Kiracılar ile ev sahipleri arasındaki anlaşmazlıklar son dönemlerde sık sık yargıya intikal ediyor. Daha fazla kira geliri elde etmek için kurallara aykırı şekilde kiracılarını konuttan çıkmaya zorlayan ev sahiplerinin yeni bir oyunu daha ortaya çıktı. Kiracıyı evinden yargı yolu ile hızlıca tahliye etmek isteyen ev sahipleri önce halen kendilerinin kullandıkları konut veya iş yerini satıp, sonra gereksinim nedeni ile tahliye davası açıyor.
Tüketici Konfederasyonu Hukuk Komisyonu Başkanı İzzet Doğan, kira artırımı yapamadığı için konuta gereksinim nedeniyle kiracısına tahliye davası açan ya da açacağını söyleyen konut sahiplerine karşı kiracıların hangi yasal haklarının olduğu hakkında bilgi verdi.
Yargılamada kanıtlamalı
- Ayrıca Borçlar Kanunumuza göre gereksinimin gerçek, samimi ve zorunlu olması aranmaktadır.
“Fazla gelir elde etme amacıyla açılan tahliye davası kabul edilmemekte”
Yine bu konuda yetişkinler için iş yerine yakınlık isteği kabul edilmemekte sadece çocukların okula gidiş gelişlerdeki zorlukları, ihtiyacın samimi olduğuna delil kabul etmekte, yakınlık uzaklığı gerçek ve samimi bir ihtiyaç olarak görmemektedir. Eğer kiralayan hali hazırda oturduğu konutun aidat, yakıt ve diğer giderlerini karşılamakta zorlandığını, bundan dolayı da kiralanana gerçekten ihtiyaç duyduğunu ispat ederse tahliye kararı verilmesi gerekmekte, fakat fazla gelir elde etme amacı ile açılan tahliye davası kabul edilmemektedir.”
“Evli olan kiraya verenin kız kardeşinin yanında ona ait evde oturması, kiraya verenin anne babasıyla onlara ait evde oturması; kiraya verenin babasına ait evde oturması, ergin olan kiraya verenin müşterek malik olduğu taşınmazda kardeşi ile oturması; baldızına ait evde oturması taşınmaza gereksinimin samimi olduğunu gösterir.
Yargıtay sağlık nedeniyle de kişinin konut ihtiyacının olabileceğini, dosyaya sunulan doktor raporu ile deniz seviyesinde ılıman iklimde yaşaması gerektiğini belgelemesinden ötürü konut ihtiyacının samimi olduğunu kabul etmiştir.
- Aynı şekilde sağlık durumu nedeniyle felçli ve bakıma muhtaç konumda olan davacının taşınmazına inip çıkma güçlüğü çekmesini ve tahliyesi talep edilen taşınmazın çocuklarına yakın olmasını samimi sebep olarak değerlendirmiştir.
Kiralayanın kendisi, eşi, altsoyu, üstsoyu veya kanun gereği bakmakla yükümlü olduğu kişilerin konut ya da işyeri gereksinimi nedeni ile tahliye sağlandıktan sonra kiralayan üç yıl içinde tahliye ettiği yeri haklı bir neden olmadan kiraya verirse mahkeme kiracının tahliye edilmeden önce ödediği son kirası üzerinden bir yıldan az olmamak üzere kiraya verenin tazminat ödemesine karar verecektir.”