Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın eşi Emine Erdoğan’ın himayesinde başlatılan Sıfır Atık Projesi her geçen gün yaygınlaşıyor. 2023’te tam faaliyete geçtiğinde Türkiye genelinde 20 milyar TL tasarruf ve 100 bin istihdam sağlayacak olan Sıfır Atık Projesi, söz konusu hedef doğrultusunda yeni yılda yeni sıçramalar yapacak. Sıfır atık olarak tanımlanan israfın önlenmesi, kaynakların daha verimli kullanılması, oluşan atığın miktarının azaltılması, etkin toplama sisteminin kurulması, atıkların geri dönüştürülmesini kapsayan atık önleme yaklaşımı toplum tarafından daha çok benimseniyor. 2018 yılında başlayan proje için, 2020 yılında önemli adımlar atılacak.
* 250 bin nüfusun üzerindeki belediyelerde sıfır atık yönetim sistemi kurulacak.
* Kamu kurum ve kuruluşları, sanayi bölgeleri, havalimanları, limanlar, akaryakıt istasyonları, dinlenme tesisleri de sıfır atık sistemine geçecek.
* 100 ve üzeri ofis/büro kapasiteli iş merkezleri ve ticari plazalarla, 5 bin m2 ve üzerindeki AVM’ler de sisteme dahil olacak.
* 250 ve üzerinde öğrencisi bulunan eğitim kurumu ve yurtlar, 100 oda ve üzeri konaklama işletmeleri, 100 yatak ve üzeri sağlık kuruluşları, 300 ve üzeri konut bulunan siteler ve zincir marketler de sıfır atık yönetim sistemlerini kuracak.
Sıfır Atık Projesi’nin ilk olarak uygulanmaya başlandığı Cumhurbaşkanlığı Külliyesi’nde 23 aylık sürede yaklaşık 153 ton değerlendirilebilir atık, ekonomiye kazandırıldı. Projeyle şu ana kadar 72 ton kağıt ve kartonun geri kazanımı sağlanarak, bin 225 ağacın kesilmesinin önüne geçildi. Projeye hız verilen külliyede enerji ve su tasarrufunu içeren uygulamalara da başlandı. Enerji verimliliği için ofislerde öğle arası ve akşam mesai bitiminde kısıtlı aydınlatma, su verimliliği için musluklarda debi azaltımı ile tek kullanımlık plastik ürünlerin kaldırılması gibi düzenlemelere gidildi.
Çevre ve doğal kaynakların korunmasına yönelik projeler dikkat çekerken, bütçeden bu amaçla ayrılan kaynak artıyor. Türkiye’de çevreyi korumak için yapılan harcama 5 yılda kademeli olarak yükseldi. 2014-2018 yılları arasında çevre koruma çalışmalarına ülke kaynaklarından 150 milyar 106 milyon lira ayrıldı. Çevre koruma harcamalarında en büyük payı “atık ve atık su yönetimleri” alırken, bunları sırasıyla “biyolojik çeşitliliğin ve peyzajın korunması”, “toprak, yer altı ve yüzey sularının korunması” ile “kalitesinin iyileştirilmesi” harcamaları izledi. Türkiye’de çevre konusundaki duyarlılığın artmaya devam ettiğini söyleyen Tüm Atık ve Çevre Yönetimi Derneği (TAYÇED) Başkanı Muhammet Saraç, “Çevre koruma çalışmalarındaki ivmenin ‘Sıfır Atık Hareketi’ ile daha da artacağını düşünüyoruz” dedi.