Birleşmiş Milletler dünyanın her yerindeki mültecileri onurlandırmak adına 20 Haziran’ı Dünya Mülteciler Günü olarak kabul etti. Göçmenlere destek veren Uluslararası Mülteci Hakları Derneği (UMHD) Başkanı Av. Abdullah Resul Demir Dünya Mülteciler Günü kapsamında Yeni Şafak’a konuştu. 20 Haziran’ın artık bir bayram değil anma günü olduğunu söyleyen Demir, göçün ve göçmenin ülkeye değer kattığını anlatarak, “Bugün sanayiciler, tekstil atölyeleri, inşaat şantiyeleri çalıştıracak ara eleman bulunamıyor. Ülkemizdeki kaynağı doğru kullanarak ve doğru istihdamla bu açığı çok rahat kapatabiliriz. O insanların istihdama katkısını sağladığımızda toplumun içerisinde de bu insanlar görünmeye başlayacaklar. Toplumun içinde görünmeye de başladığında artık bazı kesimler önyargılarından sıyrılma fırsatı bulacak” dedi.
Göçmen ve mültecilik konusunda Türkiye'nin 10 yılı aşkın süredir ciddi bir yol kat ettiğine değinen Demir, "20 Haziran Dünya Mülteciler Günü'nden bahsederken, uluslararası arenada bu konuda en büyük mücadeleyi vermiş ülkemiz ile söze başlamak gerek. Türkiye, dünyada kendi nüfusuna oranla en çok mülteci kabul eden ülkesi. Bu çok önemli bir başarı. Sayıları 3 buçuk milyonu aşan Suriyelilere eğitim, sağlık ve diğer haklardan yararlanma imkanı verildi. Bu anlamda Türkiye'nin bazı noktalar dışında başarılı bir sınav verdiğini söyleyebiliriz" şeklinde konuştu.
Türkiye'de sadece Suriye'den gelenler değil, Mısır, Filistin, Doğu Türkistan, Özbekistan gibi ülkelerden gelen göçmenlerin uğrak rotası olduğunu hatırlatan Demir'e göre, Türkiye'de düzenli ve düzensiz göçmen kavramları arasındaki farklar tam olarak anlaşılmıyor. Sınır güvenliğinin sağlanması, yasal olmayan koşullarda ülkeye girişlerin engellenmesi ile Türkiye'de başta Suriyeliler olmak üzere ikamet ya da vize ile bulunanların problem yaşamaması gerektiğini savunan Demir, "Düzensiz göçmenlerin çalışma iznindeki sıkıntılar toplum nezdinde ırkçı söylemlerle Suriyelilere yansıtılıyor. Bugün hangi Suriyeliye denk gelirsek gelelim, neredeyse tamamı ama sigortalı ama sigortasız, bir şekilde çalışıyor. Dolayısıyla bir problem yok ama bazı ırkçı söylemler, 'Ülkelerine gitsinler' gibi ifadeler bu durumlara sebebiyet veriyor" ifadelerini kullandı.
"Göçmenlerin çalışma izniyle ilgili de esneklikler var. Özellikle Suriyelilerin çalışmalarıyla ilgili esneklikler getirileceğini düşünüyoruz" diyen Avukat Demir, "Bir an önce onların Türkiye Cumhuriyeti'nin ekonomisine katkısını artırmalıyız. Bugün Cumhurbaşkanı Erdoğan, nüfus oranlarının düşüşüyle ilgili bir şey söyledi ve 'Bu bizim için hiç iyi değil' dedi. Sizin ekonomik olarak gelişmekte olduğunuz bir süreçte ne kadar etkili güce sahip olursanız olun, iş gücünüz olmazsa fabrikalarınızın olması hiçbir işe yaramaz. Bu anlamda bir an önce ülkemizde bulunan göçmenleri, düzensiz göçe karşı önlem alarak istihdama kazandırıp, ikamet vererek ve sigorta yaparak değerlendirmeliyiz" diye konuştu.