
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan İstanbul'daki programda konuştu. 28 Şubat zulmünün Türkiye'ye maliyetinin 380 milyar dolar olduğunu belirten Erdoğan, "Bunların sorumlusu sensin CHP, siz yaptınız bunları. Millet fakirleşirken dönemin şakşakçısı kartel medyası daha da zenginleşti" dedi. Terörsüz Türkiye hedefinde dün itibarıyla artık yeni bir safhaya geçildiğini belirten Erdoğan, "Bu süreci baltalayacak her türlü provokasyona karşı tedbirlerimize alacağız. Terörsüz Türkiye'nin kazananı 85 milyonun tamamı, milletimizin her bir ferdi olacaktır" ifadelerini kullandı.
Kanal 7 Medya Grubunun 30'uncu yıl dönümü dolayısıyla Haliç Kongre Merkezi'nde düzenlenen programda konuşan Cumhurbaşkanı Erdoğan, medya grubunun mensupları ile basın, yayın ve iletişim camiasını selamladı.
Erdoğan, Kanal 7 Medya Grubunun 30'uncu kuruluş yılı münasebetiyle bir araya gelmenin bahtiyarlığını yaşadığını belirterek "Bu anlamlı programın düzenlenmesinde emeği geçen her bir kardeşime yürekten teşekkür ediyorum." dedi.
Bu akşamın anlamlı bir akşam olduğunu kaydeden Erdoğan, konuşmasını şöyle sürdürdü:
''Zira Ramazan-ı Şerif'in adımını atıyoruz, ilk teravih bu akşam icra ediliyor, kılınıyor ve başı rahmet, ortası mağfiret sonu ebedi azaptan kurtuluş olan mübarek Ramazan-ı Şerif'le müşerref oluyoruz. Sizlerin vasıtasıyla yurt içinde ve yurt dışında kimi zaman canları pahasına görev yapan basın, yayın ve medya çalışanlarımıza saygılarımı, sevgilerimi gönderiyorum. Doğru, ilkeli, vicdanlı ve ahlaklı duruşuyla 1994'ten bu yana örnek bir yayıncılık başarısına imza atan Kanal 7 Medya Grubunun 30'uncu kuruluş yıl dönümünü tebrik ediyorum. Yayın hayatına başladığı günden itibaren yalnızca bir okul değil, aynı zamanda bir ekol haline gelen Kanal 7 ailesini yürekten kutluyorum. Bu ailede görev yapan muhabirinden kameramanına, editöründen yönetmenine, yapımcısından sunucusuna tüm kardeşlerime selamlarımı, sevgilerimi iletiyorum."

"Kanal 7 Medya Grubuna başarılarla dolu daha nice 30 yıllar temenni ediyorum"
"Bünyesindeki 3 televizyon kanalı, 1 radyo istasyonu ve 4 internet sitesiyle yayın faaliyetlerini sürdüren Kanal 7 Medya Grubuna başarılarla dolu daha nice 30 yıllar temenni ediyorum." diyen Erdoğan, "Kuruluşundan bugüne halkın ve hakkın yanında olan, etik ve sorumlu yayıncılık prensibinden taviz vermeyen Kanal 7 ailesini gönülden tebrik ediyorum. Kanal 7'nin 30 yıllık meşakkatli olduğu kadar başarılı, bereketli ve şerefli yolculuğunda birçok kıymetli isim geldi geçti. Başta geçen sene vefat eden İdari İşler Müdürü Şentürk Kaplan olmak üzere, ebediyete irtihal eden tüm kardeşlerimi rahmetle yad ediyorum." diye konuştu.
Mevla'dan emekleri zayi etmemesini dileyen Erdoğan, "Onları cennetiyle, cemaliyle inşallah müşerref eylesin. Bir dönem Kanal 7 bünyesinde çalışıp da artık emekliliklerini yaşayan personellerimize de hizmetlerinden ötürü teşekkür ediyorum." ifadelerini kullandı.
Erdoğan, sözlerinin başında özellikle bir hususu ifade etmek istediğini dile getirerek "Yaşı 30'un altında olan gençlerimizin çoğu Kanal 7'nin bu ülkedeki hak ve hürriyet mücadelesinde neye tekabül ettiğini doğal olarak fehmedemiyor. Bugün 28'inci yıl dönümü olan 28 Şubat'ın eğitimden siyasete, medyadan iş dünyasına nasıl bir baskı, zorbalık ve zulüm düzeni tesis ettiğini, o karanlık dönemleri yaşamayanlar tam manasıyla idrak edemiyor. Hatta özellikle 28 Şubat meselesi gündeme gelince CHP'li siyasetçilerin 'Bitmedi şu mağduriyetiniz.' diyecek kadar küstahlaştıklarına şahit oluyoruz." dedi.

