK Parti Genel Başkanı
Recep Tayyip Erdoğan
, partisinin kongre merkezinde düzenlenen AK Parti Kadın Kolları Genel Merkez AR-GE Başkanlığı Teşkilat Akademisi Liderlik Okulu Kamp Programı'nda önemli açıklamalarda bulundu.

İşte Erdoğan'ın açıklamaları;

AK Parti Kadın Kolları Liderlik Akademisi vesilesiyle sizlerle birlikte olmanın memnuniyeti içindeyim. Programa katkı sunan herkesi yürekten tebrik ediyorum. Partimize gönül veren, AK kadroya güvenenlere selamlarımı saygılarımı gönderiyorum. Kalbini kalbimizle birleştiren tüm dostlarımıza selamlarımı yoluyorum. 21 aydır İsrail'in vahşi saldırıları karşısında topraklarına cesaretle sahip çıkan Gazzeli kadınları kemali hürmetle selamlıyorum. O kadınlar ki her türlü zorbalığa zulme rağmen işgalcilere boyun eğmiyor. Fedakarlığın direnişin özgürlük mücadelesinin destanını yazıyor.


Liderlik akademimizin milletimiz için hayırlı olmasını temenni ediyorum. Birbirinden farklı alanlarda 3 gün boyunca düzenlenecek etkinliklerin verimli geçmesini diliyorum. Teşkilat akademilerini sıradan bir eğitim olarak görmüyoruz.



"Hedefimiz büyük ve güçlü Türkiye"


Mevla bizleri millete hizmet yolundan ayırmasın. AK Parti davası yıllarca kendi öz yurdunda ötelenenlerin yok sayılanların davasıdır. Hedefimiz büyük ve güçlü Türkiye'dir. Misyonumuz Türkiye Yüzyılının ihtişamıyla inşasıdır. Pusulamız bizi biz yapan kadim değerlerimizdir. Güç ve ilham kaynağımız ise siyasi parti fark etmeksizin 86 milyonun tamamıdır. Bunun için siyaset yapıyoruz. Sizler de sağlam bir temel üzerinde yükselen erdemliler hareketinin mensuplarısınız. Biz partimizi böyle kurduk; erdemliler hareketi dedik.


"Vesayet odaklarını dağıttık"


AK Parti olarak eserlerimizle, icraatlarımızla Türkiye'ye tarihinin en büyük başarılarını yaşattık. Adımızı şanla şerefle milletin gönlüne yazdırdık. Hak ve özgürlüklerin geliştirilmesinden, aile ve sosyal politikalara Türkiye'yi çok yüksek bir seviyeye çıkardık. Vesayet odaklarını dağıttık. Kibir abidelerine hadlerini bildirdik. Bu mücadele kolay olmadı. Dikensiz gül bahçesinde yürümedik. Gazete kupürleriyle partimizi kapamaya çalıştılar. Sokak terörüyle milli iradeyi esir almak istediler. Ama hiçbirinde muvaffak olamadılar.


Baskılara boyun eğmedik. Dik durduk ama hiçbir zaman diklenmedik. Milli iradeyi egemen kılmak için ter döktük, mücadele ettik. Her günümüzü milletimize hizmet yolunda geçirmeye gayret ettik. Her türlü sabotaja, çelmeye rağmen ülkemiz için tarihi kazanımlar elde ettik. Bu başarıda en büyük pay hiç şüphesiz kadınların oldu. Metropollerden en ücra köylere, tüm hanelere, tüm gönüllere kadınların sayesinde girdik. Bu ülkenin kadınlarını birilerinin aksine asla dolgu malzemesi olarak görmedik. Hayatın her alanında kadınların aktif bir şekilde rol almasını sağladık.


"2028 bir başka olacak"


Üniversitelerimizdeki kız öğrenci oranını yüzde 13'ten yüzde 53'ün üzerine taşıdık. Kadınların işgücüne katılım oranını 27,9'dan yüzde 36,5'e yükselttik. Kadın milletvekili oranını yüzde 4,4'ten yüzde 20 seviyelerine biz çıkardık.

Maşallah bu coşkuyla 2028 bir başka olacak. Her zaman ne dedim; kale içeriden fethedilir. Kalenin içinde kim var? Kadınlar var.


Sıfır tolerans ilkesiyle kadına şiddetle mücadele ettik. Kapsamlı reformlarla etkin caydırıcı önlemleri hayata geçirdik. KADES ve elektronik kelepçe gibi uygulamalarla kadınların yanında biz olduk.



Türkiye'nin onurunu, milletimizin itibarını korumakta zaafiyet göstermeyeceğiz. Bu kadro kendi ülkesini süklüm büklüm halde ülkesini yabancı kuruluşlara şikayet eden bir kadro değildir. Özgür neredeydi, Almanya'da. Ülkemizi şikayet etmeye gitti. Şunu da üzülerek söylemek zorundayım. Kuvâ-yi Milliye'ciz deyip Batı'ya hoş görünmek için şekilden şekle giriyorlar. Güç odaklarına bel bağlayanlar bizim dirayetli duruşumuzu anlayamaz.


