Türkiye'nin terörle mücadelede sergilediği kararlı tavır ve operasyonlarda aldığı başarılı sonuçlar, komşu ülkelerle ortak operasyon yapmasını da beraberin getirdi.
İçişleri Bakanı Süleyman Soylu, "Bu sabah 8'de Türkiye ve İran, PKK'ya karşı ortak operasyona başladı" açıklamasını yapınca, gözler bir kez daha bölgeye çevrildi.
ANKASAM Stratejik Araştırmalar Merkezi Uzmanı Cenk Tamer, Bakan Soylu’nun açıkladığı ve İran’ın da teyit ettiği PKK’ya yönelik ortak operasyon kararı ilk aşamada iki ülke arasındaki sınırlara odaklanacağa benzediğini söyledi.
Türkiye'nin, Kandil'e ortak operasyon konusunda uzun zamandır İran’a baskı yaptığına fakat başarılı olamadığına dikkati çeken Tamer, "Hazırlıkları çok daha öncesine dayansa da 2018 yılının başlarında Afrin Operasyonu’yla eş zamanlı olarak Irak’ın kuzeyindeki terör kamplarına yönelik başlatılan geniş kapsamlı operasyonun daha öncekilerden farkı Türkiye’nin burada temizlediği yerlere kalıcı gözlem noktaları oluşturmasıdır. İran ise en başından beri Türkiye’nin Irak’ta herhangi bir şekilde etkinlik kurmasından rahatsızlık duymakta" şeklinde konuştu.
"Türkiye’nin Irak’ta terör operasyonları Bağdat ile varılan güvenlik anlaşmalarına ve en son Abdülmehdi Hükümeti’yle yenilenen güvenlik protokollerine dayanmakta" diyen Tamer, şöyle devam etti:
"Tahran yönetimi, Türkiye'nin kendi ulusal güvenliğini tesis etmeyi amaçlayan bu operasyonlarının Irak'ın ulusal egemenliğini zedelediğini düşünmekte veya bu yönde bir algı oluşturmaya çalışmaktaydı.
Nitekim hatırlayalım geçtiğimiz yılın haziran ayında İran, Türkiye'nin olası Kandil operasyonunu desteklemeyeceğini açıklamıştı. Fakat günümüzde gelinen noktada bu en azından somut bir şekilde konuşulmaya başlandı."
"Türkiye-İran sınırında başlayacak ortak operasyon ilerleyen süreçte Kandil'e de uzanabilir" diyen Tamer, "Fakat daha önceki operasyonlar sırasında PKK’lıların İran sınırının ötesine kaçtıklarını dikkate alırsak, günümüzde de İran'ın bu konudaki kararlılığını sorgulamamız gerekir. İran'ın samimiyetini kısa zaman içinde test etmiş olacağız" şeklinde konuştu.
Eğer Kandil'e Irak'ın da dahil olduğu geniş kapsamlı ortak bir operasyon düzenlenirse bu işbirliğinin Suriye’ye yansıyabileceği bir ortam oluşabileceğinin altını çizen Tamer, şöyle devam etti:
"Diğer bir ifadeyle İran'ın PKK'ya net bir tavır alması demek, Suriye’de özellikle Fırat'ın doğusu meselesinde Türkiye-Rusya-İran ekseninin daha da güçlenmesi anlamına gelecektir.
İran dış politikasında reformist kanadın temsilcileri Ruhani ve Zarif’in Irak ziyaretleriyle başlayan ve çatışmadan çok işbirliğini önemseyen açılım havası, Tahran'ın ilerleyen dönemde bölge politikalarına da yansıyacağa benziyor. Bu açılım muhafazakarların Ortadoğu’daki etkisinin ve politikalarının kırılması anlamına geliyor.
İran'ın Türkiye ile Irak'ta PKK'ya karşı ortak operasyonlara artık sıcak bakması ise bunun ilk işaretlerini oluşturuyor. İki ülke arasında PKK konusunda oluşmaya başlayan bu görüş birliğinin yakında Suriye’ye yansıması da kaçınılmaz gözüküyor."