Erdoğan, diğer kurumlarda çalışan binlerce kamu görevlisinin aynı şekilde tahkikata uğradığını, sürgün edildiğini, istifaya zorlandığını veya işinden atıldığını belirterek şöyle konuştu:

"FETÖ'nün, CHP zihniyetinin özellikle medyasının şahsımıza yönelik saldırıları karşısında bir dalgakıran oldunuz"
Cumhurbaşkanı Erdoğan, sözlerini şöyle sürdürdü:
"28 Şubat sadece hak ve özgürlüklerde değil, ekonomide de çok büyük bir yıkıma sebep olmuştur. Bunların sorumlusu sensin CHP. Siz yaptınız bunları. 28 Şubat postmodern darbesinin ülkemiz ekonomisine maliyeti nedir biliyor musunuz? 380 milyar dolardır. Millet fakirleşir dönemin darbe şakşakçısı, kartel medyası ve elitist iş çevreleri, ucuz kredilerle daha da zenginleşmiştir. Gazete manşetleri ve televizyon ekranları üzerinden irtica geliyor furyasına benzin dökenlerin hepsi 28 Şubat müdahalesinden ekonomik olarak büyük kazançlar sağlamıştır. Vesayete verdikleri desteğin karşılığını ucuz kredi, teşvik, iltimas, imtiyaz olarak ziyadesiyle almışlardır."
Böyle umutsuz bir dönemde Kanal 7 Medya Grubu'nun yürekli duruşuyla milletin sesi, soluğu ve vicdanı olduğunu, baskı karşısında Kanal 7'nin, demokrasi ve milli iradenin savunma hattı görevini üstlendiğini ifade eden Erdoğan, şöyle devam etti:

"CHP iltisaklı basın kuruluşlarının misyonu ve zihniyeti değişmedi"
Erdoğan, Cumhuriyet mitinglerinden 27 Nisan bildirisine, gezi Vandallığından 17-25 Aralık emniyet, yargı darbe girişimine, 15 Temmuz ihanetinden milli iradeyi hedef alan diğer saldırılara kadar yakın tarihin en kritik eşiklerinde Kanal 7'yi daima yanlarında bulduklarını belirten Erdoğan, "Sizler 30 yıl boyunca medyanın ve meydanın boş olmadığını birilerine çok net biçimde gösterdiniz." dedi.
"Kimsesizlerin sesi" olma iddiasının hakkını tam 30 yıldır layıkıyla veren Kanal 7 ailesine şahsı, ailesi ve partisi adına şükranlarını sunduğunu ifade eden Erdoğan, şunları kaydetti:
Erdoğan, Türkiye'de vesayetin tüm form ve biçimleri geriledikçe, tamamen ideolojik klan dayanışmasıyla uzun yıllar basın yayın hayatını esir alan tek tipçi anlayışın da mevzi kaybettiğini vurgulayarak, "Ülkenin tirajı yüksek gazetelerinde halka hakaret eden, siyasetçisini tehdit eden, milletin inanç ve kültür değerlerini aşağılayan kerameti kendinden menkul kalemşörlerin de devri iktidarı zamanla sona ermiştir." ifadelerini kullandı.

