Türkiye, 6 Şubat'ta Kahramanmaraş merkezli sarsıntılarla deprem gerçeğini bir kez daha yaşadı. 'Asrın felaketi' olarak tanımlanan afet sonrası devlet tüm imkanlarıyla sahaya inerken, devleti karalamak adına bazı kesimler de, "devlet yetersiz", "ordu nerede?" söylemleriyle algı operasyonuna girişti. Milli Savunma Bakanlığı (MSB) Lojistik Genel Müdür Yardımcısı Muhammed Mahmud Ötegen ise, Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığına saat 04.30'da 'Hazır olun' emri verildiğini söyleyerek "ordu nerede?" söylemlerini boşa çıkarttı.
Jandarma Genel Komutanlığı Asayiş Başkanı Tümgeneral Ferdi Korkmaz, "Her jandarma asayiş komando bölüğünde bir time arama kurtarma eğitimi ve teçhizatı verilir mi? Bununla ilgili depremin üçüncü günü çalışmaya başladık." dedi.
Kahramanmaraş Merkezli Depremlerin Sonuçlarının Bütün Yönleriyle Araştırılması, Depreme Dirençli Yapı Stokunun Oluşturulması ve Kentsel Dönüşüm Uygulamalarının Etkinliğinin Artırılması İçin Alınması Gereken Tedbirlerin Belirlenmesi Amacıyla Kurulan Meclis Araştırma Komisyonu, AK Parti Afyonkarahisar Milletvekili Veysel Eroğlu başkanlığında toplandı.
Komisyonda, Kültür ve Turizm Bakanlığı, İçişleri Bakanlığı ve Milli Savunma Bakanlığı temsilcileri, Kahramanmaraş merkezli depremlere ilişkin sunum yaptı.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Kültür Varlıkları ve Müzeler Genel Müdürü Gökhan Yazgı, depremlerde Hatay, Kahramanmaraş, Adıyaman ve Malatya müzelerinde hasarların meydana geldiğini, bu müzelerde yer alan eserlerde ise ciddi bir hasar olmadığını söyledi.
Hatay Arkeoloji Müzesi'nde zemin çökmesinden dolayı hasar meydana geldiğini anımsatan Yazgı, güvenlik zafiyeti oluşmadan, müzeye güvenlik güçlerinin ulaştığını belirtti. Yazgı, güneş enerjisiyle çalışan ışıklandırma ve kamera sistemlerini söz konusu müzeye monte ettiklerini bildirdi.
Kahramanmaraş Müzesi'nin yakınındaki bir binanın yıkılma riskine karşı, müzenin taşınabilir tüm eserlerini Gaziantep Zeugma Mozaik Müzesi'ne naklettiklerinin bilgisini veren Yazgı, Adıyaman ve Malatya müzelerinde yer alan eserlerin müze depolarına, Hatay'daki bazı müzelerin birtakım eserlerinin ise Kırşehir Müzesi'ne nakledilerek koruma altına alındığını kaydetti.
Yazgı, UNESCO Dünya Miras Listesi'nde bulunan alanlarda Arslantepe Höyüğü ve Diyarbakır Surlarındaki küçük çaplı hasarların haricinde bir olumsuzluğa rastlanmadığını, başta Göbeklitepe, Nemrut Dağı olmak üzere diğer alanlarda herhangi bir hasarın tespit edilmediğini vurguladı.
Adıyaman Karakuş Tümülüsü'nde, bir sütunun devrildiğini anımsatan Yazgı, "Sütun üzerinde yer alan kabartma Adıyaman Müzesi'ne taşınarak muhafaza altına alındı. Sütunu ayağa kaldırmak için çalışmalar başladı. Önümüzdeki ay statik çalışmaları yapılarak ayağa kaldıracağız sütunumuzu." sözlerini sarf etti.
Yazgı, Hatay Arkeoloji Müzesi'nde yer alan Kral Şuppiluliuma heykelini kum torbalarıyla beraber çelik kafes içerisinde güvenlik altına aldıklarının da bilgisini verdi.
