Kahramanmaraş merkezli depremin ardından ırkçı provokatörler bir kez daha sahaya indi. Suriyelerin enkaz altında kol kesip altın çaldığı, yurtlara sadece Suriyelilerin yerleştirildiği, bütün yardımların Suriyelilere gittiği bu yalanlardan sadece bir kaçıydı. Son 2 gündür de kapalı olan sınırların açıldığı, Suriyelilerin akın akın Türkiye’ye geldiği yalanı ortaya atıldı. Ancak yalanların altından tam bir dram çıktı. 5814 kişinin hayatını kaybettiği Suriye’nin kuzeyinde binlerce de yaralı bulunuyor. Öte yandan Türkiye’deki 10 şehirde de yüzlerce Suriyelinin hayatını kaybettiği belirtildi.
Edinilen bilgiye göre 10 ili yerle bir eden depremde, bu şehirlerde oturan Suriyeliler de ağır kayıplar verdi. Resmi makamlardan edinilen bilgiye göre, enkazlardan 2 bine yakın Suriyelinin cenazesi çıkarıldı. Bu cenazelerden bazıları Türkiye’de toprağa verilirken, bazı aileler de naaşlarını kendi imkanları ile Suriye’ye götürerek defnetti.
Ayrıca deprem Suriye içerisinde de büyük yıkıma neden oldu. Hayatını kaybedenlerin çoğunun Türkiye’de yakınları vardı. Bunlar da sınırı geçerek yakınlarını toprağa verdi, taziyelerde bulundu. Ayrıca sınır kapılarından savaştan sonra depremle sarsılan Suriye halkına da insani yardım götürüldü.
Sınırda yaşanan bu acı yoğunluk provokatörler tarafından çarpıtılarak ‘Kapılar açıldı, Suriyeliler Türkiye’ye akın edecek’ diye servis edildi. Göç İdarisi Başkanlığı kaynakları, sınırlarda insani nedenler dışında olağan dışı bir yoğunluk olmadığını belirtirken Dışişleri Bakanı Mevlüt Çavuşoğlu da iddiaları yalanladı. “Gerçekten içinden geçtiğimiz şu zor günlerde enerjimizi böyle sosyal medyada ve değişik mecralarda dolaştırılan dezonformasyona cevap vermeye harcadığımız için de çok üzgünüz” ifadelerini kullanan Çavuşoğlu, “Kapılar tek yönlüdür. Yani insani yardım amaçlıdır. Bu kapıların açık olması buradan yoğun bir şekilde Suriyelilerin ülkemize gelmesi anlamına gelmez. Bunları defalarca açıklamamıza rağmen her gün yeni yeni versiyonlarıyla yalan ve yanlış bilgileri yaymak gerçekten iyi niyet değildir” dedi.