"Türkiye'yi eski karanlık ve kaotik günlerine geri döndüremeyecekler"
Birileri kabullenmek istemese de Kanal 7'nin kurulduğu yıllara göre daha zengin, daha renkli, daha çoğulcu bir medya düzenine sahip olduklarını söyleyen Erdoğan, "Yeni medya düzeninin, eskinin imtiyazlılarını, seçkinlerini, halka rağmen halkçı jakobenlerini rahatsız ettiğini biliyoruz. Nitekim iş adamı örgütlerinden kimi basın kuruluşlarına, eski Türkiye'nin demirbaşları zaman zaman bu rahatsızlıklarını da ifşa etmektedir. Ama ne yapsalar boş. Ne yapsalar beyhude. Kanal 7 ailesi gibi yerli, milli ve özgür medyamız olduğu müddetçe bir daha Türkiye'yi eski karanlık ve kaotik günlerine geri döndüremeyecekler." değerlendirmesinde bulundu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, eninde sonunda 85 milyonun bütün fertlerinin eşit olduğu, eşit muamele gördüğü yeni Türkiye gerçeğiyle yaşamayı öğreneceklerini, bu ülkenin asli ve tek sahibinin tüm kesimleriyle millet olduğunu er ya da geç kabulleneceklerini vurguladı.

Erdoğan, "Milli iradeyi baskı altına almaya çalışan vesayet heveslilerine de meydanı asla terk etmeyeceğiz. Bugün bir kez daha tekrarlıyorum. Biz yapıcı eleştiriye, farklı fikirlere, aykırı görüşlere sonuna kadar açığız. Türkiye'nin gücüne güç katacak, ekonomide, siyasette, dış politikada, toplumsal barış ve huzur ortamına katkı verecek her türlü öneriyi dinleriz. Hatta kimden geldiğini umursamadan memnuniyetle karşılarız." ifadesini kullandı.

"Anayasamızda ilk dört madde şu anda neredeyse biz de yanındayız"
Erdoğan, sözlerine şöyle devam etti:
Son 22 yılda demokrasi ve özgürlük hamleleriyle 28 Şubat döneminin ayrımcı, ötekileştirici, baskıcı uygulamalarına son verdiklerini belirten Erdoğan, "Bırakın kamuoyunda rahatça konuşulmasını, neredeyse düşünülmesi dahi yasak olan birçok meseleyi çözüme kavuşturduk. İnancı, meşrebi, hayat tarzı ve kökeni ne olursa olsun 85 milyonun tüm mensuplarını, devletin birinci sınıf vatandaşı haline getirdik." dedi.

"Güvenlik-özgürlük dengesini daima muhafaza ettik"
Erdoğan, Türkiye'yi prangalarından kurtarma mücadelesinde önlerine çıkan en büyük engellerden birinin terör belası olduğunu söyledi.
Türkiye'nin terörle 40 yıllık imtihanında çok ciddi zorluklarla karşılaşıldığını belirten Cumhurbaşkanı Erdoğan, "Terör, sadece devletimizin bütünlüğünü ve milletimizin huzurunu değil, aynı zamanda demokrasimizi, ekonomimizi ve sivil siyaseti de hedef aldı. Terör tehdidi ülkemizde uzun yıllar siyaseti biçimlendirmek, siyasetçileri dar bir alana hapsetmek için bir sopa olarak kullanıldı. Biz 22 seneyi aşan iktidarlarımız boyunca bu tuzağa asla düşmedik. Güvenlik-özgürlük dengesini daima muhafaza ettik. Bu topraklardaki ezeli ve ebedi kardeşliğimize asla gölge düşürmedik, bilakis daha da güçlendirdik." dedi.