Tescilli kültür varlıklarının hasar tespit çalışmasına da başladıklarını vurgulayan Yazgı, deprem bölgesinde 8 bin 472 tescilli taşınmaz kültür varlığı olduğunun bilgisini verdi. Yazgı, bugüne kadar 5 bin 877 tescilli taşınmaz kültür varlığının çalışmasının tamamlandığını kaydetti.
Hasar tespiti çalışmalarına ilişkin de bilgi veren Yazgı, "Deprem bölgesinde yer alan 28 müzemizdeki toplam 385 bin eserden sadece 90'nın hasar gördüğünü belirledik." bilgisini paylaştı.
Yazgı, bölgede tescilli kültür varlıklarının enkazı içerisinde yer alan özgün mimari parçaların, yapıtaşlarının kaybolmaması ve diğer enkaza karışmaması için ayrı bir alana "kültür molozu" yapı malzemelerini taşıyacaklarını söyledi.
"Hatay'ın Antakya ilçesinde 307 hektarlık bir alanı afete maruz bölge ilan edeceğiz." diyen Yazgı, 307 hektarlık alanda bir çalışma yürütüleceğini bildirdi. Birinci önceliklerinin bu alanlarda kazı çalışması olduğunu söyleyen Yazgı, Hatay'ın Roma döneminin her dönemini yaşamış bir yer olduğunu, Hristiyanlık öncesi, Hristiyanlık sonrası, erken Helen'den geç Helen'e kadar birçok katmanın şehrin altında yer aldığını vurguladı.
Yazgı, "Bu katmanları ortaya çıkarıp arkeopark halinde kullanma, deprem hafıza müzesi yapılması başta olmak üzere bir format oluşturmaya çalışıyoruz." dedi.
Kültür ve Turizm Bakanlığı Vakıflar Genel Müdürü Sinan Aksu da deprem bölgelerinde 678 vakıf eserinin hasar gördüğünü söyledi. Bunların bir kısmının tamamen yıkıldığını anımsatan Aksu, yıkılan eserlerin rölevelerinin kendilerinde bulunduğunu, Türkiye genelinde rölevesi olmayan tarihi yapı kalmaması için de büyük bir çalışma başlattıklarını söyledi.
Aksu, "Şehirlerimizde gerekli bilgiler vardı. Türkiye'de inşallah bütün tarihi dokunun röleveleri elimizde olacak. Artık Türkiye'nin böyle bir eksiği de kalmayacak." dedi. Aksu, önümüzdeki ay Ayasofya'da restorasyon faaliyetine başlanacağını da sözlerine ekledi.
Jandarma Genel Komutanlığı Asayiş Başkanı Tümgeneral Ferdi Korkmaz, depremin ilk günü arama kurtarma faaliyetine 41 bin 897 personel ile başlandığı bilgisini verdi. Korkmaz, "Batı illerinde sadece mevcudun yüzde 5'i bırakılarak, İstanbul'da bir tabur, Mersin Akkuyu Nükleer Santrali'ni koruyan bir tabur ve bölgesel dağıtım gözetilerek İzmir, Antalya, Burdur'da da birer bölük bırakılmış bunun haricinde kalan bütün birlikler, 3 komando tugayı,13 komando taburu, 51 asayiş komando bölüğü ikinci gün itibarıyla deprem bölgesine sevk edilmiştir." dedi.
Jandarma Arama Kurtarma (JAK) timlerine ilişkin bilgi veren Korkmaz, halihazırda 550-600 arasında profesyonel eğitimli JAK personelinin bulunduğunu bildirdi. Korkmaz, "Bölgeye gönderdiğimiz 37 JAK timi tarafından bu faaliyetlerde 648 vatandaş enkazdan sağ kurtarılmış, 2 bin 46 vatandaşımızın da cansız bedenine ulaşılmıştır maalesef. Tüm jandarma birlikleri tarafından ise toplam 12 bin 428 vatandaşımız kurtarıldı, 7 bin 158 vatandaşımızın ise cenazesi çıkarılmıştır." ifadelerini kullandı.
