İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, TBMM'de gerçekleştirilen 2021 Merkezi Yönetim Bütçe ve 2019 Kesin Hesap Kanun Teklifi görüşmelerinde açıklamalarda bulundu.
"Örgüte istihbarat sağlayan, belediye kepçesiyle çukur, barikat kazan, belediye aracıyla terörist cenazesi kaldıran, bombalı eylem yaptıran, teröristin adını cadde ve sokaklara veren, belediye binasında roketatar ve silah depolayan, arka odadaki Kandil'in müfettişinden talimat alan adamlara, elinde silah yok ve mağarada yaşamıyor diye göz yummuyoruz.
Teröriste terörist diyoruz, destekçisine de terörist diyoruz; ihbarcısına, işbirlikçisine, çocukları kandırıp dağa gönderen belediye başkanına terörist diyoruz; İmralı'daki devrik terörist başına terörist diyoruz. Koltuğu için birbirini yiyen Edirne'deki Demirtaş'a da, Karayılan'a da, tecavüzcü Biçirpinin Duran Kalkan'a da terörist diyoruz.
Bizim yaptığımız sadece terörle mücadele değildir, bu aslında emperyalizmin bütün kollarıyla mücadeledir. Bu bir kalkınma mücadelesidir.
Örgüte katılım 2014 yılında 5 bin 558 iken, Allah'a şükür bugün 52'ye indi."
E-Devlet projesinin Türkiye'ye çağ atlattığını vurgulayan Soylu, "Sadece e-bilişim, e-devlet, teknoloji, verimlilik ve üretimde ortaya koyduğumuz kaynaklardan elde ettiğimiz tasarruf 2020 yılı içerisinde şu saate kadar 9,1 katrilyondur." diye konuştu.
Eskiye göre çok önemli bir farkları bulunduğunu ve hiçbir probleme tek gözlükle bakmadıklarını dile getiren Soylu, şunları söyledi:
Soylu, HDP milletvekillerinin sıra kapaklarına vurarak gürültü çıkarmasına rağmen konuşmasını şöyle sürdürdü:
"İtalya'da olan biten bizdekinin aynısıydı. 2013'te 38, 2018'de 43, 2019'da 45 belediyenin seçimle gelmiş yöneticileri yerine kirli ilişkileri, ağları nedeniyle kayyum atadılar. Ne dünyadan ne muhalefetten kimsenin gıkı çıkmadı, kimse kalkıp geçmiş olsuna gitmedi, kınama beyanları yapmadı. Biz kimseye Yunanistan'da Altın Şafak Partisi'ne yapılandan, İspanya'da, İtalya'da yapılandan, Fransa'da yapılandan, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi'ndeki ilkelerden, Venedik Kriterleri'nden farklı bir muamele yapmıyoruz. Teröriste terörist diyoruz, destekçisine de terörist diyoruz; ihbarcısına, işbirlikçisine, çocukları kandırıp dağa gönderen belediye başkanına terörist diyoruz; İmralı'daki devrik terörist başına terörist diyoruz. Koltuğu için birbirini yiyen Edirne'deki Demirtaş'a da, Karayılan'a da, tecavüzcü Biçirpinin Duran Kalkan'a da terörist diyoruz. Hiç merak etmeyin, biz içeride olan biten her şeyin farkındayız.
Size soruyorum; sabahtan beri, Kandil'de elinize yazılıp verilmiş metinleri dinliyorum. Hiç birinde Demirtaş'ın ismi geçmiyor. Ne oldu Demirtaş'ı açığa mı aldınız? PKK'nın haber ajansından, çocuk kandırıp gibi yaptırdığınız düzmece haberler bize sökmez. PKK bağlantısından görevden aldığımız belediye başkanlarına, bazı belediye başkanlarının daha koltuğuna oturmadan koşa koşa bu belediyelere geçmiş olsuna gitmesi, bizi Yunanistan'a şikayet etmesi, bizi Avrupa'ya şikayet etmesi bize sökmez. Nereden zuhur ettiği belli olmayan dünün acizlerinin, yeni partilerinin karşı mahalleye yaranmak için yaptıkları açıklamalar yargıya 'sopa' diyerek itibarsızlaştırmaya çalışmaları bize sökmez. Onlardan PKK'ya ne deva olur ne de gelecek olur."
Soylu, HDP'li milletvekillerin protestolarını sürdürmesine rağmen konuşmasını sürdürürken, AK Parti ve MHP milletvekillerince de alkışlandı. Soylu, konuşmasına şöyle devam etti:
"Sizin az buçuk haysiyetiniz olsa şu siviller için bir gün başsağlığı dilerdiniz. Haysiyetsizler, haysiyetsizler, haysiyetsizler. Bu çocukların hesabını vereceksiniz, bu çocukların hesabını vereceksiniz. Terörist onlar. Bunlar emekçi, hiç utanmıyorsunuz değil mi? İşçi bunlar, işçi. Alın teriyle para kazanmak isteyenler. PKK'nın kölesi olmuşsunuz.
Sayın Engin Altay, biraz önce burada bir cümle ettiniz, dediniz ki 'Siz HDP'yi kriminalize etmeyin'. HDP'yi biz kriminalize etmiyoruz, etmeyiz de zaten. HDP'yi kim kriminalize ediyor biliyor musunuz? Lütfen, bazen üstü örtülü, açık, beraber olduğunuz HDP'yi korumak için böyle bir söz söylemeyin. HDP'yi kriminalize eden PKK terör örgütünün kendisidir."
İstismar edilemeyecek bir şey söyleyeceğini belirten Soylu, "Kürtler de Aleviler de bu ülkenin çimentosudur, çimentosudur." dedi.
Soylu, HDP'nin sözcülüğünü yaptığı terör örgütü PKK'nın, kaçırdığı çocukların eline silah verdiğini ifade eden Soylu, bunların arasında 14-15 yaşında çocuklar olduğunu dile getirdi.