Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, başörtüsü konusunda yasa çıkarılmasını öneren CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’na meydan okuyarak “Gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım” dedi.
AK Parti’nin TBMM Grup Toplantısı'nda konuşan Erdoğan, “Muhalefetin seçim öncesi söyledikleriyle seçim sonrası yaptıkları arasındaki devasa uçurumu, belediyelerde gördük. Meydanlarda millete vaat ettikleri hiçbir sözün arkasında duramadılar. Hatta ne dedilerse tam tersini yaptılar. Buna rağmen de hâlâ kendilerine ait olmayan işleri sahiplenerek ortada pişkince gezebiliyorlar. Şimdi aynı sinsi taktiği, önümüzdeki seçimler için de kullanmanın hazırlıklarını yaptıklarından hiç şüpheniz olmasın” dedi.
Erdoğan sözlerini şöyle sürdürdü: CHP Genel Başkanı yaptığı bir açıklamayla, bizim ömrümüzü verdiğimiz bir mücadele neticesinde adım adım çözdüğümüz başörtüsü meselesiyle ilgili, güya günah çıkartıyor, güya yeni bir teklif getiriyor. Doğrusu bu zatın niye böyle bir teklifle ortaya çıktığını anlamakta zorlandık. Çünkü biz, bir dönem zulüm düzeyine varan bu konuyu, her alanda ülke gündeminden çıkarttık.
Yanına bir iki tane başörtülü bayan alıp onlara rozet takmakla bu işi çözdüğünü ve çözeceğini mi zannediyorsun? Dürüst ol, dürüst. Adam gibi dürüst ol. İstismar siyaseti yaparak, milletin karşısına çıkma. Bu zatın, artık yaşanmayan bir sorunla ilgili
bir gece yarısı ortaya çıkıp, kanuni düzenleme teklif etmesinin gerisindeki riyakarlığı görüyoruz da başka ne hesap var, onu da değerlendirmemiz lazım.
Kılıçdaroğlu, benim kızlarım bu işin mağduriyetini çekti. Ben kızlarımın bir tanesini imam hatipte İstanbul’da okutamadım. Oradaki yönetim sıkıntılıydı. Türkiye’nin bir başka iline göndermek suretiyle oradaki okulda kızım okulunu tamamladı. Şimdi ‘Kanunlarla bu işi düzenleyelim, halledelim’ diyorsun. Her konu gibi, başörtüsü meselesinde de birbiriyle taban tabana zıt o kadar çok demeci var ki, biz söylediklerine değil, gerisindeki zihniyete bakmayı tercih ediyoruz.
Kılıçdaroğlu’nun son teklifini de bu çerçevede bir taktik adım olarak görüyorum. Aradan geçen 12 yılın ardından, bir gece vakti aklına, geçmişteki bir televizyon programında muhatabının ‘çul’ diyerek hakaretler savurduğu ve kendisinin de dudağını büzerek ‘bir metrekarelik bez parçası’ diye onu teyit ettiği başörtüsü gelmiş. Kanun teklifi diye Meclis’te sundukları metin, sorunu hem tüm boyutlarıyla kucaklamaktan, hem de arzu edilen şekilde çözmekten uzaktır.
Hatta tam tersine geçmişte olduğu gibi kötü niyetli yorumlar eliyle, yeni yasakların dayanağı haline bile gelebilir. Madem bu konuyu kendisi gündeme getirdi, öyleyse biz daha öte bir teklifle mukabele edelim. Eğer dürüstsen, eğer samimiysen... Şayet bu zat, temel bir insan hakkı olan başörtüsü meselesini ülkenin gündeminden kati şekilde çıkarmakta samimiyse… Şayet bu zat, gençlerimizin en büyük hassasiyetleri olan özgürlük alanlarından biri konumundaki bu meselenin ahdi temelini güçlendirme sözünün arkasındaysa… Gelin çözümü yasa değil Anayasa düzeyinde sağlayalım.
Hayat tarzları üzerinden milleti birbirine düşürme çabalarının önünü onlara rağmen kestiklerini belirten Erdoğan, “İnşallah önümüzdeki cuma günü (yarın) yeni bir adımını atacağımız çalışmalarla Alevi kardeşlerimizi ülkemizden koparma projelerini de onlara rağmen akamete uğratıyoruz” diye konuştu.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, AK Parti TBMM Grup Toplantısı’nın ardından gazetecilerin “CHP Grup Başkanvekili Özgür Özel, ‘Hayır’ diyeceklerini açıkladı” hatırlatmasına “Olacağı buydu zaten, bunlar dürüst değil. Yasal düzenlemeye gerek yok çünkü şu anda zaten yasal teminat altında” dedi. “Dar kapsamlı mı yoksa geniş kapsamlı mı bir anayasa teklifinden mi bahsediyoruz?” sorusuna ise Erdoğan, “Ülkenin tüm kurumlarında, bu işi en geniş anlamda yer alacak şekilde” cevabını verdi.