Korkmaz, milletvekillerinin jandarma asayiş komando bölüklerinde bir time arama kurtarma eğitimi ve techizatı verilmesi önerisine, "Her jandarma asayiş komando bölüğünde bir time arama kurtarma eğitimi ve teçhizatı verilir mi? Bununla ilgili depremin üçüncü günü çalışmaya başladık. Bu çok güzel bir fikirdi zaten. Böyle firiklerimiz vardı ama her komando bölüğünün bir timinde basit arama kurtarma timi bulunsun malzemeler olsun. Kurtarma sağlayalım." yanıtını verdi.
Emniyet Genel Müdürlüğü Asayiş Daire Başkanı Vedat Mercan da deprem bölgelerinde 216 personelin hayatını kaybettiğini, bölgede şu anda 77 bin 375 personelin görev yaptığını kaydetti.
Mercan, bölgede bin 124 Polis Arama Kurtarma (PAK) personeli ile yapılan çalışmalar sonucunda bin 151 vatandaşın enkazdan sağ olarak kurtarıldığını, 4 bin 584 vatandaşın ise cansız bedenine ulaşıldığını söyledi. Hayatını kaybeden vatandaşların kimlik tespit işlemlerine ilişkin de bilgi veren Mercan, "3 bin 755 cenazenin sadece parmak iziyle tespit edilmesi sağlanmıştır. Halen DNA örneği aldığımız, mezarlarını bildiğimiz ancak kimliklendiremediğimiz bin 297 vatandaşımız var, çalışmalar devam etmekte." dedi.
Mercan, Aile ve Sosyal Hizmetler Bakanlığı kurumlarında bakım ve gözetim altında 39 çocuk ve Sağlık Bakanlığı kurumlarında tedavisi devam eden 33 çocuk ve iki yetişkinin kimlik tespit çalışmasının devam ettiğini bildirdi.
Emniyet Genel Müdürlüğü Güvenlik Daire Başkanı Cüneyt Ünal da milletvekillerin PAK ekiplerinin sayısının artırılması önerisine ilişkin, "1124 personelimiz bölgede görev yaptılar. PAK birliklerinin sayısını artırmayla ilgili çalışma devam ediyor. Bölge bölge düşünüyoruz." dedi.
"Depremin akabinde saat 04.30'da tüm birimlerden durum raporu istenmiş, aynı saatte Türk Silahlı Kuvvetleri İnsani Yardım Tugay Komutanlığına 'Hazır olun' emri verilmiştir. 04.30 ile 04.35 arasında 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı Yardımcılığı İslahiye'de, 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı da Kahramanmaraş'ta depremzede vatandaşları kışla içerisindeki emniyetli bölgelere alarak barınmalarını sağlamışlardır. Saat 05.00'te Bakanlığımız bünyesinde Afet ve Acil Durum Yönetim Merkezi teşkil edilmiş, aynı saatte Antakya 2. Hudut Alay Komutanlığı arama kurtarma ve halka yardım faaliyetlerine başlamıştır. Saat 05.10'da Milli Savunma Bakanımız tarafından Cumhurbaşkanımıza Türk Silahlı Kuvvetleriyle ilgili ilk raporlar sunulmuş, Hatay'da bir binamızın yıkıldığı, 3 erimizin şehit olduğu bilgisi verilerek Genelkurmay Başkanı ve Kara Kuvvetleri Komutanıyla birlikte Hatay'a hareket edileceği arz edilmiştir. Saat 05.15'te 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı Yardımcılığı İslahiye'de Müge Sitesi'nde arama kurtarma faaliyetlerine başlamıştır. Saat 05.15'te, depremden 58 dakika sonra.
05.45'te 2. Ordu Karargahı'ndaki askerler arama kurtarma faaliyetlerine başlamış, Hakim Bey ve Behiç Bey apartmanlarında 2 sağ afetzedeye ulaşmışlardır. 06.00'da 2. Zırhlı Tugay Komutanlığı tarafından Kahramanmaraş'ta, 39. Mekanize Piyade Tugay Komutanlığı tarafından da İskenderun'da arama kurtarma faaliyetleri başlatılmıştır. 06.17'de 2 . Ordu İstihkam Alay Komutanlığı tarafından Malatya'da yapılan arama kurtarma faaliyetleri neticesinde 8'i sağ, 3'ü vefat olmak üzere 11 afetzedemiz 06.17 itibarıyla çıkarılmıştır."