Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan, sıfır ve ikinci el araç fiyatlarında oluşan balonu yakından takip ettiklerini ve stokçuluğa fırsat vermeyeceklerini söyledi. Bakanlar Kurulu dün Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan başkanlığında toplandı. Yaklaşık 3 saat süren toplantının ardından açıklamalar yapan Cumhurbaşkanı Erdoğan, memur maaşlarına yapılacak zamlar, ikinci el otodaki fahiş fiyatlar, Kur’an-ı Kerim’e yönelik saldırılar ve Fransa’da yaşanan olaylara kadar bir dizi konuda mesajlar verdi. Erdoğan satır başları ile şunları kaydetti:
Kur Korumalı Mevduat uygulamasını devam ettiriyoruz. Vergi istisna süresini uzatıyoruz. Tasarruf sahiplerine olumsuzluk oluşturmayacak şekilde süreci yürütüyoruz.
Milletimize meydanlarda verdiğimiz sözleri de asla ihmal etmiyoruz. 2023 yılının ikinci yarısında asgari ücreti net olarak 11 bin 402 liraya yükselttik. Asgari ücrete yüzde 34 gibi enflasyonun üzerinde refah payını da içeren zam yapmış olduk. Son 21 yıldır kararlılıkla sürdürdüğümüz halkımızı enflasyona ezdirmeme prensibimize bugün de sahip çıkıyoruz. Memur maaşlarına yapılacak zam sürecini yürütüyoruz. 5 Temmuz Çarşamba günü 6 aylık enflasyon oranlarımız netleşmiş olacak. Enflasyon oranlarının belli olmasıyla birlikte memur ve emeklilerimize verdiğimiz sözleri yerine getireceğiz.
Fahiş kira artışlarına karşı geçen sene devreye aldığımız üst sınır uygulaması bu tedbirlerden biriydi. Konut kira sözleşmelerinde oranı yüzde 25 ile sınırlandırmıştık. Temmuz ayında yenilenecek kira sözleşmeleri için de aynı sınır uygulamaya devam edeceğiz.
Sıfır ve ikinci el araç fiyatlarında oluşan balonu yakından takip ediyoruz. Tamahkarlıktan ve aç gözlülükten kaynaklanan bu meselenin üstüne gideceğiz. Ticaret Bakanlığımız denetimleri daha da sıklaştıracak. Stokçuluk ve fırsatçılık yapanlara asla müsaade edilmeyecektir. Milletin canını yakanlardan muhakkak hesap soracağız. Türkiye Aile Destek Programını bu sene de devam ettirme kararı aldık.
İsveç’teki Kur’an-ı Kerim yakma olayı da Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın gündemindeydi. İslam dünyasının Kurban Bayramı’nı kutladığı bir günde düzenlenen alçakça saldırının herkesi öfkelendirdiğini vurgulayan Erdoğan şöyle konuştu:
“Bunun insani temellerle bağdaşması mümkün değildir. Bunlar İslam düşmanlığıyla beslenen nefret suçudur. Bunun polis korumasıyla işlenmesi çok daha vahimdir. Nasıl kiliseyi, havrayı veya bir başka inancın mabedini ateşe vermek özgürlük değilse Kur’an-ı Kerim mushafı yakma diye bir özgürlük olamaz. Söz konusu kendi güvenlikleri olunca hiçbir hak, hukuk, ilke tanımayanlar sıra Müslümanların kutsallarına gelince birden fikir özgürlüğünü hatırlıyorlar. Bu menfur eyleme münferit bir hadise gözüyle bakamayız. Bu saldırıları Batı’da habis bir ur misali yayılan Müslüman ve İslam düşmanlığı hastalığının yeni bir tezahürü olarak görüyoruz. Batı bu konuda hiçbir adım atmıyor.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, yap- işlet-devret modeli ile yapılan eserlerin bayramda rekorlar kırdığını söyledi. “Yol medeniyettir şiarıyla başlattığımız ulaştırma hamleleriyle ülkemize çağ atlattık” diyen Erdoğan şunları kaydetti: ”1915 Çanakkale Köprüsü’yle geçiş süresini 6 dakikaya düşürdük. Osmangazi Köprüsü geçtiğimiz cuma günü 11 bin 770 araç geçişiyle bir rekora daha imza attı. Açılışından bugüne kadar 70 milyon araç geçişiyle 1.7 milyar dolarlık tasarruf sağladı. 1915 Çanakkale Köprüsü’nde araç geçiş sayısında yüzde 55 oranında artış sağlandı. Yavuz Sultan Selim Köprüsü günde ortalama 100 bin araç geçti. İstanbul Havalimanı’na bayram boyunca günde ortalama bin 517 uçak iniş kalkış yaptı. 25 Haziran’da bin 593 iniş kalkış ile tüm zamanların en yüksek rakamına ulaştı.”
