HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünde çocukları HDP’lilerce terör örgütü PKK’nın dağ kadrosuna katılan 24 ailenin oturma eylemi sürerken, yakalanan ve teslim olan teröristlerin ifadeleri HDP’nin Kandil’e giden ilk durak olduğunu gözler önüne serdi. Kendi rızalarıyla ya da zorla örgüte katıldıklarını söyleyen teröristlerin ifadelerindeki ortak nokta ise Diyarbakır’daki HDP İl Başkanlığı oldu. Teröristler ifadelerinde, okullarda ve mitinglerde tanıştıkları HDP teşkilatlarında görevli şahıslar tarafından ikna edilerek önce Diyarbakır’daki il başkanlığına, ardından da Suriye ve Kuzey Irak’taki kamplara götürüldüğünü söyleyerek HDP’nin terör örgütüne elaman kazandırdığını gün yüzüne çıkardı.
8 Şubat 2018’de terör örgütünden kaçarak teslim olan S.E. adlı terörist, internet üzerinden tanıştığı Rojda kod isimli teröristin kendisine ‘Suruç’ta yaşanan olaydan ve DEAŞ’tan bahsettiğini, sonrasında da HDP Diyarbakır İl Başkanlığı önünden Suruç’a günübirlik gidip geleceklerini, kendisinin de gelmek zorunda olduğunu’ söylediğini anlattı. HDP il binasında 3’üncü kata çıkarıldığını belirten S.E., Suruç’tan Kobani’ye geçeceklerini öğrendiğinde kendisini kurtarması için teyzesinin oğlu Sadık A.’yı aradığını söyledi. Sadık A. gelince telefonlarını aldıklarını anlatan S.E., “Silahlı kişiler beni ve Sadık A.’yı zorla önce Silvan’a, ardından 14 yaşlarındaki 5 çocuk ile Lice’ye götürdüler. Sonradan Kobani’ye götürüldüler” dedi.
Kadın terörist D.M. 2015’teki bir konserde tanıştığı Eylem kod adlı kadın teröristin kendisine arkadaş gibi yaklaştığını ve ikna ederek HDP il binasına davet ettiğini söyledi. Daha sonra kendisine PKK propagandası yapıldığını söyleyen D.M. babasının kendisini okul bittikten sonra evlendirmek istemesi nedeniyle Eylem’le irtibata geçerek örgüte katılmak istediğini söyledi. Teröristle birlikte HDP Diyarbakır İl Başkanlığına gittiğini söyleyen D.M., burada örgütün kurmuş olduğu bir dernekte dağ kadrosundan gelen teröristlerle görüştürüldüğünü ve Kuzey Irak’a gönderildiğini söyledi.
16 Ocak 2018’de teslim olan terörist S.E. örgüte katılmış olan bir akrabası hakkında “Sana Ömer’i göstereceğiz” diyen iki kişi tarafından HDP Diyarbakır İl Başkanlığına götürüldüğünü, burada bodrum katında 3 gün tutulduğunu ve sonrasında Lice’ye gönderildiğini söyledi. S.E. Lice’de kendisini bekleyen bir kişi tarafından PKK’nın kampına götürüldüğünü itiraf etti. 2017’de teslim olan terörist C.T., 2014 yılında HDP Gebze teşkilatının düzenlediği pikniğe gelen örgüt mensuplarının PKK propagandasından etkilenerek örgüte katılmak istediğini ve kendisini HDP İstanbul İl Başkanlığına yönlendirdiklerini söyledi. Terörist, İstanbul’dan HDP’li bir kadın ile birlikte HDP Diyarbakır İl Başkanlığına oradan da PKK’nın kampına götürüldüğünü beyan etti.
H.F., Can kod adlı C.K.’nin Bağlar’da HDP uzantılı bir dernekte faaliyet yürüttüğünü, örgüte katılan teröristleri HDP Diyarbakır İl Başkanlığından alarak N.A. isimli kadına gönderdiğini söyledi. H.F., C.K.’nın özellikle uyuşturucu bağımlısı olan gençleri PKK’ya götürdüğünü anlattı.Teslim olan E.F. adlı terörist ise Tuncay kod adlı T.O.’nun HDP Diyarbakır il binasında KCK adına çalışarak PKK adına finansman topladığı, bir çok genci kandırarak örgüte kazandırdığını söyledi.
