İHH'dan ırkçı söylemlerin hayattan kopardığı gencin ailesine taziye.
Hatay'ın Antakya ilçesinde kavgada bıçaklanan Suriyeli genç yaşamını yitirdi. İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım, yaşamını yitiren gencin Narlıca Mahallesi'nde yaşayan ailesini ziyaret etti. Al-Ali'nin, İHH İnsani Yardım Vakfının Reyhanlı Eğitim Kampüsü'ndeki eğitiminin ardından sınavlara girerek Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandığını söyleyen Yıldırım, "Irkçı söylemler yüzünden bu çocuğumuz aramızdan ayrıldı. Herkes nelere sebep olduğunu düşünsün. Bu bıçağı kullanan kadar kullanılmasına sebep olanın da eli kanlıdır. " dedi.
Narlıca Mahallesi'nde Suriye uyruklu Faris Muhammed Al-Ali (17) ile daha önce tartışma yaşadığı grup arasında dün gece kavga çıktı.
Kavgada bıçakla yaralanan genç, 112 Acil Sağlık ekiplerince kaldırıldığı hastanede hayatını kaybetti.
Valilikten yapılan yazılı açıklamada,
"Narlıca Mahallesi'nde meydana gelen ve bir kişinin hayatını kaybettiği olayda failler, kısa sürede yakalanarak adli makamlara sevk edilmiştir."
ifadesi kullanıldı.
İHH Başkanı Yıldırım'dan aileye ziyaret
İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Genel Başkanı Bülent Yıldırım, yaşamını yitiren gencin Narlıca Mahallesi'nde yaşayan annesini ve kardeşlerini ziyaret etti, aileye başsağlığı diledi.
Yıldırım, gazetecilere, babası Suriye'deki iç savaşta ölen Al-Ali'nin, İHH İnsani Yardım Vakfının Reyhanlı Eğitim Kampüsü'ndeki eğitiminin ardından sınavlara girerek Balıkesir Üniversitesi Tıp Fakültesi'ni kazandığını söyledi.
Yıldırım, "Bir gencimizi daha kaybettik. 17 yaşında. Bizim Yetim Köyü'müzde okuyordu, imam hatibi bitirdi. Çok çalıştı, gayret etti. Kardeşleri vardı. Annesiyle birlikte kardeşlerine bakıyordu. İmam hatibi bitirince imtihanlara girdi, yüz üzerinden yüz aldı ve Balıkesir'de tıp fakültesini kazandı. Kardeşleri de aynı okulda okuyordu. "
dedi.
"Şehit evladı bir yetime nasıl kıydılar?"
"Dün gece kendisinin bıçaklanarak öldürüldüğü haberini aldık. Beş kişi önünü kesmiş, iki kişi kollarından tutmuş. Önce dövmüşler sonra bıçaklayarak şehit etmişler. Kendisi zaten şehit evladıydı. Şimdi düşünüyorum bir şehit evladı olan bir yetime nasıl kıydılar? Vuran çocuklar da sonradan pişman olacak. Fabrikada çalışırken ufak bir tartışma olmuş. O tartışmada vuran çocuğun annesine biraz eli değmiş. Sonra 'Sen benim annem gibisin' deyip özür dilemiş. Çünkü şehit çocukları anneye önem verirler. "
ifadelerini kullanan Yıldırım, sözlerini şöyle sürdürdü:
"Fakat aradan bir hafta 10 gün geçiyor. Bu çocukların kafasına bu kin tohumlarını kim serpti? Koca koca adamlar bu ırkçı söylemleri yaygınlaştırdılar. Her ırkçı söylemde bulunanın Allah belasını versin. Bir yetim çocuğumuza bu kadar emek verdik. Bunlar Türkiye'de yetişti, Türkiye'yi biliyorlar. Tıp fakültesine kadar geldiler. Şimdi bu şiddet söylemleri yüzünden bu çocuğumuz aramızdan ayrıldı. Ve yarım milyondan fazla çocuk bu ırkçı söylemler yüzünden korkudan okula gidemiyor. Herkes nelere sebep olduğunu düşünsün. Bu bıçağı kullanan kadar kullanılmasına sebep olanın da eli kanlıdır. Hepsini lanetliyorum. Herkesten destek istiyorum. Bu kin ve nefret söylemini yaygınlaştıran kim olursa olsun hepsine sesleniyorum; bu söylemler yüzünden çocuklar ölüyor, okula gidemiyor ve sonuçta hepimiz kaybediyoruz."
Bakan Soylu, aileye başsağlığı diledi
Öte yandan, taziye ziyareti sırasında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, Bülent Yıldırım'ı cep telefonundan aradı.
Yıldırım'ın telefonuyla aileyle görüşen Bakan Soylu, gencin annesi ve kardeşlerine başsağlığı diledi.