"Özel'e bu telgrafı tekrar tekrar okumasını tavsiye ediyorum"


Bakın, onlar şu önemli telgrafın ne manaya geldiğini anlayamaz. Şu okuyacağım telgraf çok ama çok önemli. Bugün bilhassa güncel tartışmalara ışık tutması için Türkiye'nin nasıl kurulduğunu, Türkiye Büyük Millet Meclisi'nin nasıl açıldığını, bu ülkenin hangi temeller üzerine inşa edildiğini bilmeyenlere, 1920 tarihli şu telgrafı özetleyerek ve sadeleştirerek bir kez daha hatırlatmakta fayda görüyorum.


"Telgraf. Çok ivedi. Ankara, 21 Nisan 1920.

Kerim olan Allah'ın izniyle Nisan'ın 23. günü, cuma günü, cuma namazını müteakip Ankara'da Büyük Millet Meclisi açılacaktır. Büyük Millet Meclisi'nin açılış gününü cumaya denk getirmekle bu mübarek günün bereketinden istifade edilecektir. Açılıştan önce bütün mebuslarla Hacı Bayram-ı Veli Camii'nde cuma namazı kılınarak Kur'an-ı Kerim'in nuru ve peygambere salavattan feyz alınacaktır. Namazdan sonra lihye-i saadet ve Sancak-ı Şerif taşınarak Meclis binasına gidilecektir.

Bugünden itibaren Ankara vilayet merkezinde Kur'an-ı Kerim hatmi ve Buhari-i Şerif okunmasına başlanacak ve Kur'an hatminin son bölümü, hayırlı, uğurlu olması için cuma namazından sonra Meclis binası önünde tamamlanacaktır. Yaralı ve kutsal vatanımızın her köşesinde aynı şekilde bugünden itibaren Buhari ve Kur'an hatmi okunarak cuma günü ezan-ı Muhammedi'den evvel minarelerde salavat-ı şerife irad edilecektir.

Meclisin açılışından dolayı her tarafta, cuma namazından evvel münasip surette Mevlid-i şerif okunacaktır. Cenab-ı Hak'tan muvaffakiyet niyaz olunur.

Heyet-i Temsiliye namına Mustafa Kemal."

Kardeşlerim, evet, bu ülkeyi kuran esas irade budur. Türkiye, işte bu telgrafta vücut bulan hassasiyetleri korumak, yaşatmak, yüceltmek, her türlü saldırı karşısında bu değerleri muhafaza ve müdafaa etmek niyetinde de istikbale güçlü bir şekilde taşımak için kurulmuştur. İslam'la müşerref olduğumuz günden beri kurulan devletlerimizin üzerinde yükseldiği değerler manzumesi işte bunlardır. Elhamdülillah, Müslümanız, Muhammed ümmetindeniz. 1000 yıldır i'lay-i kelimetullah'ın sancaktarlığını yapan Türk milletindeniz.


Şimdi değerli kardeşlerim, CHP Genel Başkanı Özel'e, sözde karikatür üzerinden Peygamber Efendimize saygısızlık eden müptezellerin avukatlığını üstlenmeden önce bu telgrafı tekrar tekrar okumasını tavsiye ediyorum.


"Git bir göz doktoruna görün"


Elhamdülillah Müslümanız. Özel sözde karikatüristlerin avukatlığını yapıyor.


  • Alçaklığı masum göstermek adına akla ziyan argümanlar öne sürüyor, gerçekleri çarpıtmak istiyor. Milyonların gördüğü hakareti sen göremiyorsan sorunu başkasında değil kendinde ara, Özgür, git göz doktoruna görün.

CHP'nin çok ciddi bir siyasi kıble sorunu var. CHP sadece belediye soyguncularının değil, milletin kopuk marjinallerin oyuncağı haline gelmiştir.


"CHP giderek marjinalleşmekte"


Hadi yolsuzlukları, sahtekarları savunuyorsun. Peki bu küstahlığı niçin savunuyorsun. Hadsizlere niçin sahip çıkıyorsun. Böyle hassas bir konuda hiç mi ben ne yapıyorum diye sormuyorsun. Aslında bu akıl tutulmasının sebebi bellidir. Siyasete milletin baktığı yerden bakmıyor. CHP'nin çok ciddi bir siyasi kıble sorunu var. CHP giderek marjinalleşmektedir. Türkiye'nin ana muhalefet partisi şu an yönetilmiyor, dümeni kilitlenmiş gemi misali sürükleniyor. Gerilim, nefret, kutuplaştırma siyasetiyle Türkiye'de varılacak yer yoktur. Bu millet basiret sahibi bir millettir.


Aile kurumunu korumak, gelecek nesillere güçlü miras bırakmak en temel vazifemizdir.



#Recep Tayyip Erdoğan
#AK Parti
#Kadın Kolları