Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) 15 Temmuz darbe girişimi sırasında 4. Kolordu ve 28. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığındaki eylemlere ilişkin 268 kişinin yargılandığı davaya devam edildi.
Ankara 20. Ağır Ceza Mahkemesince Sincan Ceza ve İnfaz Kurumları Kampüsü'ndeki salonda görülen duruşmada, 15 Temmuz'da Ankara Emniyet Müdürlüğünü ele geçirmek isteyen darbecilere karşı mücadele verirken yaralanan polisler, müşteki sıfatıyla yaşadıklarını anlattı.
Müşteki polis memuru Cihan Genç, darbecilerin zırhlı personel taşıyıcı (ZPT) araçlarla Ankara Emniyet Müdürlüğüne geldiklerini, uyarılara rağmen kendilerine ateş ettiklerini ifade etti.
Müşteki polis memuru İlhami Dinç de olay tarihinde yıllık izinde olduğunu, televizyonda FETÖ'nün darbe girişimi olduğunu öğrenmesi üzerine görev yeri Ankara Emniyet Müdürlüğüne gittiğini söyledi.
Bir polis arkadaşının darbecilerin açtığı ateş sonucu şehit düştüğünü belirten Dinç, bunun üzerine zırhlı araçların yanına gidip polise neden saldırdıklarını sorarak tepki gösterdiğini dile getirdi.
Müşteki Cengiz Ekşi ise zırhlı araçların emniyetin önündeki TOMA'ları sürükleyerek içeri girmeye çalıştığını kaydetti.
Bu sırada olayı anlamaya çalıştığını dile getiren Ekşi, askerler ile polis arasına girmeye çalışan yaşlı bir çiftin darbeciler tarafından vurulduğunu aktardı. Ekşi, şu ifadeleri kullandı:
"Samsun yolu tarafından bir araç geldi. İçinden yaşlı bir çift indi ve bizimle darbecilerin arasına girdi.
Bunun üzerine yaşlı adama ateş ettiler, bacaklarından vurdular. Kadının bağırması üzerine ona da ateş ettiler. Arkadaşım yaşlı adama, ben de kadına yetiştim. Kadın nefes alamıyordu, o esnada bir genç 'Anne ve babamı vurdular' deyip ağladı. İkisini hastaneye gönderdik."