Teslim olan terörist E.D., 14 Ocak 2018’de verdiği ifadesinde terör örgütüne katılmak için Kocaeli Dilovası’ndaki HDP binasına gittiğini, oradan Gebze HDP binasında örgütün dağ kadrosunda bulunmuş olan ve “kadro” olarak tabir edilen Şenol kod isimli yöneticiye yönlendirildiğini söyledi. Terörist E.D., “Kadro örgüt mensubu Şenol kod isimli şahıs ile İstanbul HDP il binasına gittik. Burada da Hakkı ve Şervan kod isimli kadro örgüt mensupları ile buluştuk. İl binasının çatı katında kaldığım 6 gün boyunca kadro örgüt mensupları bana ideolojik eğitim verdi. Çatı katında beklerken kadro örgüt mensupları 3 iş adamını rehin aldı, paralarına ve araçlarına el koydu. Daha sonra Suriye’deki örgüt kamplarına götürüldüm” dedi.
Terör örgütüne katılan ve teslim olan teröristler HDP Diyarbakır il başkanlığında PKK/KCK propagandası yapan görevlileri ve görevlerini de anlattı. Terörist H.F., Mehmet R.E. isimli yöneticinin sözde parti toplantıları adı altında gitmiş oldukları evlerde PKK/KCK propagandası yaptığını, gençleri örgüte kazandırma, yönlendirme ve örgüt yönetiminden gelen talimatları ailelere aktarmakla sorumluğunu olduğunu söyledi. H.F., Deniz kod adlı F.S.’nin halen Diyarbakır teşkilatında kadın yapılanması TJA’nın sorumlularından olduğunu ve ideolojik eğitim verdiğini itiraf etti.
154 aşiret lideri ailelerin yanında
Doğu ve Güneydoğu Anadolu Bölgesi’ndeki 154 aşireti temsilen Diyarbakır’a gelen aşiret liderleri, HDP il binası önünde kayıp çocukları için oturma eylemi yapan aileleri ziyaret ederek destek olduklarını açıkladı. Annelerin acısını paylaşmak için geldiklerini belirten Kadim Aşiretler Federasyonu Başkanı Rasim Aslan, buradaki annelerin Türkiye’deki tüm anneleri temsil ettiğini söyledi. Aslan, “Bütün annelerin acısını paylaşıyoruz, anneler kutsaldır. Annelerin evlatları için yapamayacakları hiç bir şey yoktur. Annelerin sesini dinlemeyen hiç bir toplum muvaffak olamamıştır” dedi.
OĞLU KAYIP BABAYA SARILIP AĞLADI
Adıyaman’dan gelen İzol aşireti lideri Abdullah Yalçın ise HDP ve yöneticilerinin kendi çocuklarını değil, başkalarının çocuklarını dağa götürdüğünü savunarak, “Kendi çocuklarını saklayıp elin çocuklarını dağa kaldırıyorlar. Var mı böyle bir şey?” dedi. Bu sırada Mehmet Karaman kayıp oğlu Ercan’ın fotoğrafını göstererek, “22 senedir bu dağdadır. Nasıl yemek yiyorum nasıl yatıyorum bilmiyorum” diyerek ağladı. İzol aşireti lideri Abdullah Yalçın da gözyaşı dökerek sarıldığı Karaman’ı sakinleştirmeye çalıştı.
Parti binasında ideolojik eğitim
HDP Diyarbakır il başkanlığında yaşanan tablonun bir benzeri de Mardin ve Şırnak’taki HDP teşkilatlarında yaşandı. Teslim olan teröristler, Mardin HDP il başkanlığı, Kızıltepe ilçe başkanlığı, Şırnak il başkanlığı ve Cizre ilçe başkanlığıne giderek oradaki kadro teröristler tarafından Diyarbakır’daki HDP il başkanlığına götürüldüklerini itiraf etti. İtirafçı teröristler, HDP başkanlıkları içerisindeki gençlik odalarında kırsaldan gelen teröristler ve HDP’li yöneticiler tarafından ideolojik eğitim aldıklarını, Suriye ve Kuzey Irak’taki kamplara gönderildiklerini de itiraf ettiler.
Diyarbakır annelerinin başlattığı oturma eylemine destek ziyaretleri sürüyor. Memur-Sen Genel Başkanı Ali Yalçın, anneleri ziyaret ederek, onlarla sohbet etti. Çocukların yerinin okul olduğunu aktaran Yalçın, şunları kaydetti: “Okul çağındaki çocuğun ailesinden koparılarak daha zihinler berraklaşmadan, eğitimden edildiği bir zemin var. Bu Türkiye’nin bir acısı. Çocukların eli kalemdir, eli silah tutmaz. Buraya annelerin yürek yangınına duygumuzu katmak, gözyaşına gözyaşımızı akıtmak, bu ülkede terör bitecekse onu da annelerin gerçekleştireceğini ifade etmek için geldik.” Hukuki Araştırmalar Derneği Başkanı Hüseyin Kaya, “Diyarbakır anneleri”nin HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemine destek verdiklerini belirtti.