Cumhurbaşkanı Erdoğan, Fransa’da 17 yaşındaki Müslüman bir gencin polis tarafından öldürülmesiyle başlayan olayları da değerlendirdi. Fransa’nın ‘rüzgar ekip fırtına biçtiğini’ ifade eden Erdoğan şunları söyledi: “Özellikle sömürgeci geçmişi ile bilinen ülkelerde kültürel ırkçılık, kurumsal ırkçılığa dönüşmüştür. Fransa’da başlayan olayların kökünde işte bu zihniyetin inşa ettiği sosyal mimari vardır. Sistematik baskı gören varoş, gettolarda yaşamaya mahkum edilen göçmenlerin çoğu Müslümanlardır. Şiddet maalesef şiddeti doğurmuş ve bugünkü hadiseleri tetiklemiştir. Kamu malına zarar verilmesini, sokakların yakılıp, yıkılmasını, mağazaların yağmalanmasını elbette tasvip etmiyoruz. Sokak olayları meşru hak arama metodu olamaz. Ancak sosyal patlamadan otoritelerin de ders çıkarması gerektiği açıktır. Benzer vakalar bizde yaşanırken hak ve demokrasi mücadelesi verenlerin bugün derin sessizliğe bürünmesi ayrıca manidardır.”
“Büyükelçilik ve konsoloslarımız her zaman vatandaşlarımızın yanındadır. Endişe ile karşıladığımız son hadiselerin şiddet sarmalı daha fazla büyümeden bir an önce sona ermesini diliyoruz. Bu olayların Müslümanlara, göçmenlere yönelik yeni bir baskı furyasına yol açmasından da endişe duyuyoruz. Türkler İslam düşmanlığında en çok bedel ödeyen kesimdendir.
Solingen’de vahşice katledilen vatandaşlarımızın acısı halen tazedir. Dönerci cinayetleri denerek üstü kapatılmak isteyenler katliamlarda yüreği yanan yine bizim insanlarımızdır. Terör örgütlerinin önü açılırken, polis şiddetine maruz bırakılan bizim sivil toplum kuruluşlarımızdır. Türk ve Müslüman düşmanlığı bir milli güvenlik sorunudur. Fransa’daki olayları tüm boyutlarıyla titizlikle incelenirken, Stockholm’daki olaylara tepkimizi net bir şekilde gösterdik. İslam İşbirliği Teşkilatı hemen harekete geçti.”
Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, Birleşik Arap Emirlikleri’ne (BAE) yönelik ziyaretini değerlendirerek, “Önümüzdeki iki hafta içinde çalışmaları tamamlayacağız. Cumhurbaşkanımız muhtemelen ondan sonra bir ziyarette bulunacak. O ziyarette muhtemelen bir çerçeve anlaşma olacak. Teknik anlamda epey ilerledik” dedi. Bakan Şimşek, Kabine Toplantısı sonrasında gazetecilerin sorularını yanıtladı. Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz ile BAE’ye gerçekleştirdiği ziyarete yönelik sorular üzerine Şimşek, Hazine olarak şu anda koordinasyonun kendilerinde olduğunu söyledi. Şimşek, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın BAE’ye yönelik ziyaretinin, çalışmaların tamamlanmasının ardından muhtemelen NATO Zirvesi sonrasında gerçekleşeceğini bildirdi.
Cumhurbaşkanı Erdoğan NATO üyeliği için Türkiye’den onay bekleyen İşveç’e de net mesajlar verdi. Erdoğan şu ifadeleri kullandı: “Teröre destek vererek teröristlere alan açarak, sokakları, caddeleri, şehrin en merkezi meydanları teröristlere tahsis ederek Türkiye’nin dostluğunun kazanılmayacağını artık herkesin kabullenmesi gerekiyor. Ülkemizin duruşu, beklentileri bizlere verilen taahhütler bellidir. Geçen sene neyi savunuyorsak bugün de aynı ilkeleri savunuyoruz. Oyalama taktikleri yerine verilen sözlerinin tutulması devlet ciddiyetine yakışır olacağına inanıyoruz. Bu tarz belaltı vuruşlarla mesafe alacaklarını düşünenlerin ne bizi, ne Türkiye’yi ne de Türk milletini tanımadıkları aşikardır. Buradan kendilerine ince eleyip sık dokumalarını, ev ödevlerini iyi yapmalarını tavsiye ediyorum. Binlerce vatandaşımızın canına kast eden bölücü örgüt mensuplarını, FETÖ’cü alçakları himaye etmemelerini temenni ediyoruz.”