
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, Plan ve Bütçe Komisyonu'nda milletvekillerinin sorularını yanıtladı.
Bakan Tekin, muhalefetten gelen tarikat ve cemaatlerle protokol imzalanıyor eleştirilerine karşılık verirken, “Kadın Sağlıkçıları Eğitim ve Dayanışma Cemaati'yle protokol imzaladık, Kadın ve Demokrasi Tarikatı'yla protokol imzaladık, Lösemili Çocuklar Cemaati'yle protokol imzaladık, Çocuklar Gülsün Diye Cemaati'yle protokol imzaladık, Türk Böbrek Cemaati'yle protokol imzaladık” diye konuştu. Bakan Tekin, anayasa hukuku dersleri de verdiğini anımsatarak, bir sivil toplum örgütünün İçişleri Bakanlığı Dernekler Masası ya da ilgili Sivil Toplum Genel Müdürlüğü bünyesinde akredite olmuş olması ya da Vakıflar Genel Müdürlüğü bünyesinde akredite olmuş bir vakıf olması sivil toplum olarak tanımlanması için yeterli olduğunu vurguladı. Tekin, “Hiçbir sivil toplum örgütü arasında ayrım yapmıyoruz. Benim biraz önce okuduklarım hangi cemaatti?” diye sorunca muhalefetten gelen tepki daha da arttı. Bakan Tekin, “'Cemaat ve tarikatlara kaynak aktardınız' diyorlar. Bir tane vakıf, dernek gösterin, eğer protokolümüzü iptal etmezsek, ben de bir şey bilmiyorum. Sivil toplum örgütleri arasında da bize yakın, bize uzak ayrımı yapmayız. Hukuk devletinin formasyonu içerisinde davranıyorum. Soru sormak istiyorum. 1990 yılında Gülbahar Hatun Okulları'nı kim açtı? Hangi cemaatin mensupları idi?” ifadelerini kullandı. Tekin, "diplomada sahtecilikle" ilgili eleştirilere de değinerek, “Bu konudaki her olayın arkasındayız, soruşturmamızı açtık, gereğini yapıyoruz. Ben de bir soru soracağım. 15 milyon İstanbullunun kişisel verilerini siyasi çıkar uğruna satan bir kişi için neden bir şey demiyorsunuz?” ifadesini kullandı.