Annelerin dilekçelerini inceliyoruz
Kamu Başdenetçisi Şeref Malkoç, Diyarbakır annelerinin, HDP il binası önünde başlattığı oturma eylemine ilişkin şunları söyledi: “Bu annelerinki tam bir hak arama davasıdır. Kamu Denetçiliği Kurumu’na pazartesi günü itibariyle ulaşan dilekçeler var. Bu dilekçelerde kurumumuzdan, HDP aracılığıyla PKK’nın eline düşürülen çocuklarının, annelerine ulaştırılması için yapılmış müracaatlar var. Bu müracaatı inceliyoruz. Bize yapılan başvuru üzerine neler yapacağımızı önümüzdeki günlerde kamuoyuna duyuracağız. Diyarbakır’da HDP’nin önündeki annelerin yürek yangını, bütün Türkiye tarafından duyulmuştur.”
HDP İl Başkanlığı önünde oturma eylemi yapan ‘Diyarbakır anneleri’ terör örgütünde büyük rahatsızlığa neden oldu. Ele geçirilen teröristlerin ifadeleri ve telsiz konuşmalarına da yansıyan bilgilere göre, sözde elebaşları, evlatlarını geri almaya çalışan ailelerin eyleminin genişlemesinden, katılımın artmasından ve desteğin büyümesinden endişe ediyor. Bu konudaki haberlere diğer teröristlerin erişiminin engellenmesine yönelik talimatlar veren sözde elebaşları, telsiz kullanan birim sorumlularının Diyarbakır’daki oturma eylemlerden bahsedilmemesi konusunda emirler verdikleri belirlendi.
Çocuklarının dağa kaçırılmasında HDP’yi sorumlu tutarak, 3 Eylül’de partinin il başkanlığı binası önüne gelen ailelerin başlattığı oturma eylemi devam ediyor. Ekmek parası kazanmak adına inşaatlarda çalıştığı için fırsat bulduğu saatlerde HDP il binası önüne gelebilen 8 çocuk babası Ömer Tokay da oturma eylemine katılıyor. Tokay, 2011 yılında lise 1. sınıfta okuyan 14 yaşındaki oğlu Mehmet Tokay’ın dağa kaçırıldığını söyledi. Tokay, yıllardır oğluna kavuşabilmenin mücadelesini verdiğini aktardı.
İL BAŞKANINA TESLİM EDİLMİŞ
Tokay şunları anlattı: “Oğlumu önce pikniğe sonra dağa götürdüler. Oğlumu piknik amacıyla Şırnak’a götürdüler. Sonra Şırnak’taki parti binasında, il başkanına teslim ettiler. Şırnak’ta hücre evine götürdüler. Hücre evinde 5-10 kişi topladılar, 4 gün içinde götürdüler.”
BAYDEMİR GELDİ OĞLUM GİTTİ
“2011 yılında Osman Baydemir Diyarbakır Büyükşehir Belediye Başkanlığı’nı kazandı. 15 gün içerisinde çocuğu gençlik kolları piknik diye kandırarak götürdüler. Kandil’e kadar gittim. Çocuğun yok burada dediler. Başka yere gitmiş dediler HDP’de torpili olan ailelerin çocukları geri döndü ama oğlum bana verilmedi.”
Eyleme, 4 yıl önce 15 yaşında dağa kaçırılan oğlu için eşi ile katılan anne Necla Çur, “Teröre sesleniyorum, oğlumu versinler. Oğlum için geldim, buradayım. HDP ve PKK birdir. Oğlumu istiyorum, almadan gitmiyorum. Kimseden korkmuyorum. Korksaydım, HDP’nin kapısına gelmezdim” diye konuştu.
HDP’liler aracılığıyla kaçırılarak dağa götürülen oğlu Yakup için eyleme katılan anne Saliha Edizer “Oğlum, okulun bitmesine bir hafta kala HDP tarafından kaçırıldı, dağa gönderildi” dedi. 17 yaşında dağa kaçırılan oğlu için oturma eylemine katılan Ayşegül Biçer, çocuğunun HDP il binasına girdikten sonra kaybolması nedeniyle oturma eylemi için bu adresi seçtiğini dile getirdi.
İstanbul’dan gelen acılı anne Saliha Edizer, 5 yıl önce kaybolan oğlu Yakup (19) için ağıt yakarken fenalaşıp bayıldı. Edizer, HDP il binası önünde bekletilen sağlık ekiplerince ambulansta yapılan ilk müdahalenin ardından Diyarbakır Eğitim ve Araştırma Hastanesi’ne götürüldü. Edizer’in sağlık durumunun iyi olduğu bildirildi. Edizer’in ağıdı sırasında oturma eylemini sürdüren anneler de gözyaşı döktü.